İçişleri Bakanı Soylu, AK Parti Erzurum İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu: (2)

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısına ilişkin, "Bu sıkıntıların ve dertlerin nasıl yaşandığını hep birlikte biliyoruz. Yaklaşık bir süredir bu meselenin geldiği belli. Batı, Amerika, laf ebeliğinin dışında herhangi bir şey ortaya koymamıştır." değerlendirmesini yaptı.

Bakan Soylu, İbrahim Erkal Dadaş ve Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Erzurum İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, birlik ve beraberliğin önemli olduğunu söyledi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştiren Soylu, "Onun gücü ne biliyor musunuz? O büyükelçilere mektup yazar, Türkiye'yi şikayet eder, şehit ailelerine hakaret edenlere sahip çıkar. Son yaptığı bir numara daha var. 28 Şubat ittifakı oluşturur, doğru mu? Gözünüze bakına bakına da 28 Şubat günü bir araya gelirler. 6'nız değil, 60'ınız değil, 600'ünüz değil, 6 bininiz bir araya gelse, son gönderdiğiniz büyükelçileri de peşinize taksanız onların bütün onaylarını da alsanız 28 Şubat'ın masumiyeti ve bu insanların mağduriyeti sizi çarpar." dedi.

Soylu, Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu iradeyle hep birlikte cumhuriyetin 100. yılında 2023 yılında, Millet İttifakı'nı sandıkta çökertmek için çok çalışmaları gerektiğini belirtti.

-"Batı, Amerika, laf ebeliğinin dışında herhangi bir şey ortaya koymamıştır"

Soylu, Rusya'nın Ukrayna saldırısına ilişkin, "Bu sıkıntıların ve dertlerin nasıl yaşandığını hep birlikte biliyoruz. Yaklaşık bir süredir bu meselenin geldiği belli. Batı, Amerika, laf ebeliğinin dışında herhangi bir şey ortaya koymamıştır." değerlendirmesini yaptı. Soylu, bu ülkelerin tam tersine tahrik ederek, ortalığı karıştırarak oradaki insanların bu zorluk ve sıkıntılarla karşı karşıya kalmasına vesile olduğunu ifade etti.

Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"Hani mesele Türkiye olduğu zaman birçok şey üretiyordunuz, mangalda kül bırakmıyordunuz. Ne oldu? Demokrasiye ve hukuka bu kadar sadık olan bir Türkiye'ye yapmadığınız kalmadı. Hadi biz Türkiye olarak bu işin başından itibaren Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde sorumluluğumuzu hem de samimiyetle yerine getiriyoruz. Acaba üç kuruşunuz, 5 kuruşunuz gider mi gitmez mi, ekonominiz şu mu olur bu mu olur diye Avrupa ülkeleri gibi elli türlü alt üst hesabı yapmıyoruz. Amerika gibi başka türlü hesapların içinde bulunmuyoruz. Hani çok güçlüydünüz ve kuvvetliydiniz? Hani sizin iki dudağınızdan çıkan sözle geri adım atarlardı, ne oldu? Çünkü foyanız ortaya çıktı. Afganistan'da milyonlarca insanı orada işgalinizden sonra yokluğa ve ölüme mahkum ettiniz. Oraları afyon tarlası haline getirip dünyayı zehirlemeyi kendinize bir politika olarak belirlediniz. Yetmedi, oradaki insanların yarına ait ümitlerini, çocuklarının ümitlerini alt üst ettiniz. Bir fotoğraf sizin imparatorluğunuzun yıkıldığının en büyük göstergesi olarak ortaya çıktı. Kaçarken insan gibi kaçmayı bile beceremediniz. Uçakla tahliye olurken kaçmayı bile beceremediniz. Öyle bir fotoğraf ortaya koydunuz ki tekerleklerine onlarca yüzlerce insanın sarılmaya çalıştığı bir fotoğraf. Hani dünyanın en büyük devletiydiniz? Hani ne oldu?"

15 Temmuz'un arkasında kimin olduğunu bildiklerini ve bunu da defalarca söylediklerini ifade eden Soylu, "Hani başka bir tarafta seçilmişlikten, hukuktan ve demokrasiden bahsedenler niye canhıraş bir mücadeleyle kendilerini ortaya koymak, 15 Temmuz'un ilk dakikasından itibaren 'reddediyoruz' diye 'Recep Tayyip Erdoğan'a ve Türkiye demokrasisine saygı duyuyoruz' demediler? Başka hesaplar yaptınız. Tayyip Erdoğan'ın kalktığı uçağı takip ettiniz. Acaba bir şeyler yapabilir miyiz? Sizden korkan sizin gibi olsun. Sizin bir hesabınız varsa Allah'ın da bir hesabı vardır." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Amerikalılar ve Avrupalılar gibi sırtını mazlumlara dönmediğini vurgulayan Soylu, bu dünyanın sadece bugünden ibaret olmadığını belirtti.

"Biz Avrupalı değiliz, biz yabancı düşmanı olamayız. Biz Avrupalı değiliz, biz komşumuzu, bizi yetiştirenleri, selam alıp verdiklerimizi unutamayız" ifadesini kullanan Soylu, Irak ve Suriye'den örnekler vererek, "Eğer biz onlara sahip çıkmasaydık oradaki o mücadelemizi yapmasaydık da oradaki insanları Amerika ve Rusya'nın çatışmasının ortasına koysaydık esas hesap o zaman bize sorulurdu." dedi.

Muhalefeti eleştiren Soylu, şunları kaydetti:

"Bu ülkenin ana muhalefeti tezkereye 'hayır' diyor. Unutacağımızı mı zannediyorlar. Niye tezkereye hayır diyor? O kadronun tamamı niye diyorlar biliyor musunuz? Orada bir terör devleti kurulsun istiyorlar. Peki bu talimatı kim verdi? Ağababaları verdi. Şimdi de ağababalarının eteklerinde dolaşıyorlar. Bilgiyle söylüyorum, zanla söylemiyorum. Dikkatli olun. Buradan bu işi tezgahlayanlara söylüyorum. Dikkatli olun. Bu millet sizin çarıklarınızı ters giydirecek. Tezkereye hayır oyu verenlere bu millet hesabını soracak. Mektup yazıp Kanal İstanbul şöyle böyle diyenlere bunun hesabı sorulacak. Büyükelçilere bu millet soracak. Yine sözde şehit aileleriyle karşılaştığında kameraların karşısında hürmet gösteren ama kameralar gidince hakaret edenlere, onları sadece bir araç olarak görenlere bu millet o hesabı soracak. Bu millet bekler bekler sandıkta hesabını sorar. Hem de güçlü bir şekilde sorar. Bazen sokaklarda da soruyorlar. Esnafı ziyaret etmeye gittiğinde bizim milletimiz 'Sen hangi yüzle buraya geldin' diyor. Benim evlatlarım, bizim evlatlarımız, sizin evlatlarınız orada şehit olacaklar ondan sonra da yıllardır bu ülkeye kan kusturmaya çalışanlarla da kol kola yürüyeceksiniz. Var mı böyle bir şey?"

Muhalefetin, HDP'nin gönlünü yapmak için türlü yolları denediğini vurgulayan Soylu, şunları söyledi:

"Dün Mardin'de kanaat önderleriyle bir araya geldim. 'Allah Tayyip Erdoğan'dan razı olsun' diyorlar. 'Bizden haraç alıyorlardı, bizden gelip çocuklarımızı istiyorlardı.' diyorlar. '13-14 yaşındaki çocuklarımızı bugün kimseye vermiyoruz. Bizden akşamın saat 4-5'inde evimize girmemizi istiyorlardı, bugün gecenin 2'sine kadar ailecek hep beraber sokaklarda özgür ve hür dolaşıyoruz Allah sizden razı olsun' diyorlar. 'Eskiden turist gelmezdi şimdi otellerde yer bulamıyoruz' diyorlar. Ama dönüp bütün bu zulmü oraya uygulamaya çalışanlarla bugün masanın altında üstünde onlarsız adım atabilmeleri mümkün mü? Onların gönülleri incinecek diye nazende nazende konuşuyorlar. 'Sizi biz getirdik' diyorlar. 'Sizin belediyelerinizi biz kazandırdık' diyorlar. 'Adamlarımızı alacaksınız' diyorlar. Yakaladığımız zaman da feryadı koparıyorlar."

Bakan Soylu, konuşmasının ardından CHP'den AK Parti'ye geçen belediye meclis üyesi Deniz Aktürk'e rozet taktı.

(Bitti)