HABER

İçişleri Bakanı Soylu, NTV canlı yayınına katıldı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1) - "(Kandil'e yönelik operasyon) Bilinmesi lazım ki ilk hat iyi örülmüştür, 25-26 kilometrede o hat iyi örülmüştür. Bundan sonra da zannediyorum yapılacak çalışmalarla bu artık bizim için zamanlama meselesidir. Bu bizim için zor bir mesele değildir, tamamen bir zamanlama meselesidir. Bir siyasal ve sosyolojik etkisi de vardır Kandil'in. Kandil orada durduğu müddetçe Diyarbakır özgür değildir" - "Şimdi hem o 25-26-27 kilometrede bir hat kuruyoruz ama öte yandan da şu bir gerçek, Kandil bize eskisi kadar uzak bir hedef değil" - "Eski Türkiye değiliz artık. Kandil'e uzaktan bakan bir Türkiye değiliz. Böyle bir Türkiye çok eski tarihlerde kaldı. İstediğimiz zaman, istediğimiz güçte ve istediğimiz noktada operasyon yapabilme kabiliyetine sahip bir Türkiye var bugün" - "Kandil Operasyonu da büyük bir operasyondur. Kandil Operasyonu uzun zamandan beri Türkiye'nin zihninde ve hazırlığında vardır"

İSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "(Kandil'e yönelik operasyon) Bilinmesi lazım ki ilk hat iyi örülmüştür, 25-26 kilometrede o hat iyi örülmüştür. Bundan sonra da zannediyorum yapılacak çalışmalarla bu artık bizim için zamanlama meselesidir. Bu bizim için zor bir mesele değildir, tamamen bir zamanlama meselesidir. Bir siyasal ve sosyolojik etkisi de vardır Kandil'in. Kandil orada durduğu müddetçe Diyarbakır özgür değildir." dedi.

Bakan Soylu, NTV'de katıldığı programda, Kandil'e yönelik operasyonun ortaya konulacak zamanlamayla belirleneceğini belirtti.

Kandil'e yönelik olası operasyonu "büyük operasyon" olarak yorumlayan Soylu, "Bunlar büyük operasyonlardır. Seçimle, seçim öncesiyle ve seçim sonrasıyla alakalı değildir. Örneğin; Zeytin Dalı Operasyonu da büyük bir operasyondur. Kandil Operasyonu da büyük bir operasyondur. Kandil Operasyonu uzun zamandan beri Türkiye'nin zihninde ve hazırlığında vardır." ifadesini kullandı.

Terörün kaynağında kurutulması gerektiğini dile getiren Soylu, "Bir öncelik yapıldı. Neye göre yapıldı? Afrin'e göre yapıldı. Çünkü Afrin'e ciddi bir yığınak yapıyorlardı. Bu yığınaklardan itibaren bizim hedefimiz Afrin'e yöneldi. Çünkü çok uzun zamandan beri Cumhurbaşkanımızın da, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin de ortak kararı var; terör kaynağında kurutulmalıdır. Eğer terör kaynağında kurutulmazsa siz sürekli defansif oynamak zorundasınız. Burada da bugüne kadar ortaya koyduğumuz politikalar çerçevesinde hep kayıp veren taraf olduk ve hep kayıp verdikten sonra operasyon yaptık. Dikkat ederseniz 15 Temmuz'dan sonra FETÖ'yle ilgili içimizde bulunan insanlar temizlendikten, aslında sayımız da azaldıktan sonra çok daha etkin bir mücadele yapmaya başladık. Bir taraftan teknolojik kabiliyetimizi yükselttik, öte taraftan da sürekli personel takviyesi yaptık, gerek Türk Silahlı Kuvvetleri, gerek jandarma, gerek Polis Özel Hareket, önemli ölçüde personel takviyesi yaptık, uzmanlaşma gerçekleştirdik." diye konuştu.

\

- "İçeride 2017'de 2 bin 500 teröristi etkisiz hale getirdik"

"Aynı zamanda da iç hattımızı iyi koruduk." ifadesini kullanan Soylu, şöyle devam etti:

"İç hat neresi? İçişleri Bakanlığı İç Harekatları çerçevesinde bunu söyleyebilirim. Terör tarihinde teröristlerin kullandığı barınakları ve sığınakları tespit ettik. İnsansız hava araçlarımızla sürekli oraları gözetim ve denetim altında tuttuk. İstihbaratımızı iyi tuttuk ve içeride 2017'de 2 bin 500 teröristi etkisiz hale getirdik. Bu çok büyük bir rakamdır. Bunların hepsi bizim yaptığımız operasyonlarla gerçekleşen, onların bize saldırısıyla, onların kayıplarıyla gerçekleşen değil, bizim yaptığımız operasyonlarla gerçekleşen... Binlerce sığınak ve barınak ortadan kaldırıldı. Bütün bunlar aslında içeride ilk önce güvenliği sağlayabilmek ve ardından da terörün çıktığı yer, birinci neresiydi; DEAŞ tehdidiydi. Neresiydi? Celabrus, Azez, Mare. Oraya 2 bin kilometre girdik. Özellikle oraya girmemizin iki önemli avantajı oldu. Birincisi şuydu; Celabrus, Azez, Mare'den Türkiye'ye saldırabilecek DEAŞ unsurlarını oradan püskürttük ve orayı güvenlikli bir alan haline getirdik. Türkiye'den de 170 bin Suriyeli, ramazan ayının başından itibaren de 89 bin Suriyeliyi oraya göndermiş olduk. Bu sayının çok daha artacağını düşünüyorum."

\

- "Kandil bize eskisi kadar uzak bir hedef değil"

Hakkari ve Şırnak sınırının kolay yönetilebilecek sınırlar olmadığını, zor coğrafyada terörle mücadele edildiğini vurgulayan Soylu, "Oralara çok gittim, oraları çok gördüm. Oralarda terörle mücadele kolay bir iş değildir. Yapılması gereken ya sınırınızı içeri çekeceksiniz ki biz orada güvenlik yolları yapıyoruz, birçok yol açıyoruz, ya içeri çekeceksiniz daha güvenli hale getireceksiniz, ya da biraz daha ileride 20-25 kilometre ilerde düze ineceksiniz ve orada savunma hattınızı kuracaksınız. Şimdi hem o 25-26-27 kilometrede bir hat kuruyoruz ama öte yandan da şu bir gerçek, Kandil bize eskisi kadar uzak bir hedef değil. Türkiye'nin bu konuda teknolojik kabiliyeti, kapasitesi, insan kaynağı, insansız hava aracı, keşfi, gözetlemesi, istihbaratı çok üst düzeyde. Türkiye bunun hazırlığını çok uzun zamandan beri yapıyor." değerlendirmesinde bulundu.

\

- "Kandil orada durduğu müddetçe Diyarbakır özgür değildir"

İçişleri Bakanı Soylu, güvenli bölgede oluşturulan ilk hattın iyi örüldüğünü belirterek, şunları söyledi:

"25-26 kilometrede o hat iyi örülmüştür. Bundan sonra da zannediyorum yapılacak çalışmalarla bu artık bizim için zamanlama meselesidir. Bu bizim için zor bir mesele değildir, tamamen bir zamanlama meselesidir. Bir siyasal ve sosyolojik etkisi de vardır Kandil'in. Kandil orada durduğu müddetçe Diyarbakır özgür değildir. Simgesel anlamının ötesinde baskı anlamı var. Terör örgütü mensubu eli silahlı şekilde Diyarbakır'da birisini tehdit edemiyor artık ama şöyle olabiliyor; telefon ya da x bir haberleşme cihazıyla herhangi birisine Diyarbakır'da bulunan sözde milisleri şöyledir böyledir diyebiliyor. O kentte yaşadığınızı düşünün. O kentte yaşarken böyle bir baskıyla karşı karşıyaysanız veya en azından böyle bir haber gelebileceğini düşünebiliyorsanız özgür hareket etme kabiliyetiniz ortada yoktur. Türkiye için, ülkemiz için Kandil'in alınması vazgeçilmezdir. Bu kadar açık ve nettir. Bunun da zamanı gelecek ve çok rahat şekilde gerçekleştirilecektir. Hiç kimsenin endişesi olmasın."

Kandil'e yönelik olası operasyonun seçimle ilişkilendirilmesini doğru bulmadığını vurgulayan Soylu, "Seçimle ilişkilendirilmesini tamamen manipülatif olarak görüyorum, alakası da yok. Seçimden önce de sonra da olabilir. Bu bizim zamanlamamıza aittir. Onun için bu konuda herhangi bir değerlendirme yapmak ve bunu siyasal bir konu haline getirmeyi de son derece Türkiye'nin güvenliği açısından da sakıncalı buluyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Süleyman Soylu, şunları kaydetti:

"Biz Kandil'e baskı oluşturduğumuzda oradan Sincar'a kaçıyorlar hemen. Özellikle bu PKK'nın sözde büyükleri hemen kendilerine yeni bir koruma alanı almaya çalışıyorlar ve oraya gitmeye çalışıyorlar. Bilesiniz ki bizim için Kandil, Sincar, terörün bulunduğu neresi varsa biz buraya hayat vermemekle sorumluyuz. Eski Türkiye değiliz artık. Kandil'e uzaktan bakan bir Türkiye değiliz. Böyle bir Türkiye çok eski tarihlerde kaldı. İstediğimiz zaman, istediğimiz güçte ve istediğimiz noktada operasyon yapabilme kabiliyetine sahip bir Türkiye var bugün."

(Sürecek)

En Çok Aranan Haberler