Bir süredir ekranlardan uzak olan İclal Aydın İstanbul'u terk etmiş ve Urla'ya yerleşmişti. Urla'da sakin bir hayat yaşayan Aydın güne kötü başladı.
Sabahın erken saatlerinde köpeğini dolaştırmaya çıkaran İclal Aydın'ın başına gelmeyen kalmadı. Aydın yaşadıklarını şu notla anlattı:
"Bu sabah da her zamanki gibi gün ağarırken uyandık. İlk işimiz Marlon’la tuvalet yürüyüşüne çıkmak olur. Bu sabah da neşeyle çıktık evden. Bir iki sokak uzaklaşmıştık ki bir grup sokak köpeği ile burun buruna geldik. Neden bilmiyorum ama köpekler Akitaları sevmiyor. Sokak köpekleri Marlon’u görünce çılgına döndü. Gerçek bir it dalaşının ortasında kaldım. Birbirlerine öyle bir girdiler ki ayırmama imkan yok!
Gece yağmur yağmış. Her yer çamur içinde. Köyün her yanında her gün erkenden gürültüye başlayan site inşaatları var fakat her nasılsa o saatte bir Allah’ın kulu yok. Kim kimi ısırıyor, kim nereye saldırıyor karıştı. Köyümüzün çok yaşlı sakat bir çoban köpeği var. Beni yerde görünce koşarak gelip beni kurtarmak için kavgaya daldı ama onu da savuşturdular. Neyse ki feryadıma köyün gençlerinden biri yetişti. Sokak köpeklerini kovalamayı başardı. Marlon’la çamur içinde girdik eve.
Bacağımda, sırtımda, kollarımda ağrı hissediyordum ama tam olarak ne olduğunu anlayamamıştım. Sonuçta bir it dalaşının ortasında kalmış, oğlumu sokak köpeklerine bırakmamıştım. Bir şekilde o arbedede ben de payıma düşeni almışımdır diyordum. Eve girince gördüm ki bir tanesi beni bacağımdan ısırmış ama hangisi? Sonuç: tetanoz ve dört aşamalı kuduz aşısı programı nedeni ile tüm seyahat planlarının ertelenmesi. Marlon’da asabiyet. Bende giderek artan beden ağrısı. E, tabii sokağa çıkma korkusu…
Kalbimi sızlatan o yaşlı köpek var ya… Ah canım benim be..."