"İfade özgürlüğü AK Parti ile çözülebilir"

Konuşmacılar, Türkiye'de kimin başbakan olacağı konusunu da tartıştı.
Türkiye'deki "Düşünce Suçuna Karşı Girişim" adlı örgüt adına panele katılan Şanar Yurdatapan ile Türkiye Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Washington Temsilcisi Abdullah Akyüz, Adalet ve kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakan olması gerektiğini söyledi.

Merkezi New York'ta bulunan İnsan Hakları Gözlem araştırmacılarından Jonathan Sugden de, yeni hükümetin kabineye atayacağı bakanların kim olduğunu yakından izleyeceklerini belirtti.

Sugden, adalet ve içişleri bakanlarının partinin seçim kampanyasında da vurgulandığı gibi, insan hakları konularına ciddi şekilde eğilecek kişiler olmasını beklediklerini kaydetti.

Panelde tartışılan diğer konular arasında ABD'nin Irak'a yönelik olası saldırı planları, ifade özgürlüğü ve başörtüsü sorunları da vardı.
Akyüz ve Yurdatapan, Türk halkının Irak savaşına karşı olduğunu belirtti.

"IRAK'A AÇILACAK BİR SAVAŞ, TÜRK HALKINI KALBİNDEN YARALAR"

Sanatçı Şanar Yurdatapan, "ABD halkı şunu bilsin ki Irak'a karşı açılacak bir savaş Türk halkını kalbinden yaralar. Türk halkı Saddam'ın bir tehdit oluşturduğuna inanmıyor" dedi.

Türkiye'de ifade özgürlüğü sorununun yeni hükümet ile çözülebileceğine inandığını dile getiren Yurdatapan, AK Parti Lideri Tayyip Erdoğan'ın da aynı sorundan mustarip olmasının bu sorunun çözümünde etkili olabileceğine inandıklarını belirtti.

Öte yandan, Türkiye'de hala bir çok kadının başörtüsü takmasının engellenmeye çalışıldığını belirten Yurdatapan, "AK Parti bu kararı verirken, çok zorlanacak çünkü en ufak bir yanlış ordunun tepkisini çeker diye korkuyorlar. Ama ordu ne yapacaksa yapsın, ordudan korkarak yaşanmaz. Genelkurmay Başkanının yeri Savunma Bakanının arkasıdır" diye konuştu.

İnsan Hakları Gözlemcisi Jonathan Sugden ise, Türkiye'nin AB üyeliğinde ilerlemek için işkenceyi ortadan kaldırmasının ve hapisteki 4 Kürt milletvekilinin serbest bırakılmasının şart olduğunu belirtti.

3 Kasım günü yapılan erken genel seçimlerini değerlendirmek üzere, dünkü paneli düzenleyen ABD Helsinki Komisyonu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'na (OSCE) dahil, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 55 ülkede 1975 tarihli Helsinki Nihai Belgesi'nde yer alan insan haklarıyla ilgili hükümlerin uygulanmasını gözlemek amacıyla, bağımsız bir federal kurum olarak çalışıyor.

İHA