İhmal Ve Istismar Riski Olan Çocukların Umudu Koruyucu Aile

İhmal ve istismara uğramış ve risk altında oldukları için yetiştirme yurtlarında koruma altına alınan çocukların umudu koruyucu aileler oluyor. Devletin yaş ve öğrenim durumuna göre koruyucu aileye 350 ile 770 lira ödemesi, son yıllarda koruyucu aile sayısını arttırdı. Türkiye genelinde şu anda 916 koruyucu aile, 0-18 yaş arası bin 138 çocuğa bakıyor. Manisa'da geçen yıl 11 olan koruyucu ailesi sayısı, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nün yaptığı çalışmalar sonucunda 32'ye yükseldi. Bu sayede 37 çocuk, yurt yerine aile ortamında yetişerek anne, baba ve kardeş sevgisiyle tanışıyor. Koruyucu aileler, genellikle 7-17 yaş arası kız çocuklarını tercih ediyor.

Manisa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Murat Konan, ihmal ve istismara uğramış ve risk altında olan çocukları alan koruyucu aileleri "kahraman" olarak nitelendiriyor. İnsanın, yaratılışı gereği sağlıklı bir şekilde gelişebileceği en iyi ortamın aile olduğunu belirten Konan, "Bu nedenle ihmal ve istismardan dolayı koruma altına alınan çocukların, bizim kahraman olarak nitelendirdiğimiz koruyucu ailelerin yanında kalmasını istiyoruz. Bu çocuklara sevgi ve ilgilerini vererek, toplumda özgüveni gelişmiş, ayakları üzerinde durabilen, değerlerine bağlı olarak yetiştiriyor. Aile ortamını aratmıyorlar." dedi.

Bütün aileleri koruyucu aile olmaya davet eden İl Müdürü Konan, genellikle kız çocukların tercih edildiğini belirterek, erkek çocukları da almalarını istedi. Manisa'daki yurt ve evlerde şu anda koruyucu ailelere verilecek kız çocuğu kalmadığını bildirdi. Türkiye genelinde koruyucu aile sayısının her geçen arttığına ve bunun çok güzel bir gelişme olduğuna değinen Murat Konan, "Verdiğimiz çocuk ile aile arasında uyum devam ederse 18 yaşına kadar kalabiliyorlar." şeklinde konuştu.

Manisa'nın Alaşehir ilçesinde bir koruyucu ailenin yanında kalan Hayriye K. (15), aile ortamını aramadığını söylüyor. Devletin, bütün imkanları kullanarak ihmal ve istismara uğramış çocukların iyi bir şekilde yetişmesi, vatana, millete ve topluma faydalı olması için çaba harcadığını dile getiren Hayriye K., şunları anlatıyor: "Her ne kadar yuva açsalar da bizim için aile ortamı çok farklı. Çoğu zaman anne, baba ve aile özlemi yaşıyoruz. Bu özlemimizi gidermek için beni ve benim gibi arkadaşlarımı koruyucu ailelerin yanına veriyorlar. Gerçekten anne ve baba şefkatini çok iyi yaşıyoruz, aile özlemimiz ortadan kalkıyor."

Yetiştirme yurdunda kalan diğer arkadaşlarına da sahip çıkılmasını ve koruyucu aileler sayesinde bir aile ortamına kavuşturulmasını isteyen Hayriye K., bu temennisini şu sözlerle dile getiriyor: "Onların da bir ailesi olması gerektiğine inanıyorum. Aile ortamında yetişmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. İnşallah koruyucu aileler artar, yurtlarda, çocukevi ve sevgievlerinde kalan bütün arkadaşlarımız aile ortamına kavuşur.