III. Uluslararası Osmanlı Araştırmalarında Yeni Eğilimler Kongresi yapıldı

Genel Koordinatörlüğünü Selçuk Üniversitesi Osmanlı Tarihi ve Medeniyeti Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Alaattin Aköz’ün yaptığı, Türkiye’den Selçuk Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumu, Sırbistan’dan Belgrad Devlet Üniversitesinin ortaklaşa organize ettikleri III. Uluslararası Osmanlı Araştırmalarında Yeni Eğilimler (INOCTE 2019) kongresi, Osmanlılar ve Balkanlar teması ile Sırbistan’ın Başkenti Belgrad’da gerçekleştirildi.
Belgrad Üniversitesi Filozofi Fakültesinde gerçekleştirilen ve Prof. Dr. Alaattin Aköz’ün açılış konuşmasıyla başlayan kongrenin başlangıç seremonisinde Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Türkiye Cumhuriyeti Sırbistan Büyükelçilik Müsteşarı Ayşe Uzer ve Belgrad Üniversitesi Felsefe Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Jelana Erdelyan yaptıkları konuşmalarda Türk-Sırp ilişkilerinin tarihçiliğine ve önemine vurgu yaptılar. Açılış töreni, etkinliğe Türkiye’den katılan kurumlar ile ev sahibi üniversite arasında karşılıklı hediye takdiminin ardından sona erdi.
Osmanlı’nın siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel yapılanmasına ilişkin güncel çalışmaların paylaşılması amacıyla düzenlenen kongre serisinin 3’üncüsünde, oturumlara geçildi ve bildirilerde; 20. yüzyıla doğru başta Balkanlar olmak üzere Osmanlı coğrafyasında meydana gelen gelişmeler ve 6 asırlık Osmanlı idari sistemi ele alındı. Osmanlı’nın fetih politikası, kültür ve medeniyet birikimi ile ‘Millet Sistemi’nin de konuşulduğu kongreye Türkiye’nin yanı sıra Avusturya, Hırvatistan, Irak, Makedonya, Macaristan, Almanya ve Rusya’nın da aralarında bulunduğu 15 ülkeden 90’ı aşkın bilim insanı katıldı.
Kongrenin kapanış oturumunda yer alan Sırp bilim insanları ve idareciler gerçekleştirilen sempozyumun önemine vurgu yaptılar ve kendileri için çok yararlı olduğunu, ufuk açtığını, Türk bilim insanları ile tanışma ve işbirliği yapabilme imkânı sağladığını, bu yüzden iki ülke arasındaki akademik ilişkilerin geliştirilmesi ve benzeri sempozyumların tekrarlanması gerektiğini ısrarla vurguladılar ve dostluk mesajları verdiler.
Gerçekleştirilen sempozyum sadece akademik çevrelerde değil genel olarak bütün Sırbistan’da yankı buldu.