Babası hapiste annesi ise terk etmiş...
Bilinmeyen bir sebepten dolayı Anna'nın babası, Anna 3 aylık bir bebekken hapse giriyor ve annesi de başka bir adamla evlenerek Anna'yı terk ediyor. Anna'ya bakacak kimse olmadığı için Zuyin'in dağlık bölgesinde yaşayan iki tane büyükannesinin yanına geliyor. Ancak büyükannelerinin ona bakacağı yerde minik kız onlara bakıcılık yapıyor...
Eklem hastalığı olan büyükkanesinin her ihtiyacını Anna karşılıyor.
Fotoğraftaki kişi büyükannesinin annesi (evde iki büyükannesiyle kalıyor ve ikisi de hasta). Anna büyükannesinin her ihtiyacını karşılıyor onu tuvalete götürüp, banyo yaptırıyor.
Her sabah erkenden kalkmak zorunda olan Anna günlük olarak büyükannesinin ayaklarına sıcak su ile masaj yaparak biraz da olsa ağrılarından kurtulmasını sağlıyor.
Komşularının izniyle haftada 2-3 kere bahçelerinden sebze toplayan Anna evin yemeklerini de kendisi pişiriyor.
Komşuları arasında yaşıtları olmayan Anna'ya yardım edecek neredeyse hiç kimse bulunmuyor. Bu nedenle eline bıçak almayı bırakın mutfağa girmesi yasak olması gereken yaşta büyük satırlarla yemek yapıyor!
Büyükannesi septik artrit adı verilen bir hastalığa sahip ve bu da onu yatalak bir hasta yapıyor. En fazla 5-10 adım atabiliyor.
Henüz boyu çok kısa olduğu için sandalyelerin üzerine çıkarak yemek yapıyor...
Ev demeye bin şahit gerektiren bu barakanın da temizliğini Anna üstleniyor. Anna'nın akıbeti ne olacak henüz bilinmese de haber olduğu ulusal ve yerel medya kanalları ile yetkili kişilere ulaşmış olmasını umuyor.
Anna'nın günlük hayatını anlatan fotoğraflara ise sırasıyla bakabilirsiniz. Umarız dünyanın hiçbir yerinde çocukluğunu doya doya yaşamadan büyümek zorunda kalan kimse olmaz...
Kaynak: boredpanda