Ablası Sakine ve kuzeni Şemsi’nin iki tutam saçının hâlâ onlarda olduğunu söyleyen Erdal Karakoç “72 yıllık yas, umut oldu. DNA yoluyla onları bulabiliriz” dedi.
1938 DERSİM İsyanı ve askeri harekatından sonra kızı Sakine ve yeğeni Şemsi’nin peşine düşen İsmail Karakoç, Mareşal Fevzi Çakmak’a başvurdu. Başvuru üzerine Salihli Kaymakamı Necati Vardar, iki kızın Yarbay Münip Yılmaztürk’e evlatlık verildiğini gösteren 1941 tarihli bir resmi yazı düzenledi. Baba İsmail Karakoç, 1995 yılında 95 yaşında ölene dek iki çocuğun izini sürdü. Bayrağı babasının ölümünden sonra Erdal Karakoç devraldı.
Kayıplar devlet arşivinde
Resmen başvurduğu Deniz Kuvvetleri, 1941’de farklı ad taşıyan komutanlığın bugün farklı ad ve yapılanma içinde olduğu, böyle bir personeli olmadığı yanıtını vermiş. Vatandaşlık İşleri kızların soyadlarını ve kimlik numaralarını istemiş, o yıllarda bölgede soyadı olmadığı için sonuç çıkmamış. Şimdi Başbakanlık Devlet Arşivleri’ne bağlayan Karakoç, “72 yıllık yas, 72 yıllık umut bu. İstenildiği kadar inkar edilsin; Dersim’de bir katliam oldu, kızlarımız evlatlık verildi. Bunların listesi devletin arşivindedir. Saklamanın faydası yok, yüzleşme zamanı” diyor.
Kafası tıraşlı iki küçük kız
Erdal Karakoç babasının 57 yıl aradığı, kendisinin 15 yıldır aramayı sürdürdüğü kayıp ablası ve kuzeninin hikâyesini şöyle anlattı: “Bebek’te evi varmış Münip Yılmaztürk’ün. Babam 1941 tarihli izin vesikası ile İstanbul’a gidip Beyoğlu Emniyet Amiri yanında, bu evi buluyor. Bir kadın açıyor, kimse yok diyor önce, 4-5 gün sonra gelmelerini söylüyor. Süre sonunda babam emniyet amiriyle yeniden eve geldiğinde kafaları usturayla tıraş edilmiş iki kız çocuğu gösteriliyor. Kızlar değiştirilmiş, babam tanıyamıyor.
Saçtan DNA’sı bulunabilir
“Bu dramı yaşayarak büyüdüm. Bu çocuklar ölmüş olsaydı bilmiyor olacaktık, babam da bir süre ağlar, unuturdu. 72 yıllık bir yas, 72 yıllık bir umut bu. Babam o kızları bulmak için neler yapmadı ki. 1995’e kadar onları aradı, ömrü onları aramakla geçti. Falan yerde iki kız varmış derlerdi, çıkar giderdi. Ölümünden sonra aramayı ben sürdürdüm. Deniz Kuvvetleri, Genelkurmay ve Vatandaşlık İşleri’ne başvurdum, bir sonuç alamadım. Kızkardeşim Sakine ve kuzenim Şemsi’nin bir tutam saçları hâlâ duruyor. Dersim’de kızlar 5 yaşına geldiğinde bir tutam saçları kesilir, saklanır. Böyle bir gelenek var ve hâlâ sürüyor. Bugün onları bulsak teknoloji ilerledi, DNA testiyle tespit etmek hemen mümkün.”
Kızlar Yarbay’a evlatlık verildi
VESİKA başlıklı, Salihli Kaymakamı Necati Vardar imzalı, 5.2.941 tarihli İsmail Karakoç’a verilmiş izin belgesi: “Kazamızın Tatarislam köyüne yerleştirilen Tunçeli göçmenlerinden Hüseyin oğlu İsmail Koç’un, İstanbul’da bulunan Yarbay Münip Yılmaztürk’ün nezdinde bulunduğu anlaşılan kız çocuklarını alıp gelmek üzere Dahiliye Vekaleti’nin emirlerine atfen Manisa Valiliği’nin Emniyet Müdürlüğü’nün ifadesine 1/2/941 gün ve 3D.41/137 sayılı emirleri mucibince, mazereti tahakkuk etmiş bulunmasından İstanbul ve Zonguldak’a gidip gelmek üzere 15 gün mezuniyet verilmiş olduğuna dair vesikadır.”(Hürriyet)