ANKARA (ANKA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiasının inandırıcı olmadığını, ortada ciddi delillerin bulunmadığını ifade ederek, “Berlusconi sendromu var burada. Berlusconi saldırıya uğradıktan sonra 7 puan almış. Herhalde bizim Hükümet yetkilileri de suikast haberleriyle, sansasyonel haberlerle puan toplamaya çalışıyorlar” dedi.
CHP MYK, Genel Başkan Baykal’ın başkanlığında toplandı. Baykal, toplantıda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Alınan bilgiye göre Baykal, Tekel işçilerine Abdi İpekçi Parkı’nda polis müdahalesinin ve daha sonra yaşanan olayları iktidarın gerçek yüzünü ortaya koyduğunu ifade ederek “AKP’nin demokratikleşme söyleminin ne kadar kandırmaca olduğu, işçi hakları konusunda AKP’nin ne kadar duyarsız olduğu ortaya çıktı” dedi. Demokratikleşmenin bir bütün olduğunu, hak arayan her kesime anlayışla yaklaşılması gerektiğini belirten Baykal, AKP’nin demokratik tepkilere olgunlukla yaklaşmadığını, hem milletvekillerine, hem Tekel işçilerine dönük son derece sert müdahalelerde bulunduğunu söyledi. Baykal, 17 milletvekilli Abdi İpekçi Parkı’nda olduğu halde milletvekillerine de saldırılmasının Meclis’in ciddi sorunu olduğuna dikkat çekerek Meclis İnsan Hakları Komisyonu’nu ve Meclis Başkanı’nı göreve çağırdı.
CHP’li milletvekillerinin bir plan olmadan kendiliğinden Abdi İpekçi Parkı’na gittiklerini ve işçilerin haklarına sahip çıktıklarını belirten Baykal, “Burada AKP ile CHP’nin farkını halkımız görmüştür, fark etmiştir. AKP işçilerin üzerine biber gazıyla, copla giderken CHP büyük bir anlayışla onlara yaklaşmış ve onların haklarını sahiplenmiştir” dedi. Baykal, AKP’nin işçilere biber gazı sıktığını, ancak yarınki kabulde kendilerinin işçileri karanfillerle karşılayacaklarını belirtti. Baykal, İstanbul Milletvekili Çetin Soysal’ın üzerine biber gazı sıkılmasının da maksatlı bir hareket olduğunu söyledi.
-“YARBAY’IN İNTİHARI GEÇİŞTİRİLECEK BİR KONU DEĞİL”-
Baykal, Yarbay Ali Tatar’ın intiharını da değerlendirdi. Tatar’ın intiharının, Türkiye’de gözaltı ve tutuklama uygulamasının artık yargılama değil bir cezalandırma uygulamasına dönüştüğünü ortaya koyduğunu dile getiren Baykal, “Hükümden önce infaz yapılıyor. Hükümle infaz birbirinden kopmuş, önce infaz yapılıyor, insanlar gözaltına alınıyor, tutuklanıyor. Özellikle gözaltı döneminde, sorgulama döneminde çok ağır ve kötü şartlarda tutuluyor. Bir kısmı daha hakim önüne çıkmadan, yargılama sürecine başlamadan ölüyor, intihar ediyor” diye konuştu. İnsanların gözaltı süresindeki şartlardan yıldıklarını ve o şartlara dönmektense intihar eder hale geldiklerini kaydeden Baykal, Yarbay Tatar’ın intiharının geçiştirilecek bir konu olmadığını vurguladı. Tatar’ın eşinin dile getirdiği iddiaların ciddi şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Baykal şöyle konuştu:
“Eşi, ‘Alevi olduğu için böyle bir muameleye muhatap edildi’ diyor. Bu gerçekten aydınlatılması gereken bir durum. Biz toplumdaki çatışmaları bir kurumsal çatışma gibi görüyorduk. Eğer iddia doğruysa, bir mezhebe mensup olanları tasfiye etmeye dönükse bunun altından kimse kalkamaz. Bu konu mutlaka aydınlatılmalıdır. Eşinin iddiasıyla bu, toplumda tartışılır hale gelmiştir. Böyle hassas konuların toplumda tartışılması bile büyük sıkıntılara, sorunlara, çatışmalara neden olur, öncelikle olay gerçek boyutlarıyla ortaya çıkarılmalıdır. Eğer böylesi bir girişim varsa bunların mutlaka önüne geçilmelidir, bu, toplumda büyük bir travma yaratır, bunun altından kimse kalkamaz.”
-“ARINÇ’A SUİKAST KONUSUNDA GENELKURMAY SESSİZ KALMAMALI”-
Baykal, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast girişimi iddiasında pek çok inanılması güç nokta olduğunu söyledi. “Bir sokağın adını aklında tutamayan, sokağın adını bir kağıda yazan, polisleri görünce yutmaya çalışan bir kişi nasıl tespit yapacak, suikast yapacak. Bu inandırıcı değil” diyen Baykal, “Bu kadar önemli bir iddia, Başbakan Yardımcısı’na suikast düzenlemeye varan bir girişim ortaya çıkmışsa o kişilerle ilgili niye bir tutuklama yapılmamıştır?” diye sordu. Emniyet ve Savcılığın “Ciddi bir delil yok” dediğini anımsatan Baykal, “Çok ciddi, hızla aydınlatılması gereken bir konu. Ortada delil olmadan afaki iddiaları basına yansıtarak Türkiye’de sürekli bir ona suikast, buna suikast havası var izlenimi vermekten önce iktidarın kaçınması gerekir. Sonunda Türkiye suikastçilerin kol gezdiği, her makamdaki insana dönük suikast tertiplerinin olduğu bir ülke gibi algılanır ki bunun kimseye bir yararı yoktur” diye konuştu. Baykal, böylesine önemli bir konuda sürekli yoğun suçlamalara rağmen Genelkurmay Başkanlığı’nın da suskun kalmaması gerektiğine dikkat çekerek Genelkurmay Başkanlığı’nı kendi araştırmalarına göre ulaştıkları bilgileri, delilleri kamuoyuyla paylaşmaya çağırdı.
Şu anda manzaranın, ortada inandırıcı deliller olmadan büyük bir sansasyonla bir suikast iddiasının ortaya atıldığı yönünde olduğunu söyleyen Baykal, “Berlusconi sendromu var burada. Berlusconi saldırıya uğradıktan sonra 7 puan almış. Herhalde bizim Hükümet yetkilileri de suikast haberleriyle, sansasyonel haberlerle puan toplamaya çalışıyorlar” diye konuştu. (ANKA)