HABER

İlaç şirketleri tepkili

İSTANBUL (İHA) - İlaçta veri imtiyazı konusunda, Türkiye'nin 20 Haziran 2004'e kadar Avrupa Birliği'ne bir tarih vermemesi durumunda her türlü ürün ihracatına Dünya Ticaret Örgütü tarafından kota konulabileceği iddialarına, ulusal ilaç endüstrisinden tepki geldi.

Ulusal ilaç endüstrisinin, AB ile entegrasyon stratejisi doğrultusunda veri imtiyazı uygulamasına karşı olmadığını ve konunun yakın bir gelecekte çözüme kavuşturulacağını belirten Türkiye İlaç Sanayii Derneği (TİSD) Başkanı Cengiz Celayir, "Kaldı ki, çokuluslu şirketlerin iddia ettiği gibi, Dünya Ticaret Örgütü'nün ilaç sektörü dışındaki sektörlerin ihracatına bu nedenle kota uygulaması söz konusu değildir" dedi.

Çokuluslu şirketlerin, gerçekleri yansıtmayan iddialarla ortaya çıkarak Türkiye'yi zorlamaya çalıştıklarını ifade eden Cengiz Celayir, "Uzlaşma yolunu aramak yerine zorlayıcı yöntemleri tercih etmeleri, ulusal ilaç firmalarını rencide etmektedir" diye konuştu.

Avrupa İlaç Endüstrileri ve Birlikleri Federasyonu'nun (EFPIA) şikayeti üzerine, Avrupa Birliği Komisyonu tarafından "Ticaret Engelleri Yönetmeliği" sürecinin başlatıldığını hatırlatan Celayir, "EFPIA, Türkiye'nin ticari verileri yeterince korumayarak TRIPs Anlaşması'nın 39.3. Maddesi'ni ihlal ettiğini iddia ediyor. Söz konusu maddenin yeterince açık ve net olmaması, konunun tartışmalı hale gelmesine ve teknik detaylarının karıştırılmasına yol açmaktadır. Bu nedenle konunun TRIPs kapsamında ele alınmasının yapıcı bir yaklaşım olmayacağı, Avrupa Komisyonu yetkililerince de açık şekilde ifade edilmiştir. Bu çerçeve içerisinde, Türkiye'nin her türlü ürün ihracatına kota konulması bir yana, konunun Dünya Ticaret Örgütü Paneli'ne gitmesi ihtimali bile çok zayıf görünmektedir" şeklinde konuştu.

Ulusal İlaç Endüstrisi'nin öngördüğü modelin, AB aday ülkelerinin çoğu için kabul edilen geçiş dönemli bir uygulama olduğunu belirten Celayir, "Ulusal ilaç endüstrisi güçlü olan Macaristan ve Polonya gibi ülkeler buna örnek olarak gösterilebilir. Nitekim bu ülkelerde, veri imtiyazı uygulamasının, tam üyelik veya tam üyelik tarihinden bir yıl önce başlaması kararlaştırılmıştır. Açıkladığımız nedenler ve verdiğimiz örnekler, geçiş dönemli, AB adaylığı ile ilişkilendirilmiş, yükümlülüğümüzün 31.12. 2007 tarihinde başlamasını içeren önerimizin, gerekli altyapının oluşturulma zorunluluğu da göz önüne alındığında, haklı bir istem olduğu anlaşılmaktadır" dedi.

En Çok Aranan Haberler