Telekomünikasyon Kurumu İletişim Başkanı Fethi Şimşek, geçtiğimiz hafta TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu içinde oluşturulan Telekulak Alt Komisyonu'na çarpıcı açıklamalarda bulundu. Şimşek, Meclis tutanaklarına yansıyan açıklamalarında, telefonları dinlenen şüphelilerin "özel yaşamlarının" da dinlenebildiğini söyledi. Komisyonun MHP'li Üyesi Mehmet Ekici'nin Ergenekon kapsamında gözaltına alınan gazeteci Erol Mütercimler'in, "Sevgilimle konuşmaların bile dinleme kapsamında" sözlerini anımsatması üzerine Şimşek, Vatan'a 'dinlemenin incelikleri'ne ilişkin bilgiler verdi:
BUTONA BASMIYORLAR: Konuşmalarda o dinlemeyi yapan görevli, kağıda geçirirken konuşmayı, Cumhuriyet Savcımızın kontrolünde yapar bu işi. Yani elbette ki bizim dinleme yaptığımız arayüzde 'ilgisiz, suç oluşturmayan özel konuşmaları sil' diye buton var. Yani silinmemiş olabilir. Cumhuriyet Savcısı silinmesini emredebilir, belki de orada bir konuşmanın içeriğinde bir şeyler görmüş olabilir. Özel konuşmalar konusunda Cumhuriyet savcısının takdir hakkı var. Mesela 'tanıksa sil' diye dinleme arayüzünde buton var. Yani tanıkla ilgili olarak kesinlikle 'tape'ye bile düşmemesi lazım. Özel konuşmalar konusunda cumhuriyet savcısının tabii ki takdir hakkı var.
200 BİN TALEP VAR: Türkiye çapında tüm savcılıklardan ve hakimliklerden gelen, soruşturmalar bazında, bizden talep ettikleri HTS raporu dediğimiz, bu sinyal bilgileri, kim kimi aramış, bir aylık süre içerisinde kaç kare aramış, ne kadar süreyle aramış bilgeleri dediğimiz bilgiler bazında örneğin bu sayı yıllık, hiç abartmıyorum, 150-200 bin civarında. Türkiye çapında 800 - 900 tane savcılığa biz hizmet veriyoruz ve çok da seri bir şekilde veriyoruz. 30 kadar personelimiz bunun için çalışıyor.
AVRUPA'DA DİNLEME DAHA ÇOK: Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin verdiği karar sırasında da tartışıldı. Bir kere teknik olarak, Türkiye'de 70 milyon deniyor da bunun en azından 20 milyonu çocuktur, işte 10 milyonu telefon kullanmıyordur. Türkiye'de telefon kullanan kişilerin tamamının dinlenmesi diye bir şey mümkün değil. Böyle bir imkan yok efendim. Türkiye'de 40 milyon telefon kullanıcısı olduğunu kabul edelim. 40 milyonun aynı anda dinlenmesi mümkün değil. Kesinlikle milyonla zikredilecek bir sayı değil. Milyondan aşağı ve kesinlikle Avrupa ülkelerinden daha az durumdayız.
Yasadışı ‘dinleyen' kamu görevlileri var
Telekomünikasyon İletişim Kurumu Başkanı Fethi Şimşek'in alt komisyonda verdiği bir bilgi çarpıcıydı. Şimşek, çete lideri konumundaki itirafçıların, kendilerini güvenlik birimlerinde görevli gibi tanıtarak, işadamlarıyla temasa geçtikleri ve sonrasında haraç aldıklarına ilişkin haberlere dikkat çekti. Ankara 'da bu konuda soruşturma yürütüldüğünü söyleyen Şimşek, ardından da bu çete içinde dinleme işini gerçekleştirenlerin kamu görevlisi olduğunu açıkladı ve milletvekillerinin ısrarlı sorularıyla karşılaştı.
Diyalog şöyle:
Şimşek: Zaten dinleyen kişiler dinleme görevini yapan kişiler...
CHP'li Ahmet Ersin: Emniyet içinde mi?
Şimşek: İsim zikretmiyorum. Emniyet değil, hepsi var yani.
Ersin: Emniyet, MİT...
Şimşek: Jandarma, MİT yok da...
AKP'li Cemal Yılmazdemir: Yani kamu görevlisi mi bunlar?
Şimşek: Kamu görevlisi efendim...
Aman dinleyene küfür etmeyin!
Geçtiğmiz yıl 51 kişiye yönelik "Girdap Operasyonu"nda telefon dinlemesiyle ilgili ilginç bir olay yaşandı. Davanın sanıklarınan Taner Ünal'ın emekli astsubay Nihat G. ile yaptığı telefon görüşmesinde, "Dinliyorlar bu telefonları hepsini a... av... si..." dediği tespit edildi. Ünal'a, polis sorgusu sırasında, yöneltilen sorular arasında dinleme yapanlara neden küfür ettiği de soruldu. Ünal'ın ise şöyle yanıt verdi: "Halit B., 'Bizim ekip senin telefonunu dinliyor, senin her hareketini izliyoruz' dedi. Ben de 'Siz kimsiniz' dedim. O da 'biz devletiz' dedi. Ben de kendisine 'Pentagon'a çalışıyorsunuz' dedim ve telefonumu onların dinlediğini düşünerek küfür ettim."