İlik Nakli Beklerken Şampiyonluklara Koşuyor

Lösemi hastası Yaşar Üniversitesi Elektrik-Elektronik Bölümü öğrencisi 18 yaşındaki Serhat Alyılmaz, dört yıldır ilik nakli beklerken sporla hayata tutunup 20’nin üzerinde madalya kazandı. Aynı zamanda antrenörü de olan babası ile çalışıp oryantringde Türkiye şampiyonu olan Alyılmaz, milli takıma kadar yükselip çeşitli dereceler aldı. Profesyonel dağcı, yüzücü ve bisikletçi de olan Alyılmaz’ın hedefi, üç ay önce başladığı triatlonda da şampiyon olmak.Türkiye’de kemik iliği nakli bekleyen 663 lösemi hastasından biri olan Serhat Alyılmaz, hayata sporla tutunuyor. Bu yıl hazırlık sınıfında olan Alyılmaz, hikayesini şöyle anlattı: “8. sınıfta çok sık yorgunluk hissedince ailem beni doktora götürdü. Yapılan testlerde lösemi olduğumu öğrendim. Profesyonel yüzücüydüm. Kendi yaş gruplarımda birçok madalyam ve bölge birinciliklerim vardı. Bir yıldır yüzüyordum ama hastalığım nedeniyle bırakmak zorunda kaldım. Bir yıl her şeyi bıraktım, yalnızca okula gidip geldim. Kendimi iyi hissetmeye başlayınca spor tutkum galip geldi. Doktorumun izni ve aynı zamanda antrenörüm olan babamın da desteğiyle önce dağcılığa, sonra da oryantringe başladım. İki yıl önce E16 kategorisinde Türkiye şampiyonu oldum. Bu başarım bana milli takımın kapılarını açtı. Bu daldaki çeşitli yarışmalarda birçok madalya kazandım. Güneydoğu Avrupa Şampiyonası bayrak yarışında, milli takımla dördüncü olduk.”'HASTALIĞIMI AKLIMA BİLE GETİRMİYORUM'Babası Cevdet Alyılmaz’ın eski güreşçi olduğunu, şu anda Doruk Dağcılık’ta eğitmenlik, oryantring sporcu ve antrenörlüğü ile triatlon antrenörlüğü yaptığını belirten Serhat Alyılmaz, “Hastalığım boyunca yaşayacaklarımı düşünüp endişelenmek yerine, enerjimi spora veriyorum ve kazandığım madalyalar bana moral oluyor. Bu yolla benim gibi pek çok lösemi hastası gencin hayata tutunabileceğine inanıyorum. Ben de bütün organlarımı yaşarken bağışladım ancak her gün hastalığımla yaşamıyorum. Bu yıl üniversite eğitimi almaya da başladım. Ailemin desteğiyle hem hastalığımı yenip hem de sportif başarılarımla ülkemin adını uluslararası platformda duyurabilmeyi hedefliyorum.” dedi.Hedeflerini gerçekleştireceğinin ilk örneğini oryantringde aldığı madalyalarla veren Alyılmaz, üç ay önce başladığı triatlonda da gözünü şampiyonluğa dikmiş durumda. Şu ana kadar haftada altı gün, günde dört saat yüzme, koşu ve bisiklet antrenmanı yapan Alyılmaz, yarışmalara sporcu olarak katılmaya da başladı. Alyılmaz, “Babamla birlikte her hafta sonu dağcılıkla da uğraşıyoruz. Geçen yıl Demirkazık zirvesi yaptık. Yüzme ve koşu tecrübem, daha önce yaptığım sporlar nedeniyle var. Öncelikli hedefim, aynen oryantringde olduğu gibi triatlonda da Türkiye’de derece yapmak, sonra da ülkemi uluslararası yarışmalarda temsil etmek.” diyerek hedeflerini sıraladı.