HABER

İlk kez içeriden görüntülendi

Japon kültürünün modern zamana ulaşmış en önemli parçalarından Geyşalar nasıl yaşıyorlar? Geyşalar birer hayat kadını mı? Yoksa 400 yıllık geleneğin içerisinde yoğrulmuş birer sanatçı mı?

İlk kez içeriden görüntülendi

Japon kültürünün modern zamana ulaşmış en önemli parçalarından Geyşalar nasıl yaşıyorlar? Geyşalar birer hayat kadını mı? Yoksa 400 yıllık geleneğin içerisinde yoğrulmuş birer sanatçı mı?


İspanyol fotoğrafçı Lucas Valleccilos, 400 yıllık geleneği nedeniyle kimsenin girmesine izin verilmeyen Geyşa evine girdi ve Geyşaları görüntüledi.


Onların yaşamı dışarıdan gelenlere kapalıdır. Gerçek Geyşaları turistler bir anlık görürler ve gözden kaybolurlar.


Fakat İspanyol fotoğrafçı kimsenin giremediği modern çağın en eski Japon kültürlerinden biri olan Geyşaların arasına girdi ve yaşamlarını görüntüledi.


Geyşalığın özellikle gelişmiş batı kültürlerinin bilinçli yansıtması ve giderek zorlaşan yaşam koşulları nedeniyle bazı kadınların bu kültürü seks işçiliği için kullanması sonrasında bir hayat kadınlığı olarak algılanmaya başladığı belirtiliyor.


Fakat Geyşalığın kültüründe vücudunu satmak değil, zenginlik ve güç için yeteneklerini satmak olduğu belirtiliyor.


1920'lerde 80 bin civarında olan geyşaların sayısı 1980'lere gelindiğinde kültürel dezenformasyon ile 10 binlere kadar gerilemiş.


Birbirinden değişik ipek kimonoları, alımlı beyaz makyajları, ilginç aksesuarları ve aldıkları eğitim ile Japon kültürünün önde gelen unsurları arasında yeralan geyşaların sayısı bugün 1000 civarında.

Geyşa Japonca sanatçıya yakın bir anlama geliyor. Resmi olarak fahişelik ile hiç bir alakası yok. Fakat şimdilerde popüler kültürde karşılığı bu.


Geyşaların sanatta yetkin olması önemli. Çoğunlukla dans ve müzik konularında eğitiliyorlar. Kaligrafi öğrenen de var ama sayıca çok az. Lezzetli yemekler, sunum ve özellikle çay servisi geyşa eğitiminde çok önemli.


Geyşaların saçları uzun uğraşlarla şekillendiriliyor ve 3 - 4 gün dayanması bekleniyor. Bu yüzden geyşalar uyku pozisyonlarını saçlarını asla bozmayacak şekilde ayarlıyorlar. Görüntülerine gelince, klasik geyşa makyajının dışına çıkmaları yasak.


Geleneksel Japon inancına göre erkekler eşlerine sadakat duymak zorunda değildi.Evlilikler genellikle ailelerin kararlaştırması ile belli bir amaca hizmet etmek için yapılırdı.Kadınların görevi evi çekip çevirmek,kocalarının ve çocuklarının rahatını sağlamak.


Geyşa kültüründe de müşteriyi seçme hakkı oldukça önemli bir kavramdır.Her önüne gelen geyşalarla vakit geçiremeyeği gibi, bir kişi sırf zengin olduğu ve meşhur çayevlerine müşteri olma hakkı kazandığı için istediği geyşanın hizmetinden yararlanabilecek gibi bir kaide yoktur.


2. dünya savaşından sonra,mağlup olan Japonya'ya ayak basan Amerikalı askerler kendilerini adlarına geyşa denen ve bir ekmek parasına her türlü hizmetisağlayabilecek kadınların arasında buldular.

Savaş pek çok erkeği almış geriye yaşamak için başka bir yol bulamayan kadınlar kalmıştı. Müşterilerin ilgisini çekmek için kendilerine geyşa diyen bu hayat kadınları ileride her geyşa denildiğinde akıllara gelen imgelemin sorumlusu oldular.


Japonya'da fuhuşun yasaklanmasından sonra,Tayuların sayısı giderek azalmaya başladı. Hali hazırda var olan Tayular ise çok fazla para ve zaman isteyen üstelik artık yasadışı hale gelmiş bu mesleği bırakarak fuhuştan tamamen uzak yepyeni bir akımın öncüsü oldular;Geyşa Sanatı…


Geyşa demek geleneksel Japon sanatlarında usta olmak,kıyafetinin her kıvrımı,saçının her teli,attığı her adımla yürüyen bir sanat eseri olmak demektir. Geyşa eğitimi çok zor ve uzun bir süreçtir.Japonyada sanatla ilgili öğretiler tamago (yumurta) stili ile yapılır,yani görerek kademe kademe öğrenmek…


2. dünya savaşından önce kızlar çok küçük yaşlarda ya aileleri tarafından geyşa evlerine satılırdı ya da geyşa evinin kendi kızı geyşalık eğitimine hak kazanırdı.

Her iki şekilde de bu kızlar önce hizmetçi muamelesi görerek itaat etmeyi öğrenir daha sonra sanat okuluna devam ederlerdi.


Geyşa sanatının en önemli hususu olan müşterilere hizmet kısmını ise Maiko olunca onlara ablalık yapan Geyşalar'dan öğrenirlerdi. Günümüzde sayıları oldukça azalan geyşalar hala aynı stilde eğitime devam etmektedir.


Zorunlu eğitim nedeniyle eskisi gibi 7-8 yaşında değil,en erken 15 yaşında direk Maikoluk eğitimine başlarlar.(Maiko çırak geyşa veya yarım-mücevher demektir.) Geyşa evinde maiko olmaya hak kazanan kız,daima bir geyşa tarafından himaye edilir.






En Çok Aranan Haberler