İlk yerli 'ray otobüsü' sefere başladı

Türkiye'nin ilk yerli üretim ray otobüsü (dizel tren seti), Türk demiryolu tarihinin başlangıç noktası İzmir-Tire hattında sefere başladı. “Anadolu” isimli ray otobüsü, TCDD Genel Müdürlüğü’nün bağlı ortaklığı TÜVASAŞ tarafından, Koreliler ile ortak lisans altında Türk mühendis ve işçileri tarafından üretildi.
Ray otobüsünün sefere başlaması dolayısıyla İzmir Alsancak Garı'nda tören düzenlendi. Burada konuşan eski Ulaştırma Bakanı ve AK Parti milletvekili adayı Binali Yıldırım, ilklerin şehri İzmir'e yine bir ilk hizmeti sunmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Demiryollarının yarım asırdır yaşadığı ihmal ve unutulmuşluğun AK Parti iktidarı döneminde sona erdiğini belirten Yıldırım, son sekiz yılda buraya yapılan yatırımların, karayoluna ayrılan bütçenin üzerine çıktığını kaydetti. Yıldırım, 2 bin kilometreyi aşan yüksek hızlı tren hatları ve 11 bin kilometrelik demiryolu hattının yarıdan fazlasının bu dönemde yenilendiğini, seyahat süresinin de yarı yarıya azaldığını kaydetti.

'DEMİRYOLU SANAYİSİNİ İHMAL ETMEDİK'
Demiryolu sanayisini kurmayı ihmal etmediklerini belirten Binali Yıldırım, geçmişte sadece ithalatı yapılan ray konusundaki mağduriyetleri gidermek üzere Karabük'te ray üretimini başlattıklarını söyledi. Yıldırım, A'dan Z'ye Türk tasarımı ve imalatı olan tren setlerini yapmayı hedeflediklerini ifade etti. Karabük'ün önemli miktarda ray ihracatı yapar hale geldiğini vurgulayan Yıldırım, aynı gelişmeyi traverste, makasta, bağlantı elemanlarında ve hattâ yüksek hızlı tren setlerinde de sağlamaya başladıklarını vurguladı: “Marmaray için 441 tane set alınacak. Bu maçla Korelilerle yerli ortaklıkla TÜVASAŞ fabrikasında üretime başladık. İnşallah 2013 yılında Türk-Kore ortak yapımı tren setleri hizmet vermeye başlayacak. Şu ana kadar çok sayıda set üretildi, denemeleri yapılıyor.”
TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi ortaklığıyla açılan İZBAN hattında haftada 650 bin yolcunun taşındığını da belirten Yıldırım, “Elde set olsa günlük 500 bine çıkacak. Araç olmadığı için sefer sayısını artıramıyorlar, ihtiyaca cevap veremiyorlar. Marmaray, 2013'te devreye girecek; bu süre zarfında o hat için elimizdeki fazla setleri verelim. Bu arada İZBAN ihalesini yapsın, yeni setleri aldıktan sonra bize iade eder. Hizmet olunca, siyaset olmaz. Bu anlayışla İzmir'de güzel işler yapıldı.” dedi.

'İZMİR’E HİZMETE DEVAM EDECEĞİZ'
İzmirlilere hizmetin devam edececeğini söyleyen Binali Yıldırım, İZBAN’ın bu anlamda örnek bir proje olduğuna dikkat çekti. Yerel yönetimlerle merkezi idarenin işbirliğinin en başarılı örneği olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Şimdi İZBAN kurumsal kimliğini de kazandı; hatlarını gerek kuzeye gerekse güneye uzatacak. Aliağa'dan Bergama'ya uzatma çalışmaları başladı. Belediye başkanımızla konuştuk, Bergama yetmez, Manisa'ya da bağlamak lazım. Manisa ile İzmir birleşmiş vaziyette, Sabuncubeli Tüneli'yle 10 dakika. Kuzeyde de raylı sistemle bağladığımız zaman iki şehir altyapı olarak birleşmiş olacak. Bölgesel kalkınma için önemli imkan sağlanacak. Güneyde ikinci adım ise Torbalı-Selçuk. Raylı sistem, kuzeyden güneye bütün İzmir mülki idari hudutlarını kuşatmış olacak.”
TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ise dizel tren seti projesi kapsamında üretilen ilk yerli setin, Türk demiryolu tarihinin başlangıcı olan İzmir-Tire hattında hizmete girmesinin sembolik bir anlamı olduğunu söyledi. Karaman, 84 araca ihtiyaçları bulunduğunu ve imalatın devam ettiğini vurguladı. Üretilmekte olan araçların, yakın şehirler arasındaki yolculuklarda konforu arttıracağını belirten Genel Müdür Karaman, “İzmir'de hizmete giren yeni tren setleriyle Nazilli, 5'ten 2,5 saate indi. ‘Anadolu' ismi verilen setler, 4 milyon euroya mal oldu ve saatte 160 kilometre hız yapabiliyor." şeklinde konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu da Aliağa-Menderes projesinde alt ve üst geçit yatırımlarının devam ettiğini belirtti. Ulukent Kavşağı’ndaki yatırım için Hazine'den arsa verilmesiyle ilgili olarak Binali Yıldırım'a teşekkür eden Kocaoğlu, TÜVASAŞ'ın ürettiği çekerlerin ülke için bir zorunluluk olduğunu söyledi.