İlkadım Kaymakamlığı Insan Hakları Paneli Düzenledi

10 Aralık İnsan Hakları Günü kapsamında Samsun merkeze bağlı İlkadım Kaymakamlığı, öğretmen ve öğrencilere yönelik 'İnsan Hakları' paneli düzenledi.

Olgunlaşma Enstitüsü Salonu’nda İlkadım İnsan Hakları Kurulu’nun organize ettiği toplantının açılış konuşmasını İlkadım Kaymakamı Ahmet Narinoğlu yaptı. İnsan Hakları Günü’nün ilçede daha etkin ve farklı bir şekilde kutlanması ve bir farkındalık oluşturması için etkinlik düzenlediklerini kaydeden Narinoğlu, panelde insan haklarının tüm boyutlarıyla ele alınacağını söyledi. İnsan Hakları Kurulları'nın sivil unsurlar tarafından oluşturulacağını belirten Kaymakam Narinoğlu, “İnsan hakları hukukuna göre bu görevin uygulanması, yerine getirilmesi, sonuçlanması, çıkan sonucun tartışılması ve değerlendirilmesi kamuya bırakılmış durumdaydı. Geldiğimiz noktada insanlarımız yaşadığı hak mahrumiyetlerini sivil toplum kuruluşlarının insiyatifiyle yürüyen kurullarda arayacaklar. Artık bizlerin insan hakları kurulları başkanlığını yaptığımız kurullar kalkıyor. Onun yerine bizim dışımızda sivil kurullar oluşuyor. Artık denetlemeyi onlar yapacak bizler onların hazırladıkları raporları alacağız. O raporları alıp gerekli düzenlemeleri ve değişiklikleri yapacağız. Sonuçlamaları yine aynı kurum yapacak.” dedi.

Konuşmaların ardından ilk panelist olan Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Peker, 'İnsan Hakları ve Önemi' konulu sunum yaptı. İnsan hakları konusunda herkesin duyarlı olması ve empati yapması gerektiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Peker, özgürlüklerin sınırsız olmadığını, başkalarının hak ve özgürlüğünün başladığı yerde diğerinin sona erdiğini vurguladı.

Samsun Cumhuriyet Savcısı Vural Soğuk Pınar da insan hakları konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) vermiş olduğu ibretlik kararları değerlendirdi. Türkiye’nin mahkum olduğu kararlardan bazılarının Ümraniye’de meydana gelen çöp patlaması ve başkasının yeşil kartını kullanarak çocuğunu hastaneye götüren aile olduğunu söyleyen Savcı Soğukpınar, “Her iki davada da mahkeme çok çarpıcı kararlar verdi. Ümraniye olayında çöplük kenarında gece kondu da hayatını kaybeden bir ailenin açtığı dava mahkumiyetle sonuçlandı. Karar gerekçesinde şöyle denildi; ‘Evet o insanlar oraya kaçak ev yaptı. Sen devlet olarak gücün varken onu oradan yıkmadın ve üstüne elektrik, su bağladın. O insanlarda orada yaşarlarken patlama sonrası hayatlarını kaybetti. Bir diğer davada ise komşusunun yeşil kartıyla çocuğunu hastaneye götüren bir başka aile yakalanınca dava açıldı ve dolandırıcılıktan mahkum oldu. Konu AİHM’e gitti. Bu davayı da devlet kaybetti. Çünkü kararda şöyle denildi; ‘Sen devlet olarak anayasanda sosyal devlet olduğunu söylüyorsun bu nedenle bu kişinin sağlık sorununu çözmen gerekirdi.’ Bu sebeplerle devlet çok sayıda mahkumiyet kararı aldı.” diye konuştu.

Gelinen son noktada devletin attığı adımlarla bu tür olayların yaşanmasının önünün kesildiğini de hatırlatan Soğukpınar, Türkiye’nin insan hakları konusunda çok büyük bir yol kat ettiğini, bu konudaki tüm sözleşmeleri imzaladığını sözlerine ekledi.

Panelin son konuşmacısı ise 'Çevre Hakları' konusunda katılımcıları bilgilendiren Türkiye Barolar Birliği Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu Üyesi Avukat Burhan Uyan oldu. İnsan hakları kadar çevre haklarının da önemli olduğunu hatırlatan Burhan Uyan, yok olacak bir ormanda gelecek nesillerin haklarının gasp edildiğini, geçmişten alınan emanetin geleceğe teslim edilmesi gerektiğini, her bireyin de buna destek olmasının şart olduğunu söyledi.

Panel, soru-cevap kısmıyla son buldu. Etkinlik sonunda İlkadım Kaymakamı Ahmet Narinoğlu panelistlere günün anısına plaket taktim etti.