İmar Bankası davası sürüyor
İSTANBUL (İHA) - İmar Bankası'nın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilmesinin ardından açılan davanın görülmesine şu sıralarda devam ediliyor. Duruşmada, tutuklu sanıkların dinlenmesi saat 17.45 sıralarında son bulurken, tutuksuz sanıkların bir sonraki celsede dinlenilmesine karar verildi.
Duruşmada savunma yapan sanıklardan Genel Müdür Yardımcısı Sadık Karagöz, 1989 yılından beri bankada çalıştığını belirterek, GM 04 ekranı ile para çalındığı iddialarını reddetti. Bu ekranın çok amaçlı şekilde kullanıldığını belirten Karagöz, ekranda bir çok işlem yapıldığını söyledi. Karagöz, kendini şöyle savundu:
"Biz bu ekranı 1992'den beri kullanıyoruz. Mali Kontrol Müdürlüğü de bu ekranı kullanıyor. Ben bir ara yöneticiyim. Yukarıdan gelen talimatı alttakilere veririm. Bankanın zararı bilançoda göstermesi için, bilanço makyajı yapılıyor. Bunun için de GM 04 ekranı kullanılıyordu. Defterlerin hepsi bankadaydı. Yönetim Kurulu karar defterinin ise, burada olup olmadığını bilmiyorum. Ben Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) 3 Temmuz 2003 tarihli duru bilançoyu getirmesini istiyorum. O para, yani 6.5 katrilyon bilançodan çıkacaktır."
Karagöz'den sonra söz alan İmar Bankası Off-Shore Danışmanı Nedim Çokçok, teşkilat şemasında Mevduat ve Bankacılık Hizmetleri Taşra Müdürü olarak geçtiğini, ancak bununla ilgisi olmadığını öne sürdü. Murakıpların vermiş olduğu raporlarda adına suçlama olmadığını belirten ve tahliyesini isteyen Çokçok, "Paraların nereye gittiğini bilmiyorum" dedi.
Daha sonra Teftiş Kurulu Başkanı Nurettin Sivlim savunma yaptı. Doğrudan yönetim kuruluna karşı sorumlu olduğunu belirten Sivlim, görevinin bankanın şubelerinde inceleme yapmak olduğunu, her zaman yönetim kurulunun talimatıyla teftiş yaptığını söyledi. Sivlim, toplam mevduat tutarını bilmesinin mümkün olmadığını öne sürerek, "Şubelere her yıl teftiş yapılmaz. Sırayla yapılıyor. O yüzden bu rakamları biraraya getirerek buna bankanın mevduatıdır demem mümkün olmaz. Ben genel müdürlükte teftiş yapmadım. BDDK'nın da bana hiçbir uyarısı olmamıştır. Tahliyemi isterim" şeklinde ifade verdi.
Duruşmada son olarak Merkez Yatırım AŞ Genel Müdürü Mustafa Akar savunma yaptı. Hizmet verdikleri kuruluşlar ne isterse, aynısını üretip teslim etmek zorunda olduklarını iddia eden Akar, "Programa müdahale etmemiz mümkün değildir. Uzan Grubu'na ait şirketlere bilgisayar programı ve yazılım hizmeti sunmaktayız. İmar Bankası ile ilgili hizmet sözleşmemiz yok. Merkez Yatırım'ın tek amacı, beyin gücümüzle bir şeyler ortaya koymaktır. Biz sadece maaşımızı alırız" diye konuştu.
Savunmaların ardından, sanık avukatları söz alarak müvekkillerinin tahliyelerini talep etti. Mahkeme Başkanı Mustafa Akın, tahliye taleplerinin görüşülmesi için duruşmaya ara verdi.
