IMF'den Türkiye'ye övgü
WASHİNGTON (İHA) - Uluslararası Para Fonu (IMF) Türkiye Masası Şefi Rıza Moghadam, 7. Gözden Geçirme'nin sonuçlandırılarak 495 milyon dolarlık yeni kredi diliminin serbest bırakılmasının ardından yaptığı açıklamada, ekonomik programdaki başarının bütün Türkiye'ye ait olduğunu söyledi.
Rıza Moghadam, stand-by anlaşmasında yakalanan düşük enflasyon ortamında halkın gelir seviyesinin giderek daha da düzeleceğine dikkat çekerek, "3 Şubat 2005'te anlaşma sona erecek. Türkiye ile IMF arasında bundan sonraki ilişkiler bu yıl ortasında Türk hükümetinin vereceği karar doğrultusunda gerçekleşecek. Türkiye fonun bir üyesidir. Her durumda ikili ilişkiler devam edecektir. Türkiye'nin, fon kullanan bir ülke olarak IMF tarafından takibi sürecek. Türkiye'nin yeni bir krediye daha ihtiyaç duyup duymayacağı yolunda bir şey söylemek erken. Türkiye ihtiyaç duyarsa fon isteyebilir" dedi.
"HEDEFLER AŞILDI"
Türkiye'nin ekonomik programdaki hedefleri aştığını hatırlatarak, "Program çok başarılı oldu. Büyüme, faiz dışı fazla, enflasyon, faiz oranlarında hedefler üzerine çıkıldı ve borçların döndürülmesi konusu da normal seyrine döndü. Bundan hükümetin mali politikası kilit rol oynadı. Türkiye'nin finans durumu daha önceye göre çok iyi duruma geldi. Bu durum finansal zafiyetlerin azalması anlamına geliyor" diye konuştu.
Türk ekonomisinin dışsal şoklara karşı da dayanıklı hale geldiğinin Irak'taki olaylara rağmen bunun görüldüğünü belirten Mogdaham, Türkiye'de şu anda en önemli meselenin işsizlik olduğunu, genç nüfusa sahip ülkede yeni iş imkanları açmanın zor bir görev olduğunu, bunun için yüksek bir büyüme gerektiğini kaydetti. Moghadam, "Ancak Türkiye'nin öncelikleri bulunuyor. Borçların azaltılması için faiz dışı bütçe fazlası hedefinin tutturulması önemli. Bu gerçekleştirilirse faizler düşecek, yatırım artacak, ardından da işsizliğin azaltılması kapıları açılacak" dedi.
Hükümetin özelleştirmede de gayretleri olduğunu hatırlatarak, Tekel, Tüpraş, Türk Telekom ve Petkim gibi kuruluşların özelleştirilmesi öncelikli olarak planlanıyor. Yılbaşından bu yana özelleştirmede elde edilen hareket dikkat çekici. Yatırımcılar da Türkiye'yi takip ediyor. Yabancıların öncelik verdiği en önemli konuların başında ekonomik istikrar, Avrupa Birliği standartlarıyla uygunluk, kurumların bağımsızlığı, yatırım ortamının iyileştirilmesi geliyor" diye konuştu.
İcra Direktörleri Toplantısı'nda en önemli konu olarak Türkiye'deki atıl istihdam üzerinde durulduğunu belirten Moghadam, toplam atıl istihdam ile kamudaki kurumlar bazında rakamların tutmaması üzerine 7. Gözden Geçirme'de konunun ertelendiğini söyledi.
NİYET MEKTUBU AÇIKLANDI
Bu arada Türkiye tarafından sunulan niyet mektubu, IMF İcra Direktörleri toplantısında kredinin serbest bırakılmasından sonra kamuoyuna açıklandı. 7. Gözden Geçirme kapsamında IMF'ye sunulan Devlet Bakanı Ali Babacan ve Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti imzasıyla IMF Başkan Vekili Anne Krueger'e hitaben yazılan 2 Mayıs 2004 tarihli niyet mektubunda ekonominin IMF destekli program kapsamında başarılı makro ekonomik yönetimin sergilendiği belirtildi. Mektupta 2003 yılındaki kazanımların daha da ileriye götürülmesi amacıyla ekonomik reform gündeminin derinleştirileceği belirtildi ve IMF'ye yeni bir yapısal reform takvimi verildiği hatırlatıldı.
Mektupta geriye kalan gözden geçirme ve kredi kullanımlarının yeni bir takvime bağlanarak dörtten üçe indirilmesi istendi. Kalan kredi tutarının da eşit bir şekilde dağıtılarak son test tarihinin 2004 yılı Aralık ayı sonu olarak belirlenmesi öngörüldü. Yeni takvim kapsamında 8. Gözden Geçirme en erken 15 Haziran 2004'te, 9. Gözden Geçirme 15 ekim 2004'te ve 10. ve sonuncu Gözden Geçirme de 15 Aralık'ta tamamlanacak.
Her bir gözden geçirme sonrası Türkiye IMF'den 453.6 milyon SDR'lik (660 milyon dolar) kredi kullanacak. Böylece Türkiye bu yıl sonuna kadar IMF'den yaklaşık 1.98 milyar dolarlık kredi alacak.
"DALGALI DÖVİZ KURUNA DEVAM"
Dalgalı döviz kuru rejimine bağlılığın devam ettiği vurgulanan mektupta, politikaların başarısının sermaye girişlerini ve ters para ikamesini teşvik ettiği, bu durumun da para politikası uygulamalarında daha fazla gayret gerektirdiği belirtildi. Söz konusu gelişmelerin rezerevlerin artırılması yönünde değerlendirildiği, ancak rezerv artırımına bağlı olarak yapılan sterilizasyonun Merkez Bankası'nın 2003 yılında zarar etmesine yol açtığı ifade edildi.
Bankalar Kanunu'nun kapsamlı bir şekilde gözden geçirildiği vurgulanan mektupta kanunun gözden geçirilmesinin bu ay sonuma kadar tamamlanarak Avrupa Birliği standartları doğrultusunda güçlendirilmesini sağlayacak değişiklik taslakları hazırlanacağı kaydedildi.
İmar Bankası olayına ilişkin inceleme ve değerlendirme çalışmasının çok yakında başlayacağı bulguların Ağustos ayı sonuna kadar kamuoyuna açıklanacağı sözü verilirken mektupta TMSF'nin mudi ödemeleri yükünün karşılanmasına katkıda bulunmak amacıyla İmar Bankası'nın eski sahiplerine ait şirketleri ve diğer varlıkların devralındığı belirtildi.
"ÖZELLEŞTİRMEDEN 3 MİLYAR DOLAR BEKLENİYOR"
2004 yılında özelleştirmeden elde edilecek nakit gelirin 3 milyar dolara ulaşmasınkri olduğunu hatırlatarak, Tekeın beklendiği belirtilen niyet mektubunda, Halk Bankası ve Ziraat Bankası'nın özelleştirmeye hazırlanmasına ilişkin strateji ve detaylı bir eylem planı üzerinde çalışıldığı, eylem planına ilişkin takvim ile ana unsurların bu yıl Haziran ayı ortasına kadar kamuoyuna açıklanacağına değinildi. Pamukbank'ın Halk Bankası ile birleştirilmesinin Eylül ayı sonuna kadar tamamlanacağı, Hazine'nin gerekirse birleşmeyi sağlamak üzere iç borçlanma kağıdı vereceği kaydedildi. TMSF'nin elindeki alacakların tahsilatını kolaylaştırmaya yönelik reformlara da hız verileceği ifade edildi.
Niyet mektubunda, Aralık ayında TBMM tarafından kabul edilen yeni Petrol Piyasası Kanunu'nun olumlu etkisiyle gerçekleştirilen Tüpraş ihalesinin 2004 yılı için iyi bir başlangıç oluşturduğu hatırlatılırken Tekel Alkollü İçkiler Birimi'nin 300 milyon dolar bedelle satışının Şubat ayında tamamlandığı vurgulandı. Türk Telekom'un özelleştirme planının geçen yıl Kasım ayında Bakanlar Kurulu tarafından kabul edildiği, bu yıl Mayıs ayı sonuna kadar şirket hisselerinin satılması konusunda ilerleme sağlanmasının beklendiği kaydedildi. Tekel Sigara Birimi ile ilgili satışın bu ay sonuna kadar açıklanmasının planlandığı ve Petkim'e ilişkin potansiyel yatırımcılarla kısa zaman içinde yeniden görüşüleceği, ayrıca bu yıl içinde Türkiye Şeker Fabrikaları'nın THY'nin en azla yüzde 15 oranındaki hissesinin ve Milli Piyango İdaresi'nin özelleştirmeleriyle ilerleme kaydedilmesinin planlandığı belirtildi. Enerji dağıtım şirketlerinin özelleştirmesine ilişkin ihalelerin 2005 yılı Mart ayına kadar başlamasının hedeflendiği kaydedildi.
