İSTANBUL (İHA) - Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı ,TİM Olağan Kurul Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, demokratik rejime sonuna kadar inandıklarını belirterek, "Sokaktaki vatandaş çok haklı bir biçimde siyasetçiye ve siyaset kurumuna güvenini yitirmiş ama fırsatını bulduğunda işadamı, işçi, memur ve tüm toplumsal kimlikleri ile mevcut sistemi suistimal etmeye devam ediyor" dedi.
Dış Ticaret Kompleksi'nde gerçekleştirilen TİM Olağan Kurul Toplantısı'na katılan Oğuz Satıcı, konuşmasına, bir yıllık mesaileri sırasında kendileriyle beraber omuz omuza mücadele veren çalışma arkadaşlarına teşekkür ederek başladı. Konuşmasında seçim konusuna ağırlık veren Satıcı, "Önümüzdeki dönemde Türkiye'yi yönetecek siyasal iradenin şekilleneceği yüce Türk Parlamentosunun yeni üyelerinin belirleneceği bir seçim sürecini yaşayacağız. Kim yapacak bunu sorusuna Türkiye'nin Amiral Gemisini inşa ederek hep birlikte cevap vereceğiz" diye konuştu.
"BİZİ YÖNETENLERİ SEÇMEK KADERİMİZİ SEÇMEKTİR" "Demokratik rejime inanmak, ülkenin sorunlarını başta Meclis olmak üzere, demokratik kurumların çözeceğine inanmaktır" diyen Oğuz Satıcı, şunları söyledi:
"Biz demokratik rejime sonuna kadar inanıyoruz, güveniyoruz. Bu anlamda tüm yıpranmışlığına rağmen siyaset ve siyasetçiye inanmak ve güvenmek istiyoruz. Bizi yönetenleri seçmek kaderimizi seçmektir. Dolayısıyla önümüzdeki aylar içerisinde, 'kim yapacak bunu?' sorusuna cevap vererek kaderimizi belirleyeceğiz."
TİM'in siyasetler üstü kalmaya devam edeceğini ifade eden Satıcı, "Ekonomik yönetimine etkin katılım TİM'in ve tüm ciddi meslek örgütlerinin temel arzu ve görevlerinden birisi haline gelmiştir. Bu siyaseti ikame etme arzusu olmamalıdır. Tam tersine Türkiye'nin iktisadi geleceğini garanti altına alma isteğidir" şeklinde konuştu.
"DEĞİŞİM ZOR BİR İŞ" Değişmenin zor bir iş olduğunu dile getiren Oğuz Satıcı, "Değişim ihtiyacını kabul etmek yalnızca bir başlangıçtır. Zihniyetimizden refklekslerimize kadar değişmek zorunda olduğumuz gerçeğinin bu denli ortaya çıktığı bir dönem, Kurtuluş Savaşı'ndan bu yana olmamıştır. Değişimin böylesine zorunluluk haline geldiği bir dönemde siyasetin suistimal edilmemesi, etmeye yeltenenlerin de daha işin başından deşifre edilmesi gerekmektedir. Çünkü seçimlerden sonra yaşanan pişmanlıklar üç beş yıl sürmektedir. Ancak, artık kaybedecek üç beş yılımız bulunmamaktadır" dedi.
Ülkede demokratik rejimin tüm kurallarıyla işlemesini arzu ettiklerini kaydeden Satıcı, "Sokaktaki vatandaş çok haklı bir biçimde siyasetçiye ve siyaset kurumuna güvenini yitirmiş ama fırsatını bulduğunda işadamı, işçi, memur ve tüm toplumsal kimlikleri ile mevcut sistemi suistimal etmeye devam ediyor. Siyasetle ilgilenen 'profesyoneller' ise bu durumu değiştirmek yerine, durumun gereğini yapıyor. Bu açmazdan nasıl çıkacağız, seçimler bizi bu açmazdan çıkarabilecek mi?" diye sordu.
"PARTİ PROGRAMLARI BİRBİRİNE ÇOK BENZİYOR" Parti programlarının birbirine çok benzediğini anlatan Satıcı, "Partilerimiz ya gerçek bir vizyona, sorunları çözme konusunda detaylandırılmış projelere ve sağlıklı bir hareket planına sahip değillerdir ya da uygulayacak kadroları yoktur. Biz artık Türkiye'de ölçülebilir siyaset kavramının geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ölçülebilir siyaset kavramı, siyasetin tüm süreçlerini ölçülebilir hale getirilmesini amaçlar. Böylelikle kimin hangi konuda başarılı,hangi konuda başarısız olduğunu, hangi alanda yetkin hangi alanda zayıf olduğunu ölçebilme fırsatı bulabiliriz" diye konuştu.
TİM Başkanı Oğuz Satıcı, konuşmasının sonunda, başarılı bir siyasi partinin örgütlenme yapısından, iç ve dış ilişkilerine kadar bir dizi yenileyici süreci tasarlaması gerektiğini belirterek, "Sadece vitrini düzenlemek amacı ile çok parlak yeni öznelerin siyasete davet edilmesi yeterli değil. Sistem değişmedikçe, süreçlerle yönetmenin sistematiği önümüze konulmadığı sürece tek tek öznelerin yapabileceği bir şey yoktur" ifadelerini kullandı.