Yargıç Gillian Ellis, çocukların uzun vadeli koruyucu aile bakımına verilmesi gerektiğine hükmederken davayı "çok üzücü ve sıradışı" diye tanımladı.
Batı Sussex bölgesindeki bir belediyede çalışan sosyal hizmet uzmanları çocukların durumunu fark edince, belediye kimliği açıklanmayan aileye form durumunu izleyen Fitbit saatleri verdi ve spor salonu üyeliklerini ödedi ve Weight Watchers adlı zayıflama programına soktu.
Ancak Yargıç Ellis, konunun mahkemeye taşınmasından aylar sonra çocukların kilolarında bir azalma olmadığını, Fitbit verilerinin sunulmadığını ve Weight Watchers toplantılarına düzenli olarak katılınmadığını söyledi.
Yargıç, çocukların anne ve babasının sosyal hizmet görevlilerinin güneme getirdiği kaygıların ciddiyetini anlamamış gibi gözüktüğünü, sınır koymayı başaramadıklarını, sağlıklı yemek ve egzersiz alışkanlıklarının teşvik edilmediğini söyledi.
Yargıç çocukların "daha sağlıklı yaşama yollarını öğrenme ve kilo vererek sağlıklarını geliştirme şansına sahip olmaları gerektiğini" belirtti.
Yargıç Ellis, ailenin evindeki kötü koşullar ve kişisel bakım konusunda rehberlik edilmemesi gibi kaygılar da bulunduğunu belirtti.
Yargıç "Herkes bunun çok üzücü ve sıradışı bir dava olduğu konusunda hemfikir. Çocuklarını seven ve birçok temel ihtiyacını karşılayan bir aile söz konusu. Ancak yerel makamlaranne ve babaların çocukların sağlık ihtiyaçlarını karşılayamadığından endişeli. Her iki çocuk da ciddi şekilde aşırı kilolu ve anne-baba çocukların bu durumla başa çıkabilmesine yardımcı olamadı" dedi.
Yargıç ayrıca annenin, koronavirüs salgını kısıtlamaları yüzünden egzersiz yapamadıklarını söylediğini belirtti ancak yine de evde ya da yürüyerek egzersiz yapılabileceğini kaydetti.
2012'de beş yaşındaki bir kız çocuğu, ağırlığının 65 kiloyu, o yaştaki sağlıklı kilonun üç katından fazlasını geçmesinin ardından koruyucu aileye verilmişti.
2014'teki verilere göre beş yıllık bir sürede 75 obez çocuk koruyucu ailelere verildi.