Söz konusu kaybın canlılarda toplam 50 milyar yıllık gelişim sürecine denk olduğu, Karayiplerin ve Güneydoğu Asya'nın bazı bölümlerinin bu durumdan en çok etkilenen bölgeler olduğunu açıkladı.
Araştırmacılar, İnsan faaliyetinin toplamda 50 milyar yıldan fazla bir zaman dilimine karşılık gelen evrimsel tarihi yok ettiğini açıkladı. Buna göre Karayipler ve Güney Asya’daki türler bu durumdan en kötü şekilde etkileniyor.
Londra Zooloji Derneği ve Imperial College tarafından yapılan çalışmada, kuşlar ve memeliler de dahil olmak üzere dünyadaki kara omurgalılarının evrim tarihi haritalandı.
Çalışmada, gezegenin çoğunda faaliyet gösteren endüstriyel faaliyetler nedeniyle sürekli artan 'insan ayak izi'nin milyonlarca türün yok edilmesine ve onların evrimsel miraslarının sona ermesine yol açtığı belirtildi.
Araştırmacılar, yaklaşık 25 bin tür için yok olma riski verilerini kullanarak, şu anda yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan evrimsel tarihin miktarını hesapladılar.
Milyonlarca farklı türe ait evrimsel tarihin kolektif kaybı, 50 milyar yıllık bir rakama denk geliyor. Bu süre ise evrenin yaşından neredeyse dört kat daha uzun.
Londra Zooloji Derneği araştırmacıları, zengin canlı türlerinin bulunduğu birçok bölgenin eşi görülmemiş insan baskısı ile karşı karşıya olduğunu açıkladı. Çalışma yazarlarına göre bu yerler arasında arasında Karayipler, Hindistan'ın batısı ve Güneydoğu Asya bulunuyor.
Bilim insanları evrimsel olarak farklı ve tehdit altındaki türlerin yoğunlaştığı alanların, sürekli artan 'insan ayak izi’nden nasıl etkilendiğini araştırdılar.
Imperial College London'dan baş yazar Doktor Rikki Gumbs, küresel biyolojik çeşitliliği kurtarmak için çalışılmazsa, dünyada büyük bir yıkım ile karşılaşılacağını söyledi.
Gumbs, “Sürüngenlerin tek başına en az 13 milyar yıllık benzersiz bir evrimsel tarihi bulunuyor. Onların yok olması, tüm evrenin başlangıcından bu yana geçen yılları kaybetmek anlamına geliyor” dedi.
Bilim insanları evrim tarihinin en büyük kayıpları, hayat ağacının uzun dallarını paylaşan yakından ilişkili türlerdeki tüm gruplarının yok olmasından kaynaklanacağını açıkladı. Bu gruplar arasında pangolinler, pullu memeliler, tapirler ve çeşitli domuz türleri bulunuyor.
Tehdit altındaki diğer önemli türler arasında ise antik Çin timsahı kertenkeleleri Afrika'nın sulak alanlarında yaşayan devasa bir kuş olan Sheobill (Pabuç gagalı) ve büyük sarı gözlü ve uzun iğdeli parmaklara sahip bir gece lemuru olan Aye-aye bulunuyor.Bu türler hayat ağacının uzun dallarının sonunda olduğundan, kaybolurlarsa, tüm dal kaybolan evrim tarihinin içerisine ekleniyor.
Sonuçları Nature Communications dergisinde yayımlanan araştırmada, insan baskısını yoğun olarak hisseden türlerin öncelikli olarak korunmasına dikkat çekiliyor.