‘İnsan doğar, büyür ve ölür’ klişesine meydan okuyan bilim insanları ölümü geciktirmek için alternatif yol arayışına girdi. Simyacılardan bu yana süren ölümsüzlük tutkusu bugün olmasa da teknolojinin ilerlemesiyle bir gün kesinlikle gerçekleşene olan inanç devam ediyor. İnsanlar; vücutlarını dondurtarak bir kap içinde o güzel o ütopik zamanı bekliyor. Fotoğrafçı Murray Ballard bu insanların ve bu sürecin fotoğraflarını çekerek oldukça ilginç bir işe imza atmış. Sizler için bu çalışmaları derledik.
Sıvı nitrojen ile dondurulan -196 derece olarak ayarlı metal silindir içinde cansız bedenler yeniden hayata dönecekleri günü bekliyor. Buz kalıpları yardımıyla soğutulan cansız bedenlerin kanı göğüs kafesinin açılmasının ardından damarlardan çekiliyor. Eksi 50 derece sıcaklığa sahip Gliserol bu çekilen kanın yerine vücuda salınıyor ve vücut ısısını da düşürüyor.
Hücre zarı yırtılmaları ve hücre parçalanmalarının önüne geçmek için Gliserol benzeri donmayan maddeleri kullanıyorlar. Eğer sadece buzla dolu bir kaba yatırılırsa kan kristalleşiyor ve vücutta su kaybı oluyor.
Bu işleme ise cryonics yani gelecekte çözülmek üzere dondurulmak deniliyor. Neil R. Jones bir kitabında buna benzer bir hikayeden bahsetmişti. Olumsuzluk İhtimali isimli 1964’te yayımlan ünlü fizikçi Neil R. Jones’ın kitabında da aynı şekilde bu projenin gerçekleştirebileceği yazılmıştı. Amerikan Psikolog James Bedford 73 yaşında akciğer kanserinden öldüğünde ilk dondurulan kişi oldu. 1967 yılından bu yana uyandırılmayı bekliyor.
1992 yılında Dr Paul Segal köpeği Miles’ı 70 dakikalık bir klinik ölüme terk ettikten sonra 3.5 yaşındaki köpeğini geri canlandırmıştı. Bu yüzden bu ütopik dondurulup canlanma deneyinin başarılı olma ihtimali de oldukça yüksek gibi algılanıyor. Kesin olmaması ile birlikte teknolojiye güvenen yüzlerce insan canlandırılmak üzere donduruldu bile...