İnsülin direnci olan kişilerin karaciğer, yağ ve kas hücreleri insüline yeterli cevabı veremez ve kan şekeri yükselmeye devam eder. Bu durum sonucunda şeker seviyesini düşürmek için refleks olarak pankreastan insülin salınımı artar. Buradaki önemli nokta insülinin vücuttaki miktarının değil, etkinliğinin azalmış olmasıdır. Böylece insülin direnci oluşmuş olur. Diyetisyen Burak Çetiner konu hakkında bilgiler verdi.
8-10 saatlik açlık sonrası alınan kan şekeri ile açlık insülin düzeyi birbiri ile çarpılarak, 405'e bölünür ve HOMA-IR denilen insülin direnci düzeyi ortaya çıkar. Çıkan sonuç 2,5 üzerinde ise, kişide insülin direnci var demektir.
İnsülin direnci oluşumunda birçok etken mevcuttur. Bunlardan bazıları obezite, sigara, genetik yatkınlık, anne karnında yetersiz beslenme, hareketsiz yaşam, D vitamini eksikliği ve yaşlanmadır.
İnsülin direnci olan bir kişi ideal vücut ağırlığında değil ise bir uzman desteği almalı.
Zayıflama esnasında yanlış beslenme düzeni ile bu direnci şiddetlendirme olasılığınız yüksektir.
Akşam öğününü mümkün olan en erken saatte yapmalısınız.