Medical Park Trabzon Yıldızlı’dan Psikiyatri Uzmanı Dr. Haluk Hıdıroğlu insanlar tarafından hafife alınsa da psikolojik hastalıkların birçok problemi beraberinde getirdiğini söyledi. Hastalık hastalığının da ciddiye alınarak önemsenmesi gerektiğini belirtti. Dr. Hıdıroğlu bir kişinin herhangi bir hastalığı olmadığı halde, kendisini şiddetli ve ciddi bir hastalığı olduğuna en az 6 ay süreyle inandırmasının hastalık hastalığının işareti olduğunu belirtti.
Hipokondriazis hastalarının dışarıdan sağlıklı göründüğünü fakat kendileriyle konuşulduğunda sürekli hastalıktan bahsettiklerini söyleyen Psikiyatri Uzmanı Dr. Haluk Hıdıroğlu, “Hastalar, sürekli olarak kalbini, nefesini dinler, deri rengini gözlemlerler. Bu tutumları nedeniyle sosyal ilişkileri kısıtlanır, çevresindeki insanları bezdirirler. Hastalıkla ilgili kaygılarının çokluğu nedeniyle yoğun bir bunaltı, dikkat eksikliği, depresyon gözlenir. Hasta kendi bedeni dışında her şeye ilgisiz gibidir. Hatta işlerine, ailesine, çocuklarına karşı bile hem bedensel, hem de duygusal anlamda ilgisiz kaldıkları, sadece kendi durumlarına üzüldükleri hastalar tarafından ifade edilmektedir. Hekimlerin verdiği güvenceye genellikle inanmazlar ya da kısa süre rahatlasalar bile başka bir yakınma ile doktora koşarlar” diye konuştu.
Psikiyatri Uzmanı Dr. Haluk Hıdıroğlu, çağımızda hastalıklarla ilgili olarak ilk önce internete başvurduğumuzu hatırlattı ve bu durumun da hastalık hastalığını tetikleyebileceğini söyledi. Hıdıroğlu, “Vücudunuzda ortaya çıkan herhangi bir sorunu doktordan önce internete soruyoruz. Ufak bir belirti belki de hiç ilgisi olmamasına rağmen bizi kanser şüphesine bile düşürebiliyor. Kişinin sağlıkla ilgili davranışlarında aşırılıklar varsa bu durum hastalık hastalığını tetikleyebiliyor. Ağır bir hastalığı olduğunu ya da olacağını düşünüp duran kişi orantısız bir şekilde buna odaklanarak hayatı kendisine zehir ediyor” dedi.
Hastalığın tedaviye dirençli olduğunu söyleyen Psikiyatr Hıdıroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu hastaların rol yapmadığı bilinmeli, şikayetleri ele alınarak çok iyi muayene edilmelidir. Hastaya şüphe uyandıracak cümleler kurulmamalı ve hastalığı net bir şekilde açıklanmalıdır. Bedensel bir hastalığı olmayan kişiye bıkkınlık, morali düzelsin gibi nedenlerle ilaç verilmemelidir. Hastanın doktor doktor dolaşmaması, mutlaka bir uğraş bulması, istirahat raporları almaması, dikkatini yaşamın gerçek sorunlarına yöneltmesi, yakınmalarının üstüne gitmesi önerilir.”
