55 milyon yıl önce, kızgın lavların artık yeter demesiyle ortaya çıkmış bu muhteşem doğa olayına karşı ister mağaraların içinde, isterseniz de vadi içerisinde çadır kurmak, sizi bu manzaraya uyandırır.
Merkeze 30 km uzaklıktaki bu muhteşem güzelliği biz anlatmayalım. Yapraklar konuşsun.
Dünya üzerine kurulmuş bu cennete ulaşmak biraz güç. Yolların bozukluğu, bölgeyi günübirlikçilerden arındırmış. Yolların yapılmamasını desteklediğimiz, envai çeşit hayvanı bünyesinde barındıran, evrenin en huzur verici mekanlarından birisine gidip huzur depolayınız.
Baktığınız zaman pek de Türkiye’den bir yer değil gibi duruyor değil mi? ”Gömün beni buraya" dediğinizi duyar gibiyim.
Oturup da dalga seslerini sayıp, taş sektirmez misiniz? Buyrun Akdeniz’e.
Oksijeninin kafa yaptığı söylenir. Helen mitolojisinde ilk güzellik yarışmasının yapıldığı yer kötü olur mu hiç?
Turkiye’ nin en guzel plajlarindan birinde, herkes evine döndüğünde denizle ve sapsarı deniz kumlarıyla keyif yapmanın hazzı.
Kabak koyunda kamp dediğimiz zaman akla hemen hippiler, güzel sohbetler ve çadıra izin vermeyen işletmeler gelir. Olympos’a dönmüş sahiline değil, el değmemiş tepelerine.
Doğada pazartesi yoktur hissini yaşayın. Nefes almanın hazzı bu muhteşem koyda.
Sonsuzluğun mükemmel sanatı, her zaman insanların en büyük ilham ve huzur kaynağı yeşilin Türkiye’ de en güzel örneğidir Karadeniz.
”Doğayı koruyacaklarmış.
Zavallı budalalar.
Doğayı korumaya cüret edecek kadar insansınız.
Sizi kim koruyacak?”