İntihar-iktidar ilişkisi

PARİS (İHA) - Bir tıp dergisinde yer alan bilimsel bir araştırma sonuçları, geçen yüzyıl boyunca, İngiltere ve Avustralya'daki muhafazakar yönetimler sırasında meydana gelen intihar olaylarının kayda değer oranda arttığını ortaya koydu.

İngiltere'de yayımlanan Epidemoloji ve Toplum Sağlığı Dergisi'nde yer alan araştırma sonuçlarına göre, muhafazakarların yerel ve ulusal federal hükümette iktidarda bulunduğu sürelerde, kadınlarda yüzde 40, erkeklerde yüzde 17 olmak üzere intihar oranlarının arttığı kaydedildi. Bu çerçevede, orta yaş üzeri insanların ise asıl risk kategorisini teşkil ettiği belirtildi.

1901 ile 1998 yılları arasında gerçekleşen intihar vakalarının ele alındığı çalışmada, kırsal kesimde yaşayanlar arasında intihar oranların en yükseğe çıktığı kıtlık dönemleri ile 1. ve 2. Dünya Savaşı'nın yaşandığı periyotlar da dikkate alındı.

"MUHAFAZAKAR YÖNETİMLER İNTİHARI ARTIRIYOR" Araştırmanın sunumunda, diğer iktidarlara kıyasla muhafazakar yönetimler esnasında intihar oranlarının fazlalaştığı vurgulandı.
Araştırmanın en ilgi çekici bulgularından birisi de, 1979-90 yılları arasında İngiltere Başbakanı olan ünlü 'Demir Leydi' Margaret Thatcher'ın yönetimi sırasında intihar oranlarının en yüksek seviyelere ulaştığının belirlenmesi oldu. Bu dönemde, 1 milyonda 121'e ulaşan intihar oranı, 1930'daki Büyük Buhran'da ulaşılan 1 milyonda 135 seviyesi ardından en kötü dönem olarak saptandı. Thatcher iktidarı süresinde ortaya çıkan bu oranların, 1. ve 2. Dünya Savaşı esnasında gerçekleşen intihar oranlarının bir hayli üzerinde olduğu tespit edildi.

Araştırmayı yürüten uzmanlar, intihar vakaları ile ilgili başka bir çok dışsal faktörün de belirleyici olduğunu vurguladı. Bununla beraber, muhafazakar yönetimlerin geleneksel olarak sosyal sorunlara duyarsız oldukları ve izledikleri piyasa yanlısı politikalar sebebiyle, sorunlarıyla baş edemeyen bireylerin yabancılaşma ve dışlanma duygularına kapılmalarına yol açmış olabileceğini kaydetti.