HABER

İntihar komadolarına ilişkin araştırma

PARİS (İHA) - Yapılan bilimsel araştırmalarda, intihar saldırılarını düzenleyen kişilerin, sanılanın aksine fakir ailelerden gelmedikleri ve eğitimli insanlar oldukları belirtildi.

İsrail'den Irak'a, Çeçenistan'dan Sri Lanka'ya kadar dünyanın birçok kesiminde çok sayıda insanın ölümüne yol açan intihar saldırılarını düzenleyen kişilerin, yaygın olarak tasvir edildiklerinin aksine, psikolojik sorunları olan, fanatik ya da çevresiyle uyumsuz kişiler olmadıkları saptandı.

Haftalık bilim dergisi New Scientist'te yer alan araştırmada, intihar komandolarının psikolojik durumları ve geçmişlerini araştıran uzmanların, bu kişilerin genelde iyi eğitimli kişiler olduklarını tespit ettikleri belirtildi. Bu kişilerden çoğunun varlıklı ailelere mensup oldukları ve izledikleri yolun da bilinçli bir tercihe dayandığı kaydedildi.

Filistinli radikal gruplardan Hamas ile 1980'lerden 2003'e kadar Filistinli intihar komandoları üzerinde araştırma yapan Princeton Üniversitesi'nden ekonomist Claude Berrebi, bu kişilerden sadece yüzde 13'ünün fakir ailelerden geldiğini ve bu çevrelerin genel nüfusa oranının ise yüzde 32 olduğunu tespit ederken, intihar komandolarının yarıdan fazlasının daha eğitimli olduğu, bu oranın da genel nüfusta sadece yüzde 15 olduğunu belirledi.

New Scientist'te konuşan Tel Aviv Ünivesitesi'nden psikolog Ariel Merari de, intihar saldırısı düzenleyen kişileri, zaten intihara eğilimli kişiler olarak açıklamakla yetinen analizlerin yetersizliğine dikkat çekti. İntihar saldırılarının başladığı, Beyrut'taki ABD Büyükelçiliği'ne bomba yüklü araçla düzenlenen ve 63 kişinin ölümüne yol açan saldırının ardından 1983'ten bu yana Ortadoğu'daki bütün intihar komandolarının geçmişini inceleyen Merari, "Bunların çoğunluğunda, karakter bozukluğu, şizofreni, bağımlılık ya da daha önce intihar girişiminde bulunmuş olmak gibi, normal olarak intiharla bağlantılı olan risk faktörlerini bulamıyorsunuz" dedi.

Gazze Zihinsel Sağlık Programı Direktörü İyad El Sarac ise Filistinli "şehitlerle" ilgili araştırmalarında, çocukluk döneminde yaşanan travmalara ilişkin ortak bir zemin saptadığını belirtti. Sarac, intihar komandolarının tamamının zor bir çocukluk dönemi yaşadıklarını ve özellikle babalarının İsrail askerleri tarafından aşağılanmış kişiler olduklarını söyledi.

Dergide yer alan raporda, intihar saldırısına tetikleyen kişisel neden ne olursa olsun, bu eylemleri gerçekleştiren insanların, her durumda disiplinli ve iyi organize olmuş bir grup tarafından yönlendirildikleri ifade edildi. Karmaşık toplumsal, kültürel ve siyasi unsurlardan oluşan bu grubun, toplum içinde intihar komandosu imajını güçlendirerek bu eylemleri teşvik ettiğinin belirtildiği raporda, bu "kardeşlik anlayışının", intihar komandosunun ardında bıraktığı mektup ya da video kaydında kendisini açıkça ortaya koyduğuna dikkat çekildi.

Michigan Üniversitesi'nde görevli antropolog Scott Atran da, "Eğer bu eylemi gerçekleştirmeyi, ailenize ve diğerlerine bıraktığınız veda mesajında vaadettiyseniz, bundan geri dönüş çok aşağılayıcı bir durum olurdu" dedi.

En Çok Aranan Haberler