Birçok kişi, daha çok amiral gemisi olarak konumlandırılan P serisini tanıyor. P serisi ,güçlü donanım birleşenleri ve kamera performansı ile kendisini üst konumda sınıflandırdı. Oysa Huawei’in Mate serisi, P serisinin biraz daha üstünde olduğu bir gerçek. Mate serisi, daha büyük bir ekran, yüksek performanslı donanım birleşenleri ve yüksek kapasiteli batarya ile beğeni topluyor.
Mate 9, Aluminyum bir çerceve ile kullanıcıların karşısına çıkarken, Huawei Mate 10 Pro’da cam tasarım tercih edildi. Bundan da önemlisi ise ilk kez IP67 yani su geçirmez standardına sahip olması. Elbette Mate 10 Pro’daki değişiklikler bununla sınırlı değil. LCD ekran yerine tıpkı Samsung ailesi gibi OLED erkran teknolojisine de geçiş yapıldı. 18:9 formatındaki 6 inç ekran bu sayede 726.5 Candela parlaklık değeri ve 2298:1 kontrast değerine ulaşmış oldu. Bunun anlamı, daha güçlü ve parlak renklerle birlikte, siyahın gerçekten siyah olduğu bir ekranın kullanıcıya sunulması.
Huawei Mate 10 Pro, yuvarlatılmış kenar modasına uymadığını ürünü ele aldığınızda fark ediyorsunuz. Ele çok daha iyi oturan ve kaymayan bu ergonomi sayesinde, Videolar seyretmeyi daha eğlenceli hale getiriyor.
Yapay zeka destekli işlemci
Huawei, kendi ürünlerinde ev yapımı işlemci ailesini kullanıyor. Kirin olarak adlandırılan bu işlemci ailesi, genel olarak oldukça başarılı. Mate 10 Pro’da ise bir adım öne geçildi. Sekiz çekirdekli olan (4x2.4 GHz + 4x1.8 GHz ) Kirin 970, yüksek bir çalışma temposu ile birlikte tıpkı küçük bir çocuk gibi sürekli öğrenmek isteyen yapay zeka teknolojisi ile donatıldı. NPU (Neural-network Processor Unit) olarak adlandırılan bu yapay zeka teknolojisi, özellikle fotoğraf ve metinlerde fark yaratması bekleniyor. Öyle ki Mate 10 Pro, saniyede 30 fotoğrafı analiz edebiliyor. Bunun anlamı bir videoları gerçek zamanlı analiz edebilmesi. Bu önemli bir özellik. Çünkü rakipler benzer teknolojilerle fotoğraf analizi yapabiliyorlar. Ama hiçbiri Mate 10 Pro’nun hızına yetişemiyor.
Peki bu teknoloji kullanıcıya ne gibi bir fayda sağlıyor? Huawei Mate 10 Pro, bir Restoran’ın menüsünün fotoğrafını çektiğinizde, o menüyü istediğini dilde tercüme edebiliyor. İşin güzel yanı ise bunu İnternete bağlanmadan da yapabilmesi. Bununla birlikte fotoğraflarınızdaki objeleri tanımlayabiliyor. Köprü olarak arattığınızda Fotoğraf arşivinizde yer alan köprülü Fotoğrafları gösterebiliyor.
Unutmadan söyleyelim. Huawei Mate 10 Pro, 4000 mAh’lik pil sayesinde, normal kullanımda 14 saat dayanabiliyor. Samsung Note 8 ‘de bu değer 12 saat ve Apple iPhone 8 Plus’da sadece 11 saat.
Leica işbirliği genişledi
Mate 10 Pro’nun arka yüzeyde çift kamera teknolojisi yer alıyor. Leica ile ortaklaşa geliştirilen bu teknolojiye göre 12 MP’lik renk ve 20 MP’lik siyah beyaz sensorler yer alıyor. Bunun avantajı, kayıpsız bir zum ile birlikte Bokeh efektli Portreler çekilebilmesi. Bu kameraların diğer bir avantajı ise f1.6 diyafram aralığına sahip olması. Huawei Mate 10 Pro, hem gündüz hem de gece ortamlarında çok iyi fotoğraflar çekebiliyor.
Yapay zeka teknolojisi burada da devreye giriyor. Huawei Mate 10 Pro, farklı sahne ve nesne türlerini algılayıp fotoğraf ayarlarını otomatik olarak yüklüyor. Bir yemeğin fotoğrafını çekmek istediğinizde yemek moduna, bitkileri çekmek istediğinizde bitki ya da çiçek moduna geçiyor. Bu özellik genel olarak çok başarılı olduğunu söylemeliyiz. Yalnız loş ortamlarda modu ayarlamakta zorlandığını da gözümüzden kaçmadı.
Fiyat/Performans oranı çok başarılı
Huawei Mate 10 Pro, 6 GByte bellek ve 128 GByte’lık bir kapasiteye sahip. Bu değerler Kirin 970 ile birleştiğinde çok yüksek bir performans elde ediliyor. Yaptığımız testlerde Mate 10 Pro’nun hiçbir şekilde zorlanmadığını gördük. Her uygulamayı hızlıca ve her oyunu sorunsuzca açabildik. Kamera performansı ise, iPhone 8 Plus ve Note 8 ile yarışabilecek güçte. Yapay zeka teknolojisi çok gelişmiş değil, ama Huawei bu alanda önemli bir adım atmış olduğunu mutlaka belirtmek isteriz.
Galaxy Note 8 ve iPhone 8 Plus’dan çok daha uygun fiyatlı olan Mate 10 Pro, kesinlikle çok başarılı bir alternatif oluşturuyor.
****