MSB Sözcüsü Deniz Yarbay Şebnem Aktop, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin her zaman Doğu Akdeniz ve Ege'deki sorunların uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkileri kapsamında, karşılıklı iyi niyet ve saygı içinde diyalog ve müzakere yoluyla çözülmesinden yana olduğunu bildirdi. NAVTEX mesajlarının seyir tehlikelerinin denizcilere ulaştırılmasını sağlayan küresel bir seyir emniyet hizmeti olduğunu hatırlatan Aktop, "Ege ve Doğu Akdeniz’de de icra edilecek eğitim, tatbikat veya her türlü faaliyet bu mesajlar aracılığı ile denizcilere önceden bildirilmektedir" dedi.
Sözcü Aktop, Türkiye ve Yunanistan arasında 1988 yılında imzalanan Atina Mutabakat Muhtırası'nda, Ege Denizi’nde tarafların birbirlerinin milli ve dini günleri ile 15 Haziran-15 Eylül'deki turizm sezonunda tatbikat yapılmaması hususunun yer aldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Ancak Yunanistan tarafından, 29 Eylül’de, Ege Denizinde, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı da kapsayan günlerde bir atış eğitimi icra edileceği NAVTEX ile duyurulmuştur. Tarafımızdan ise mütekabiliyet kapsamında, 8 Ekim tarihinde, Yunanistan’ın resmi bayramı olan 28 Ekim tarihini de kapsayan günlerde atış eğitimi icra edileceği NAVTEX ile duyurulmuştur. 22-23 Ekim tarihlerinde, NATO üyesi 30 ülkenin savunma bakanlarının katılımıyla video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nda Milli Savunma Bakanımız Hulusi Akar; Türkiye’nin yapıcı tavrının bir göstergesi olarak Türkiye’nin 28 Ekim, Yunanistan’ın 29 Ekim’i kapsayacak şekilde ilan ettikleri NAVTEX'leri iptal etmesini teklif etmiştir. Yapılan koordineler sonucunda milli günlere denk gelen iki NAVTEX iptal edilmiştir. Ayrıca Türkiye, iyi niyet göstergesi olarak Antalya bölgesinde daha önce planlanan atışlı eğitimlere ilişkin ilan ettiği NAVTEX'i de bir defaya mahsus iptal etmiştir."
MSB Sözcüsü Aktop, Türkiye'nin NATO’daki taahhütlerini harfiyen yerine getirdiğini belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in görüşmesi sonrasında kararlaştırılan ve hayata geçirilen Türkiye-Yunanistan askeri heyetleri arasındaki 'Ayrıştırma Usullerinin' ele alındığı teknik toplantılara da ön koşulsuz katılarak diyalogdan yana olan tavrını göstermeye devam etmektedir. Diğer taraftan, Türk Silahlı Kuvvetleri, Karadeniz ve Doğu Akdeniz’de faaliyet gösteren tüm sismik araştırma ve sondaj gemilerimize refakat ve koruma görevine devam etmektedir. Oruç Reis Araştırma gemimiz kıta sahanlığımız içerisinde daha önceden belirlenen program dahilinde faaliyetlerine devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri Ege’de, Doğu Akdeniz’de ülkemizin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak, alaka ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Adası’nda uluslararası garanti ve ittifak antlaşmaları doğrultusunda barış ve güvenliğin teminatı olmaya kararlılıkla devam edecektir" dedi.
(DHA)