Irak Başbakan Yardımcısı Al-mutlaq’tan ‘çözüm Süreci’ Yorumu

Irak Başbakan Yardımcısı Dr. Salih Al-Mutlaq, PKK’nın çekilme süreciyle ilgili olarak, “Siz terör örgütü mensuplarına başka bir ülkenin topraklarına çıkmalarını söylüyorsunuz. Burada, diğer ülkenin haklı olarak talep ettiği saygılı davranılması şartı gerçekleşmemiş oluyor” dedi.

İstanbul’da düzenlenen “World Political Forum 2013” toplantılarına konuşmacı olarak katılan Irak Başbakan Yardımcısı Dr. Salih Al-Mutlaq, panelde yaptığı konuşmanın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İki ülke ilişkilerinin son durumunun sorulması üzerine Al-Mutlaq, “Bölgenin iki önemli ülkesi olan Irak ve Türkiye’nin doğrudan ilişkilere geçmesi lazım. İdari yönden ve politik açıdan iki ülke arasında doğrudan ilişki kurulması talebimiz var. Yalnız şöyle bir mana çıkmasın söylediklerimden, biz Irak’lılar olarak Türk firmalarının Kuzey Irak’ta faaliyet göstermelerinden rahatsızlık duymuyoruz. Irak’ın hangi bölgesinde olursa olsun Türk firmalarının faaliyetlerinden mutluluk ve memnuniyet duyarız” şeklinde konuştu.

Başka bir basın mensubunun “Çözüm süreci çerçevesinde PKK mensuplarının ülkenin kuzeyine yerleşmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” şeklindeki sorusuna ise Al-Mutlaq, “Biz Irak olarak kardeş ülke Türkiye’nin bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne egemenliğine sonsuz bir saygı içerisindeyiz. Bölge ülkeleri olarak birbirlerinin bağımsızlıklarını egemenliklerini saygılı olmalıyız. Biz bölgedeki sorunların karşılıklı anlayış çerçevesinde çözülmesini ve bir çözüme bağlanmasına olumlu bakıyor ve destek veriyoruz” şeklinde karşılık verdi.

Al-Mutlaq, “Türk hükümetiyle diyalog başladı mı?” şeklindeki soruya da, “Taraflar arasında diyaloğun devam ettirilmesine büyük ihtiyaç duyulduğunu biz Irak olarak savunuyoruz. Siz terör örgütü mensuplarına başka bir ülkenin topraklarına çıkmalarını söylüyorsunuz. Yani burada diğer ülkenin haklı olarak talep ettiği saygılı davranılması şartı gerçekleşmemiş oluyor. Tabi biz Türkiye’nin yeniden bu durumu gözden geçirmesini arzu ediyoruz. Tarihe mal olmuş köklü sağlam ilişkileri olan bölgenin iki büyük ülkesiyiz. İlişkilerin her iki ülke lehine çevrilmesine ihtiyaç vardır” cevabını verdi.