HABER

Irak-Suriye tezkeresi Meclis'ten geçti

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Irak-Suriye tezkeresini görüşmek üzere olağanüstü toplandı. Yapılan görüşmeler sonucunda Irak-Suriye tezkeresi TBMM'de kabul edildi. Böylelikle 23 Eylül 2018 tarihine kadar TSK, Suriye ve Irak'ta gerekli görülürse sınır ötesi harekat gerçekleştirebilecek. Tarihi tezkereye AK, Parti, MHP ve CHP destek verirken, HDP hayır oyu kullandı.

Irak-Suriye tezkeresi Meclis'ten geçti

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Kuzey Irak gündemiyle olağanüstü toplandı. Hükümete Suriye ve Irak'a asker gönderme yetkisi veren tezkerenin süresinin uzatılması görüşmeye başladı. Yapılan görüşmeler sonucunda Irak-Suriye tezkeresi TBMM'de kabul edildi.

Genel Kurul, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın başkanlığında, AK Parti Grup başkanvekilleri Mustafa Elitaş, Naci Bostancı, İlknur İnceöz, Bülent Turan ve Mehmet Muş ile 208 AK Parti milletvekilinin başvurusu üzerine olağanüstü toplandı.

LİDERLER MECLİS'TE

Genel Kurul'da Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de yer alıyor.

TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın yönettiği oturuma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da oturumu izleyeceği açıklanmıştı.

CHP ve MHP, tezkereyi destekleyeceğini açıklamıştı. HDP ise 'savaş tezkeresi' olarak nitelendirdiği tezkereyi desteklemeyeceğini belirtmişti.

BİR YIL UZATILAN TEZKERE ŞÖYLE

Türkiye'nin milli güvenliğine yönelik ayrılıkçı hareketler, terör tehdidi ve her türlü güvenlik riskine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli her türlü tedbiri almak, Irak ve Suriye’deki tüm terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer muhtemel risklere karşı milli güvenliğimizin idame ettirilmesini sağlamak, Türkiye'nin güney kara sınırlarına mücavir bölgelerde yaşanan ve hiçbir meşruiyeti olmayan tek taraflı bölücü girişimler ve bunlarla ilgili olabilecek gelişmeler istikametinde Türkiye’ nin menfaatlerini etkili bir şekilde korumak ve kollamak, gelişmelerin seyrine göre ileride telafisi güç bir durumla karşılaşmamak için süratli ve dinamik bir politika izlenmesine yardımcı olmak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı hükümetçe takdir ve tayin olunacak şekilde, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde sınır ötesi harekat ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara matuf olmak üzere yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de Bulunması, bu kuvvetlerin hükümetin belirleyeceği esaslara göre kullanılması ile risk ve tehditlerin giderilebilmesi için her türlü tedbirin alınması ve bunlara imkan sağlayacak düzenlemelerin hükümet tarafından belirlenecek esaslara göre yapılması için 02.10.2014 Tarihli ve 1071 Sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile hükümete verilen ve son Olarak 01.10.2016 Tarihli ve 1128 Sayılı Türkiye Büyük Millet Meclisi Kararı ile 30.10.2017 tarihine kadar uzatılan izin süresinin 30.10.2017 tarihinden itibaren bir yıl uzatılmasına Daire Başbakanlık Tezkeresi (3/1185) (Başkanlığa geliş tarihi: 22.09.2017)

CANİKLİ: TÜRKİYE BÜYÜK BEDELLER ÖDEDİ

İlk olarak Hükümet adına Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli kürsüye geldi. İşte Canikli'nin konuşmasından öne çıkan satır başları:

PKK'nın Suriye uzantısı olan PYD/YPG terör örgütü uzun yıllardan beri o topraklarda yerleşmiş olan halkları oradan çıkararak işgalci bir yapılanmanın önünü açmaktadırlar.

Maalesef ABD ve diğer ülkeler tarafından terör örgütlerine DEAŞ ile mücadele kılıfı altında yardım ve destekler yapılmaktadır.

Ülkemizin güneyinde bu şekilde bir siyasi oluşumun ayakta kalma şansı yoktur. Türkiye böyle bir oluşuma da müsaade etmeyecektir. Dolayısıyla uluslararası anlaşmalara aykırı, terör örgütü tarafından kurulacak böyle bir oluşuma müsaade etmeyiz. Bu konuda uluslararası hukuktan doğan haklarımızı kullanıyoruz, kullanmaya devam edeceğiz. PYD/YPG PKK'nın Suriye uzantısıdır. Aralarında hiçbir fark yoktur.

Türkiye Fırat Kalkanı harekatını yapmasaydı DEAŞ toprakları, YPG'ye teslim edecekti.

(IKBY'nin referandum kararı) Böyle bir adım çok tehlikeli sonuçları beraberinde getirecek adımdır. Bölgedeki fay hatlarının aktive olmasına neden olacaktır. Zatan şu anda Suriye'de küresel güçler arasında çok tehlikeli yakınlaşmaların olduğunu biliyoruz. Böyle bir referandumdan sonra bu tehlike çok daha görünür hale gelebilir. Böyle bir referandumdan sonra en büyük zararı da dost ve kardeş Kuzey Irak halkı çekecektir.

Çok hassas ve kırılgan dengeler üzerine kurulu bir yapıda bir tuğlanın dahi çekilmesi tüm dengeleri bozacaktır. Ne zaman biteceği bilinmeyecek çatışmaları da beraberinde getirecektir. Referandum daha büyük tehlike ve tehditlerin önünü açabilecektir. Küresel boyutlu bir çatışma ortamına kapı aralayacaktır. Ulusal güvenliğimiz açısından da ciddi bir tehdittir. İsrail hariç bütün dünyanın karşı çıktığı referandum bir akıl tutulmasıdır. Bizim açımızdan yok hükmünde olacaktır. Bütün araç ve yöntemler masadadır. Gerekli tüm tedbirler alınmaktadır ve alınacaktır.

ERKAN AKÇAY: BİR GECE GELEBİLİRİZ DERKEN ŞAKA YAPMIYORUZ

MHP adına Grup Başkanvekili Erkan Akçay konuştu:

Gerekli önlemlerin alınması milli güvenliğimiz açısından hayati önem arz etmektedir. MHP, Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden unsurların ortadan kaldırılması ilkesi ile hareket etmiştir. İkinci husus Irak ve Suriye'nin toprak bütünlüğüdür.

Gayrimeşru ve kabul edilemez bu referandum iş işten geçmeden iptal edilmelidir. MHP tavrını net bir şekilde ortaya koymuştur. Referanduma izin verilemeyeceğini, en ağır yankısının Türkiye'de hissedileceğini, referandum ateşi ile oynayanların kendilerinin yanacağını söyledik. Bir gece ansızın gelebiliriz derken şaka yapmadığımızı kesin şekilde söylüyoruz.

BAYDEMİR: KÜRT HALKININ DÜŞMANLIĞININ İLANI

HDP adına Osman Baydemir Meclis Kürsüsü'ne çıktı.Baydemir şunları söyledi:

Bizler bu parlamento çatısı altında birbirinden farklı düşünen siyasi partileriz. Bu tezkere bütün darbe hukukuna rağmen haklılığımızın ispatıdır. Tarih birkez daha bizleri haklı çıkarmıştır. AKP- MHP ittifakı neredeyse 3 yıllık zaman dilimi içerisinde bu ülkeyi büyük badirelerle karşı karşıya getirmiştir. Bugünkü tezkere, bugün itibariyle aciliyeti yoktur. Neredeyse tezkerenin 40 günlük zamanı var, 9 gün sonra parlamento zaten rutininde toplanacaktı. Neden bugün bu tezkere hem milletin hem de TBMM'nin önüne koyuluyor?

Bu oyuna demokrasinden yanayım, haklardan- özgürlüklerden yanayım, KHK'ya karşıyım diyen herkesin hayır demesi gerekiyor. Bu tezkerenin bir diğer amacı daha var, neredeyse 3 yıldır tüm coğrafyamızda ifade etmeye çalışıyoruz; ırkçılık, aşırı milliyetçilik, savaş bir toplumun felaketi olabilir. Bu tezkere açık ve net şekilde 40 milyon Kürt halkının düşmanlığının ilanıdır.

CHP'Lİ ÖZTÜRK: BAŞİKA PEŞMERGEYE FAYDA SAĞLIYOR

IRAK ve Suriye tezkeresinin bir yıl daha uzatılmasına ilişkin CHP adına konuşan CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz şu ifadeleri kullandı: "Barzani’nin kaçak petrolü Bölgesel Kürt Yönetimi’nde çıkan yaklaşık 200 bin varil kaçak petrolü Kerkük’te çıkan 300 bin varil KYB’nin elindeki günlük yaklaşık 1 milyon varil petrol kaçak anlaşmalar ile Bölgesel Kürt Yönetimi Türkiye üzerinden uluslararası piyasaya sundu. Aldığı parayı cebine indirdi. Bunu AKP sağladı. İkincisi Habur’daki, ticaret. Buradan da neredeyse günlük, aylık 1 milyar, 2 milyar dolar oradan para götürüyor.

AKP Barzani’yi siyasi olarak da güçlendirdi. Bu yüzyıllık proje ise Barzani’nin ayağının altına kırmızı halı serip neden karşıladınız? Bayrağını göndere neden çektiniz? Diyarbakır meydanında megri, megri deyip halkın huzuruna çıkıp neden alkışlattınız? Ayrıca AKP kurultayına çağırıp Türkiye seninle gurur duyuyor niye dedirttiniz?

Bu tarihi siyasi proje madem bu hatayı neden yaptınız? Barzani’yi ikinci olarak güçlendiren konu; 2014 yılından sonra IŞİD belası ile başlıyor. O dönemde biz Başika’da kamp kuruyoruz. Bizim eğittiğimiz peşmergeler ilçeleri tek tek alıp Bölgesel Kürt yönetimine katıyor. Açtığınız kamp bugün peşmergeye fayda sağlıyor neden yaptınız?"

BOZKIR: İLİŞKİLERİ DEVAM ETTİRMEMİZ SÖZ KONUSU OLAMAZ

AK Parti grubu adına İstanbul Milletvekili Volkan Bozkır konuştu:

Bugünkü tezkere; hem Irak hem Suriye'de yaşanan son derece ciddi gelişmeler sonrasında ülkemizin, gerektiği takdirde imkanlarını kullanabilmesi, diplomasinin bittiği yerde gerektiği takdirde askeri güçlerini devreye sokabilmesi amacıyla gündeme gelmiş bir konudur.

Irak Anayasasına aykırı hareket etmiş bir yönetimle, eskiden kurduğumuz ilişkileri devam ettirmemiz söz konusu olmayacaktır.

SURİYE SINIRINA TANK TAKVİYESİ

Öte yandan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye sınırındaki birliklere takviye olarak gönderdiği araçlardan 2’si Hassa 8’i Reyhanlı ilçesine gönderildi.

TSK çeşitli birliklerinden karayolu ile 2‘si Hassa, 8’i Reyhanlı ilçesine olmak üzere 10 tank polisin güvenlik önlemleri altında Cilvegözü Sınır Kapısı’na sevk edildi.

Tankların takviye olarak Suriye sınırındaki askeri birliklere gönderildiği belirtildi. Askeri araç sevkiyatının devam etmesi bekleniyor.

En Çok Aranan Haberler