HABER

Irak'a giden senatörler "vatan haini" ilan edildi

UNICEF organizasyonu dahilinde Irak'a giden Demokratlar'dan ABD'li 2 senatör, Amerikan televizyonuna çıkarak, savaş planlarının ertelenmesi ve BM silah denetim çalışmalarına fırsat verilmesi gerektiğini savununca, Cumhuriyetçiler tarafından "vatan haini" ilan edildi.

Irak'a giden senatörler "vatan haini" ilan edildi

ABD'de Temsilciler Meclisi'ndeki Washington Senatörü Jim McDermott ve Michigan Senatörü David Bonior, BM çocuklara yardım kuruluşu UNICEF'in organizasyonu dahilinde Irak'a giderek Irak Sağlık Bakanı ile görüştü ve Irak'a uygulanan yaptırımların Iraklı çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri hakkında bilgi aldı. İki senatör, Amerikan televizyonuna çıkarak, savaş planlarının ertelenmesi ve BM silah denetim çalışmalarına fırsat verilmesi gerektiğini savundu.

Irak'ı ziyaret eden Amerikalı senatörler McDermott ve Bonior, pazar günü başkent Washington'da 2 bin savaş karşıtı göstericinin katıldığı protesto gösterisinin

yıldızlarıydı. Kendi partileri Demokratlar'dan bile sınırlı destek gören 2 senatör, Cumhuriyetçi Parti tarafından ise "vatan haini" ilan edildi. Temsilciler Meclisi'ndeki Cumhuriyetçi çoğunluk lideri Trent Lott, 2 senatöre, "Evinize dönün ve çenenizi kapayın" mesajını verdi.

AMERİKA İKİYE BÖLÜNDÜ Irak ile savaş tartışmalarının alevlendiği bir dönemde 2 senatörün Irak gezisi ülkeyi de ikiye böldü. McDermott ve Bonior, UNICEF'in daveti üzerine gerçekleştirdikleri Irak gezisinin insani amaçlı olduğunu vurguladılar. Michigan Senatörü David Bonior, Irak gezisini şu sözlerle değerlendirdi:
"Irak'a uygulanan yaptırımların etkilerini yerinde görmek istedik. UNICEF ile yaptığımız gezinin ve Irak Sağlık Bakanlığı ile yaptığımız görüşmenin temelinde bu var. Irak'a savaş açmayı düşünenler, bu savaşın çocuklar için ne anlama geleceğini de gözönünde bulundurmalıdır."

SADDAM'IN PROPAGANDASI SUÇLAMASI Pekçok Amerikalının gözünde ise 2 senatör, bu girişimle Saddam Hüseyin'in gönüllü propaganda silahı olarak işlev gördüler. Irak televizyonlarında 2 Amerikalı senatörün açlık içindeki Iraklı çocuklarla görüntüleri yayınlandı. İki isim hafta sonundan beri Amerikan medyası önünde ter döktü, bu gezinin masraflarını kimin ödediği, gezinin niçin tam da böyle bir zamanda düzenlendiği ve BM silah denetimlerinden ne beklendiği gibi eleştirel soruları cevaplamak zorunda kaldı.
Washington Senatörü Jim McDermott, BM'ye fırsat verilmeden savaşa girişilmesine karşı olduğunu şu sözlerle ifade etti:
"BM Silah Denetim Komisyonu Başkanı Hans Blix, adil, tarafsız ve profesyonel bir şekilde görevini yapmak zorundadır diye düşünüyorum. Ve 2 ay sonra geri dönüp Irak'taki şu ya da bu binaya girişine izin verilmediğini söylerse o zaman yeni bir durum ortaya çıkar ve kararımızı ona göre yeniden veririz."

BM'YE SUNULACAK KARAR TASARISI
Ancak Bush yönetiminin bu kadar beklemek istemediği, BM'ye sunulan karar tasarısında da açıkça görülüyor. Amerika ve İngiltere'nin ortaklaşa hazırladıkları tasarıda, silah denetimleriyle ilgili yeni koşulların kabulü için Irak yönetimine sadece 7 gün veriliyor ve 24 gün içinde de tüm kitle imha silahları ve silah depolarını BM'ye açması isteniyor.

Tasarının her satırı, Irak lideri Saddam Hüseyin'in kendisine tanınan uluslararası krediyi tükettiği ve artık sadece en sert önlemlerin etkili olabileceği düşüncesini yansıtıyor. Örneğin tasarıda öngörülen, Saddam Hüseyin'in Başkanlık saraylarının tümünün denetime açılması, BM'nin talepleriyle de örtüşüyor. Bu konu BM'nin 3 yıl önce çıkardığı 1284 sayılı kararda da yer alıyordu.

UZLAŞMA KOLAY DEĞİL Ancak Amerika ve İngiltere'nin hazırladığı tasarıda yer alan bazı maddelerde BM üyeleriyle uzlaşma sağlanması kolay görünmüyor. Örneğin, silah denetçilerinin Irak'ın her köşesinde BM'ye bağlı askerler tarafından korunması talebi BM'de çoğunluk tarafından kabul görebilir. Ancak BM'de veto yetkisine sahip ülkelerin her denetimde kendi uzmanlarını görevlendirme gibi bir hakka sahip olmaları talebi tartışmalara yol açacak gibi görünüyor.
Bu talep sadece Irak'ın, silah denetçilerinin casusluk yaptıkları iddialarını desteklemekle kalmayacak, aynı zamanda BM Silah Denetim Komisyonu Başkanı Hans Blix ve bağımsız ekibine, BM diplomatlarına güvenilmediği izlenimini uyandıracak bir talep olarak değerlendiriliyor. Ayrıca veto yetkisine sahip 5 ülkenin Konsey'deki gücünü daha da arttırması, Güvenlik Konseyi'in daimi olmayan on üyesini rahatsız ediyor.

TASARININ 10. MADDESİ
Tasarının 10. maddesi ise özellikle Amerika ile Fransa arasında anlaşmazlığa yol açtı. Bu madde, Bağdat yönetiminin 7 gün içinde kayıtsız şartsız tüm koşulları kabul etmemesi ve 30 günlük mühlet içinde istenen tüm silahları istisnasız, eksiksiz ve tereddütsüz bildirmemesi halinde askeri güç kullanımını öngörüyor.
ABD'nin bu tasarıyı kabul ettirebilmesi için her şeyden önce daimi üyeler Çin, Rusya ve Fransa'nın veto yetkisini kullanmaması ve en az 9 ülke tarafından onaylanması gerekiyor. Amerikan yönetimi bu yüzden daimi olmayan Konsey üyelerini iknaya çalışıyor. Ancak Amerika'nın taviz vermemesi ve uzlaşmaya yanaşmaması durumunda BM üyelerinden gerekli onayı alabilmesi zor görünüyor.

En Çok Aranan Haberler