İran devlet televizyonuna göre, İran’ın Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi Daimi Temsilcisi Büyükelçi Kazım Garibabadi, "Yaptırımların Kaldırılması için Stratejik Eylem Planı yasası kapsamında UAEA'ya verilen tüm ek denetimler askıya alındı." dedi.
Garibabadi, "Bundan sonra Güvenlik Denetim Anlaşması'nın ötesinde herhangi bir yükümlülük yok. Nükleer tesislere de gerekli talimatlar verildi." ifadelerini kullandı.
Tahran yönetimi, Ek Protokol uyarınca, UAEA müfettişlerinin nükleer tesislerini istedikleri zaman aniden denetlemelerine izin vermişti.
Muhafazakarların çoğunlukta olduğu İran Meclisi, nükleer bilimci Muhsin Fahrizade'nin 27 Kasım 2020'de öldürülmesinden kısa süre sonra nükleer faaliyetleri hızlandırmayı hedefleyen "Yaptırımların Kaldırılması ve İran Ulusunun Çıkarlarının Korunması için Stratejik Eylem Planı" yasasını 1 Aralık'ta çıkarmıştı.
İran Atom Enerjisi Kurumunun uranyumu en az yüzde 20 zenginleştirmeye başlamasını ve düşük düzeyli zenginleştirilmiş uranyum stoklarını artırmasını zorunlu kılan yasa, nükleer anlaşmanın taraflarının iki ay içinde Tahran'ın bankacılık ilişkilerini ve petrol ihracatını normale döndürecek adımlar atmaması halinde, İran'ın NPT kapsamında 2016'dan bu yana gönüllü olarak uyguladığı Ek Protokol'den ayrılmasını gerektiriyordu.
UAEA Başkanı Rafael Grossi, 21 Şubat'taki Tahran ziyaretinde yaptığı görüşmeler sonucunda geçici teknik uzlaşı sağlandığını, bu kapsamda 3 ay daha UAEA'nın temel doğrulama ve izleme faaliyetlerinin "sınırsız" süreceğini ifade etmişti.
İran Atom Enerjisi Kurumu ise konuyla ilgili açıklamasında, Güvenlik Denetimi Anlaşması dışında UAEA'ya başka bir denetleme imkanı tanınmayacağını ifade ederek, yalnızca 3 ay süreyle bazı nükleer faaliyetlerinin kaydedileceğini ancak belirtilen süre içinde yaptırımların kaldırılmaması halinde kayıtların UAEA'ya verilmeyeceğini belirtmişti.
İran Meclisi de hükümet ile UAEA arasında varılan uzlaşmanın çıkarılan yasaya aykırı olduğunu belirterek, Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve UAEA ile varılan uzlaşmada yer alan diğer yetkilileri Yargı Erki'ne şikayet etmişti.
Mecliste çıkarılan söz konusu yasada, yasayı uygulamayan yetkililer hakkında hapis cezalarına varan cezai müeyyideler öngörülen maddelere de yer verilmişti.