Egeli ihracatçılar, İran’ın ekonomik fırsatları ve riskleri konusunda bilgilendirildi.İran’a, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri tarafından uygulanan ambargonun kaldırılması kararıyla birlikte, Türk ihracat dünyasında yeni ve büyük bir pazar kazanmanın mutluluğu yaşanırken, Ekonomi Bakanlığı İran pazarının avantajları yanında, göz ardı edilemez zorlukları barındırdığı, uyarısında bulundu.İran’a olan ambargoların yürürlükten kalkmasıyla beraber, Türkiye-İran arasında dış ticaretin izleyeceği seyir ve bu durumun ülkemiz açısından doğuracağı sonuçlar hakkında Ege İhracatçı Birlikleri üyelerine yönelik, Ekonomi Bakanlığı Anlaşmalar Genel Müdürlüğü Ortadoğu Ülkeleri Daire Başkanı Bilgehan Ramazan Caner ve Ekonomi Bakanlığı Serbest Bölgeler, Yurtdışı Yatırımlar ve Hizmetler Genel Müdürlüğü Yurtdışı Yatırımlar Daire Başkanı Ömür Atılgan’ın sunumlarıyla, “İran Bilgilendirme Toplantısı” gerçekleştirildi.Ege İhracatçı Birlikleri üyelerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda Ekonomi Bakanlığı bürokratları İran pazarı hakkında detaylı bilgi verdi. İran’ın 82 milyonluk nüfusu, 500 milyar dolarlık ekonomisi, uzun süredir ambargo altında kalmış tüketime aç bir halkının olması ve Türkiye’ye yakınlığı ile büyük fırsatları barındırdığını belirten Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Bilgehan Ramazan Caner, Türk ihracatçılarına İran’a karşı iyimser ama temkinli yaklaşmaları çağrısında bulundu. Caner, İran pazarı ile ilgili riskleri ise “İran’ın Dünya Ticaret Örgütü’ne üye olmaması, ekonomide sıkı korumacı politikaları, mevzuatındaki belirsizlikler, iç politik riskleri, iş yapma zorlukları, global ekonomiden kopuklukları” olarak özetledi.Türkiye’nin İran’a 2014 yılında 3.9 milyar dolar ihracat yaptığını, buna karşılık 9.8 milyar dolar ithalat yaptığını kaydeden Ekonomi Bakanlığı Daire Başkanı Ömür Atılgan, 134 Türk firmasının İran’da 1.2 milyar dolar yatırımı bulunduğunu, iki ülke arasındaki dış ticaret hacminin 30 milyar dolara çıkmasının hedeflendiğini anlattı.Türkiye’nin İran’ın nüfusunun yüzde 40’ına sahip olan Irak’a 10 milyar doların üzerinde ihracat yaptığını anlatan Atılgan, “İran’ın hem nüfusu, hem gayrisafi milli hasılası daha fazla. İran’a ilk girenler avantajlı olacak. Hukuki danışmanlık alarak, doğru yerel ortaklarla sağlam adımlar atarak İran’da fırsatları değerlendirebilirsiniz.” diyerek konunun önemini ifade etti.Diğer yandan Bilgehan Caner, İran pazarında başta Çin ve Almanya olmak üzere, katma değeri yüksek ürünler üretebilen rakip ülkeler olduğunu, ancak Türkiye’nin lojistik açıdan avantajlı olduğunu ve bu pazara düşük maliyetli ve hızlı ihracat yapabileceğini belirtti. Caner ilgili pazara ihracatta yaşanan sorunların başında, iki ülke arasındaki siyasi belirsizlikler olduğunun altını çizdi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz