İriş, "batı-hıristiyan Anlayışının Etkileri Endişelendiriyor"

Anadolu Gençlik Derneği Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş, “Yılbaşı eğlenceleri adı altında lüks tüketim, israf, akla ve sağlığa zararlı olan içki, kumar ve sefahat, toplumun kanına zerk edilen zehirden başka bir şey değildir” dedi.İriş, Müslüman toplumların üzerindeki Batı-Hıristiyan anlayışının etkilerinin kendilerini endişelendirdiğini belirterek, “Müslüman toplumları inançlarından uzaklaştırma ve içlerini boşaltma adına yürütülen sistematik ifsad faaliyetleri, her yılbaşında adeta tavan yapıyor. Yılbaşı kutlaması adı altında her türden ahlâka aykırı fiil ‘eğlence’ diye pazarlanırken, alkol tüketiminin teşvikine de kapı aralanıyor. Bir de devlet eliyle oynatılan kumar çekilişi var ki, adeta yılbaşı eğlencelerinin olmazsa olmazı olarak zihinlere kazınmış durumda. Alkol, kumar, her türden ahlâksızlık, adeta bir paket halinde toplumun damarlarına zerk ediliyor" dedi."Ömrümüzden bir sene gittiği halde sanki bir sene kazanmış gibi zamandan intikam alırcasına, kendini ve değerlerini unutarak, kendinden geçerek alkollü içkilerle sabahlara kadar eğlenmek ne kadar hazindir" diyen İriş, "Emek harcamadan zengin olmak arzusuyla kumar, piyango, toto ve loto gibi talih ve şans oyunlarının peşinden sürüklenmek ne kadar üzüntü vericidir. Bizim endişemiz Müslüman toplumumuz üzerindeki Batı-Hristiyan anlayışının etkileridir. Bu kendimizi inkardan başka anlama gelmez. Hiç şüphe yok ki; milletler, milli örf ve adetleriyle tanınırlar ve onlarla yaşarlar. Çünkü milli örf ve adetler, bir milletin milli kültürünün ve dini inancının aynasıdır. Bu sebeple hiçbir Müslüman milli kültüründe olmayan, dini akidesine ters düşen özentilere hayatında yer vermez. Gönül ister ki, her yılın başlangıcı, insanoğlunun iç içe geçmiş muhasebelerini yaptığı, kendi insanlığını yeniden kurduğu bir milat olsun” şeklinde konuştu.“KENDİ DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKMALIYIZ”İriş, her şeyin insanın kendisiyle başlayıp, kendisiyle bittiğini ifade ederek, “İnsanoğlu düzeldi mi, ülkeniz de dünyanızda düzelir. Bizler şanlı bir tarihin evlatları olarak, kendi değerlerimize sahip çıkmalıyız. Kültürel yozlaşmaya karşı mücadele vermeli ve kendi değerlerimizi yaşatmalıyız” ifadelerini kullandı.