Polis memuru İ.D.'yi, 'ağırlaşmış işkence' suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme, polis memuru A.S.'ye ise 'işkenceye yardım etme' suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezası verdi. Sanık polislerden G.D.'nin beraatine hükmeden mahkeme, FETÖ firarisi komiser E.T.'nin dosyasının ise ayrılmasına karar verildi.
Mersin'de, aşk yaşadığı polis memuru İ.D.'nin eşi T.D.'den cinsel içerikli görüntülerini ve ev alması için verdiği parayı almak üzere 5 Eylül 2016 günü Mardin'in Mazıdağı ilçesine giden ve burada polislerden işkence gördüğünü iddia eden, daha sonra kafa travması, 3 kaburga kemiği kırığı ve akciğer yaralanması nedeniyle yoğun bakıma kaldırılan H.B.'nin davasına, Mardin 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmaya 'işkence' suçundan 12 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan polisler İ.D. ve A.S. ile firari olan komiser E.T. katılmazken, 'hakaret' suçundan 2 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan H.B., sanık polis G.D. ve taraf avukatları katıldı.
SAVCI: İŞKENCE DEĞİL, YARALAMA
Duruşmada söz hakkı verilen savcı, önceki celse açıkladığı esas hakkındaki görüşünü tekrarlayarak, H.B.'nin polis ekibine karşı bir direnişi veya tehdit içerikli hareketi olmadığını ancak sanık İ.D.'ye küfür ettiğini belirtti. H.B.'nin, 'görevi yaptırmamak için direnme' suçunu işlediğine dair somut delil olmadığını belirten savcı, H.B.'nin 'kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret' suçundan cezalandırılmasını istedi. Mütalaada, polisler İ.D. ve A.S.'nin, H.B.'yi olay yeri ve emniyet binasında, silahtan sayılacak sopa, süpürge sapı ve tüfek dipçiği ile darp ederek, hayati tehlike geçirecek ve vücudunda ağır kemik kırıklarına sebebiyet verecek şekilde yaraladıkları ifade edildi. Sanıklar hakkında 'işkence' suçundan dava açıldığı belirtilen mütalaada, sürekli ve sistematik eylemden söz edilemeyeceği, sanıkların eyleminin 'ağırlaşmış kasten yaralama' suçu kapsamında kaldığı kaydedildi. Mütalaada, 'işkence' suçundan yargılanan polisler İ.D. ve A.S.'ye, 'kasten yaralama' suçundan ceza verilmesi istendi. Firari sanık E.T.'nin dosyasının ayrılmasını talep eden savcı, diğer sanık G.D.'nin beraatine karar verilmesini istedi.
AVUKATLARI:SANIKLAR TUTUKLANSIN
Mütalaaya karşı savunma yapan iş insanı H.B.'nin avukatları Serhat Ölmez, Uğurcan Tozlu, Önder Kılınç ve Erdal Baltalı olayın ilk anından itibaren zalimane davranışın devam ettiğini ifade ederek, "Tüm deliller sanıkların işkence suçunu işlediklerini gösteriyor. Sanıklar adil yargılamayı etkilemeye çalışmıştır. Müvekkilin karakolda işkence edilirken, sanık polisin eşine tehdit mesajı göndermesi mümkün değildir. Müvekkilimiz 102 dakika boyunca karakolda işkence görmüştür. Vücudundaki yaralanmalar işkencenin karakteristik özellikleridir. Bu olay kişisel intikamdır. Basit bir yaralama olayı olarak değerlendirmek mümkün değildir. Sanıklar adli makamları yanıltmak için delilleri değiştirmişler. Savcıyı delilleri toplamaya zorladık. Adil soruşturma yapılmadığını düşünüyoruz. Soruşturma sekteye uğratıldı. Sanıklar ceza alırsa, müvekkilimize yönelik ciddi bir eylem olabilir. Sanıkların cezalandırılıp, tutuklanmasını talep ediyoruz" dediler.
HASTANEDE BİLE İŞKENCE GÖRDÜM
H.B. ise sanıklara ceza verilmesini istediğini belirterek, "Sanık polis İ.D., sırf kendini suçtan kurtarmak için yalan söylüyor. Olay yerinde, emniyette ve hastanede bile işkence gördüm. ağ
Mahkeme, işkence sırasında polis memuru İ.D.'ye küfür ettiği gerekçesiyle 2 yıl hapis cezası istenen iş adamı H.B. ve sanık polislerden G.D.'nin beraatine hükmetti. Polis memuru İ.D.'yi 'ağırlaşmış işkence' suçundan 10 yıl, A.S.'yi ise 'işkenceye yardım etme' suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptıran mahkeme, firari olan komiser E.T.'nin dosyasının ayrılmasına karar verdi.
HAYATİ TEHLİKE KAYDIYLA YOĞUN BAKIMA ALINDI
Yargılama sırasında, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı'ndan Prof. Sermet Koç ile Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Yener Ünver'in hazırladığı bilimsel mütalaada, olayın ağırlaşmış işkence olduğu belirtildi. Güvenlik kamerası görüntülerinde, kelepçe takılmadan ve yürüyerek karakola giren H.B.'nin daha sonra polisin yardımı ile ayakta duramayacak şekilde çıkarıldığı görüldü. Duruşmada tanık olarak dinlenen bazı kişiler, polislerin nasıl ifade vereceklerine dair kendilerini yönlendirdiğini belirtip, mesajları mahkemeye sundu. Yargılama sırasında işkence ile ilgili soruşturmanın, davanın tarafı olan polise yaptırıldığı ortaya çıktı. Duruşmada dinlenen bazı polisler de iş adamı H.B.'nin olay yerinde kendilerine direnmediğini söyledi.
İşkence davası mağduru H.B., daha önce sanıklar hakkında soruşturma izni vermeyen Mazıdağı Kaymakamı Halit Benek hakkında da Mardin Cumhuriyet Başsavcılığa suç duyurusunda bulundu.
DHA