İstanbul, 23 Mart (DHA) - İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, “Kimse kendi hedefi üzerinden ya da kendi hedefi uğruna gayri şeffaf medyalarda İş Bankası üzerinden, İş Bankası gibi bu ülkenin göz bebeği kurumları yıpratmayı denemesin. Bizim üzerimizden asla cephe genişletmeye çalışmasın” dedi.
İş Bankası’nın siyasete değil, verdiği kredilerle Türkiye ekonomisine taraf bir banka olduğunu vurgulayan Bali, “Biz bu ülkeye tarafız, Türkiye’ye tarafız. Ağırlığımızı daima ülkenin genel yararı lehine kullanırız. Krizlerde dalgakıran gibi hareket ederiz” diye ekledi.
Türkiye İş Bankası’nın, 2008 yılından bu yana KOBİ’lere bilgi ve danışmanlık desteği sağlamak amacıyla düzenlediği İş’le Buluşmalar Toplantısı’nın 39’uncu durağı İzmir oldu.
“Rekabette Yaratıcılık ve Yenilikçilik” konulu toplantının açılış konuşmasını yapan Adnan Bali, Türkiye’nin şu anda politik, ekonomik ve jeopolitik unsurların iç içe geçtiği zorlu bir süreçten geçtiğini, bunun piyasalarda ciddi şekilde volatilitenin, dalgalanmanın artması sonucunu getirdiğini söyledi.
Adnan Bali, İş Bankası’nın siyasetin içinde olmadığını, bir anonim şirketi düzgün, teknik bir tutarlılıkla yönetmeyi, bu ülkeye ve paydaşlarına değer yaratmayı hedeflediğini vurgulayarak, “Faaliyet alanımız ile ilgisi olmayan hiçbir konuda biz bu ülkede bir Banka olarak taraf değiliz, ama bu ülkeye tarafız, Türkiye’ye tarafız” dedi.
Türkiye’nin içinde bulunduğu konjonktürde her şeye rağmen ekonomisindeki esnekliğin ve makro ekonomik göstergelerindeki sağlamlığının önemli bir avantaj olduğunun altını çizen Bali, “Bunlardan en önemlisi de politik irade, politik kararlılık ve teknik manada hazırlıklı olma hali” dedi.
Adnan Bali, Türkiye’de 2008’in son çeyreğinde özellikle global krizin en ağır olduğu dönemden sonra mali disiplin nedeniyle oluşturulan bütçe imkanlarının kamu ekonomisinin ekonomiye bir ivme vermek yönünde dozunda kullandıktan sonra, 2009’un ikinci yarısından itibaren ekonomiyi hızlandırmaya, büyütmeye başlanabildiğini vurguladı.
"ÖZEL BANKALAR ARASINDA LİDER"
Adnan Bali, 238 milyar liraya varan aktif büyüklüğü ile özel bankalar arasında lider konumunu sürdürdüklerini, 29 milyar liralık özkaynak ile Türkiye’nin en büyük özkaynağa sahip kurumu olduklarını söyledi ve ekledi:
“Bu yönüyle bakıldığında da esasen bir başarı öyküsüdür. Yine 155 milyar liranın üzerinde nakdi krediler, 113 milyar lira civarındaki nakdi ticari krediler ile açık ara liderliğimizi sürdürüyoruz. Ekonomiye toplam sağladığımız finansman tutarı 200 milyar liraya ulaşmış durumda. Bunu da son derece yaygın mahiyette yapıyoruz. Bilançomuzun yüzde 65’i, sektör ortalamasının üzerinde krediden oluşuyor, gerçek bir bilanço… O kredilerin de yüzde 73’ü ticari krediden oluşuyor. İş Bankası’nın kimliğinin, ticari hüviyetinden gelen göstergesinin bu olduğunu düşünüyoruz.”
"AŞ, İŞ, İSTİHDAMIZ"
İş Bankası’nı bir banka ile sınırlandırmanın yanlış olacağının altını çizen Bali, “Biz, aş, iş, istihdamız. İş Bankası olarak biz istikrarız. Bizim varlığımız, müşteri portföylerindeki varlığımız istikrar manasına gelir. Bankacılığın nerede başlayıp, nerede duracağına ilişkin çıtaları koyabilmeyi doğru dürüst düşünüyor isek, İş Bankası’nın portföylerdeki varlığı önemlidir. Çünkü bu ülke zor süreçlerden geçiyor. 3-5 nesilde biriktirilmiş sermayelerin acul politikalarla riske edilmesi asla söz konusu olamaz” diye konuştu ve konuşmasını şöyle sürdürdü:
ATATÜRK'ÜN VASİYETİ
“Bu kurumun hissedar yapısı üzerinden, bu kurumun kuruluşu üzerinden yalan yanlış bilgilerle gayri şeffaf medyalarda, aslı astarı olmayan değerlendirmeler, ileri geri değerlendirmeler yapılıyor. Bunların bir kısmı bilgi eksikliğinden bir kısmı vicdan eksikliğinden yapılıyor. Böyle çalışan bir müessesede neyle oynandığının farkında olunmadan maalesef yapılıyor. İş Bankası’nın hissedar yapısı bellidir. En küçük bir belirsizlik yoktur bu konuda… Merkezi Kayıt Kuruluşu’nun kayıtlarına bakan, anında ne olduğunu ne bittiğini görür. İş Bankası’nın hissedar yapısı belli özellikler, farklılıklar da taşır. Çalışanlarının ve bu kuruma uzun yıllar hizmet etmiş emeklilerinin en yüksek hissedarlığı oluşturduğu, kurumsal manadaki en yaygın sahiplik modelidir İş Bankası… Bu güzel örneği de uzun dönemdir kurumsal kimliğini muhafaza etmeyi başarabilmiştir. Diğer taraftan çoklukla, sıklıkla, ya az bilgiyle ya da kasıtlı bilgiyle çoğaltılan politik parti temsili, politik parti ortaklığı konusu var. Defalarca ifade ettik, bir kez daha ifade etmek istiyorum; Atatürk paylarına isabet eden kar paylarının Atatürk’ün vasiyeti gereği Türk Tarih ve Türk Dil Kurumu’na aktarılmasına nezaretten ibarettir politik bir partinin Yönetim Kurulu’ndaki temsili… Başka herhangi bir boyut, parasal veya teknik manada başka herhangi bir boyut içermemektedir. Kimse kendi hedefi üzerinden ya da kendi hedefi uğruna gayri şeffaf medyalarda İş Bankası üzerinden, İş Bankası gibi bu ülkenin gözbebeği kurumları yıpratmayı denemesin. Bizim üzerimizden asla cephe genişletmeye çalışmasın. Nitekim bu işe de yaramaz. Bu kurumun istikrarı, bu kurumun güveni, hissedar yapısındaki sağlamlık, müşterilerinin teveccühü bu yönde yaratılmak istenilen fırtınalara kısa süre içinde gereken cevabı en doğru şekliyle verdi.”
"GEREKEN AÇIKLAMAYI BEKLERDİK"
Bu tür konular ortaya çıktığında biraz ağırbaşlı hareket ettiklerini ve hemen topa girmediklerini, aceleci davranmadıklarını, bu tür konuları gündeme getirenlerin de ekmeğine yağ sürecek şekilde lafı çoğaltmadıklarını ifade eden Bali, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz bunu kurum olarak tercih edebiliriz. Fakat açık olarak ifade etmek istiyorum; görev tanımı, sorumlulukları bu olan makamlardan biz gereken açıklamayı beklerdik bu konularla ilgili… Bizim için değil, bizim buna ihtiyaç duyduğumuzdan değil, kendi görevleri ve sorumlulukları bunu gerektirdiği için beklerdik. Bizim için değil, hakikat için beklerdik. Biz, bunların hepsi nereye giderse gitsin taahhüdümüzden hiç vazgeçmeden, bu konularla ilgili konsantrasyonumuzu bozmadan gidip samimi çalışma anlayışımızı bu ülkenin irili ufaklı bütün üretici kesimlerine, bu ülkenin büyük proje yatırımlarına, büyük yatırımlarına, hane halkının ihtiyaçlarına hasretmeye tam bir kararlılıkla devam edeceğiz. Milli bankacılığın önderi olmaya devam edeceğiz.”
DİĞER KONUŞMACILAR
Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen İş’le Buluşmalar Toplantısı’nda Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, DuPont Türkiye Genel Müdürü Halide Aydınlık, HP Türkiye Genel Müdürü Güngör Kaymak, Piri Reis Üniversitesi İİBF Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Taner Berksoy ve Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt da birer konuşma yaptı.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz