İş Dünyasından Sağduyu Çağrısı

EPAL Palet Üreticiler Derneği (TEPAL) Başkanı Akın Balcıoğlu, ‘Gezi Parkı’ eylemlerinin ekonomide kalıcı hasarlar bırakmaması için herkese sağduyu çağrısı yaptı. Eylemcilere seslenen TEPAL Başkanı Akın Balcıoğlu, ekonomiye zarar vermenin her kesimi olumsuz etkileyeceğine, bundan bütün ülkenin zarar göreceğine dikkat çekti.

Avrupa Palet Üreticileri Derneği (EPAL) Türkiye Ulusal Komitesi olan TEPAL Başkanı Akın Balcıoğlu, Türkiye’nin son 10 yılda istikrarlı bir ülke haline geldiğini söyledi. Yazılı bir açıklama yapan TEPAL Başkanı Akın Balcıoğlu, Türkiye’deki siyasi istikrarın ekonomik istikrarı getirdiğini, bu süreçte önemli yapısal reformlar gerçekleştirildiğini ifade etti. Dünyanın dev ekonomilerinin krizlerle boğuştuğu bir süreçte Türkiye ekonomisinin dünyaya örnek gösterildiğini dikkat çeken Balcıoğlu, Türkiye’nin yakaladığı ekonomik çıkışın el birliği ile korunması ve daha da geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Taksim’deki Gezi Parkı’nın korunmasını isteyen bir grup çevrecinin iyi niyetle başlattığı eylemlerin marjinal çevreler tarafından asıl maksadının dışına çekilmeye başladığına vurgu yapan Balcıoğlu, böylece ortaya istenmeyen görüntülerin çıktığını belirtti. Demokratik taleplerin ülkeyi yönetenlere anlatılmasına kimse karşı çıkmadığını belirten Balcıoğlu, “Nitekim hükümet yetkilileri eylemler başladıktan kısa süre sonra yaptıkları açıklamalarda verilmek istenen mesajın alındığını ifade etti. Başbakan Yardımcımız Sayın Bülent Arınç, Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah Gül ve Afrika seyahatinden döner dönmez Sayın Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan demokratik taleplerin yerine getirileceği sözünü verdiler. Biz iş dünyası olarak yaşanan olayları kaygıyla takip ediyoruz. Çünkü Türkiye ekonomisi Dünyanın gıpta ettiği bir istikrar yakalamıştır” şeklinde konuştu.

TEPAL Başkanı Akın Balcıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu istikrarın temelinde siyasi istikrar vardır. Hükümet aldığı kararlar ve yaptığı uygulamalar ile ülkemizin ekonomisinde büyük başarılara imza atıyor. Nitekim uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin notunu sürekli arttırmaktadır. Merkez Bankası’nın döviz rezervleri tarihi seviyelere çıkmıştır. İhracatımız rekor seviyelere yükseldi. Ciddi bir istihdam oluşturmaktayız ve yapılan her yatırım yeni istihdam sahaları kazandırmaktadır. Ülkemize doğrudan yabancı sermaye girişi artmıştır. İş adamları olarak artık uzun süreli yatırım kararları alıp uygulayabiliyoruz. Dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girmeye hedeflemekteyiz. Bütün bunlar siyasi istikrar, birlik ve beraberlik sayesinde olmuştur. Ayrıca ülkemizde demokratik kazanımları da her geçen gün artmaktadır. Bizde bunlar yaşanırken, ekonomik krizler ve rejim bunalımları yaşıyorlar. Dünya ekonomileri dibe vururken çok şükür ülkemizin ekonomisi başarılı bir çıkış yakalamıştır. Elbette yapılması gerekenler çoktur. Daha iyi ve güzeli hep birlikte başarabiliriz. Bunun için birlik ve beraberliğimizden taviz vermeden hareket etmeliyiz. Demokrasilerde hükümetler sokak eylemleri ile değiştirilmez. Memnuniyetsizliklerin hesabı sandıkta sorulur. Bu duygularla tüm halkımıza sağduyu ile hareket etmelerini ülkemizi hep birlikte kalkındırmak için el birliği ile çalışılması gerektiğini hatırlatmak istedir.