İSTANBUL (İHA) - Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AB, Kıbrıs ve AGSP konusundaki sözleriyle ilgili olarak, "Kıbrıs konusunu konuşmak, bu konuyu konuşurken AB ile sıkı irtibatı olan konuları konuşmamızın ne zararı var; bu bir ticarettir ama taviz değildir" dedi.
Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, AB, Kıbrıs ve işkence ile mücadele konusunda NTV televizyonuna açıklamalarda bulundu. AB Genel Sekreterliği, insan hakları, Dil Tarih Kurumu ve TÜBİTAK'tan sorumlu olduğunu açıklayan Yalçınbayır, bu çerçevede daha görev dağılımı yapılmadan AB Genel Sekreterliği'ne giderek, kendilerinden özel bir brifing aldığını ifade etti.
Yapılabilecek olan işlerle ilgili çalıştıklarını dile getiren Yalçınbayır, "Kanun taslakları ve onaylanmayı bekleyen sözleşmeler üzerinde çalıştık. Dünkü çalışmamız kanun taslağı haline getirildi. Bunları kendi aramızda konuştuktan sonra CHP ve kamuoyuyla da konuşacağız. Biz bunları 12 Aralık'a yetiştirmeyi amaçlıyoruz. Örneğin; yargılamanın iadesi konusunda Hukuk Usulü ve Ceza Hukuku Kanunları'nda değişiklikler var. Dernek kurma özgürlüğünü sınırlandıran kanunlar vardı. Basın özgürlüğü üzerine bir kanun üzerinde çalışıyoruz" dedi.
Siyasi Partiler Kanunu'nda iki değişikliğin daha söz konusu olduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Yalçınbayır, cemaat vakıfları, medeni ve siyasi haklar sözleşmesi, Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Ceza Hukuku gibi kanunlarda değişiklikler olduğunu kaydetti.
İŞKENCE İLE MÜCADELE Yalçınbayır, 12 Aralık'a kadar bir irade ortaya koymak istediklerini vurgulayarak, işkence konusunda şunları söyledi:
"İşkence ve muameleyle ilgili uyumun sağlanması, dosyaların ivedi olarak bitirilmesi, bunlar bizim talimatımız değildir. Bu uyumun bütün kurumlar tarafından gösterilmesi lazım. Yürütmeliğin, yargının ve yasamanın. Biz herkes için imtiyazları kaldırmak istiyoruz. Çıksınlar yargı önüne. Uzun süre yargıdan kaçmak söz konusu olamaz."
İşkencenin kabul edilemez olduğunu dile getiren Başbakan Yardımcısı Yalçınbayır, "Bu konuda bazı ihmallerimiz var. Belki o görevi yürütenlerin kayırmacı olduğu söz konusu olabilir. Bunlar kişisel tavırlar. Doktorlarımızın gözaltı sırasında yaptıkları muayenelerin raporları Hipokrat Yemini'ne uygun bir şekilde hazırlamalıdır. Bunlar AB'ye taahhüdümüz değil, bu bizim kendi görevimizdir. Bu kriterler bizi dünyada daha saygın bir hale getirecektir" diye konuştu.
Türkiye'deki sorunları kısa sürede çözmenin mümkün olmadığını belirten Yalçınbayır, halkın fazla umutlanmaması gerektiğini ifade etti. Yalçınbayır, "Ekonomik ve sosyal anlamda çok gerideyiz. Bunları aşmak için önümüzde uzun bir yol var" dedi.
MECLİS DIŞINDA KALAN LİDERLERE ÇAĞRI 3 Kasım seçimlerinin ardından aldıkları sonuçların ardından görevlerinden istifa eden liderlerin hizmetlerine devam edebileceklerine dikkat çeken Yalçınbayır, "Bunlar kolay bırakılacak makamlar değildir. Türkiye, BM Genel Sekreterliği'ne aday çıkarabilecek ülke olmalıdır. Bunların arasında Mesut Yılmaz da olur. Demirel'in Filistin konusundaki üyeliği önemli bir üyeliktir. O zaman düşündüm; biz niye BM Genel Sekreterliği'ne aday çıkarmıyoruz? Çiller, Yılmaz gibi siyasetçiler kolay yetişen kişiler değildir. Bizim kadrolarımız var. Bunları yapacağız ama Türkiye'nin ortak vizyonunu dünyaya takdim edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.
Yılmaz'ın görevi devrederken, "Sadece görevi değil misyonu da devrediyorum" dediğini hatırlatan Başbakan Yardımcısı Yalçınbayır, "5 sene sonra Yılmaz'ı bir başka yerde göremez miyiz? Er ya da geç Türkiye'den BM Genel Sekreteri çıkacak. Gençlerimiz de kendilerini hazırlasınlar. Gençlerimiz gelecekte bu tür bir göreve gelebileceklerini hesaba katarak, bilgi birikimlerini artırsınlar" ifadelerini kullandı.
İşkence konusunda Adalet Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın tek başına bu işin üstesinden gelemeyeceğini işaret eden Yalçınbayır, bunun için bir seferlik yapmak gerektiğini ifade etti.
ERDOĞAN'IN AB, KIBRIS VE AGSP KONUSUNDAKİ SÖZLERİ Yalçınbayır, "Erdoğan, AB, AGSP ve Kıbrıs konusunun birlikte düşünebileceğini söyledi. Bu sözler Türk dış politikasında yeni bir dönemin başlangıcını mı gösteriyor?" şeklindeki bir soruya, "AB bizim idealimiz. Kıbrıs konusunu konuşmak, bu konuyu konuşurken AB ile sıkı irtibatı olan konuları konuşmamızın ne zararı var? Bu çerçevede söylenmiştir. Bunlar bir dayatma değildir, bir diyalogdur. Bunlar devletin temel ilkeleriyle ilintilidir. Şu anda herhangi bir taviz söz konusu değildir. Bunların konuşulabilirliğini hem dünyaya hem de ülkeye göstermektir. Biz ideallerimizi değiştiremeyiz. Bu bir ticarettir ama taviz değildir" yanıtını verdi.
Yalçınbayır, rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in, kendini ziyaret eden Başbakan Gül'e başarılar dilediğini kaydetti. Ertuğrul Yalçınbayır, "Herkesin destek vermesi gereğini ifade etti. Evren, iki partili meclisi her zaman isteğini söyledi" dedi.