Tüm Türkiye aylardır Dilan Polat ve Engin Polat çiftini konuşuyor. Lüks yaşantıları ve gösterişli hayatlarıyla gündemden düşmeyen Polat çifti kara para aklamak ve vergi kaçırmak suçlamalarıyla 5 Kasım günü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Her gün yeni detayların ortaya çıktığı soruşturma devam ederken Gazeteci İsmail Saymaz Polat Ailesi hakkında merak edilenleri tek tek anlattı.
Gazeteci İsmail Saymaz, Sözcü TV yayınında Dilan Polat ve Engin Polat davasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Saymaz; 'Dilan Polat ve Engin Polat aslında bir holding değil. Holdingleşmek üzerelerdi. Ama eğer kursalardı, 15-16 şirketten oluşan ve hemen hemen hepsi Dilan ve Engin Polat'la baba Sezgin, kardeşler Alper, Sinem, Can, Engin'in dayısı Mesut, yengesi Nilgün hatta annenesi Zehra Yılmaz üzerinde açılmış şirketlerden bir ağ kuracaklardı.
Nine Zehra Yılmaz, okumaktan aciz, zor yürüyor. Onun üzerine bile şirket kurmuşlar. Bazı şirketleri ise çocuklarının ismiyle kurmuşlar. Baldızlardan, ninelerden, kardeşlerden, dayılardan oluşan bir ağ ile karşı karşıyayız yani.
MASAK raporlarına baktığımızda; hiç kimse türk toplumunda bu kadar hızlı büyüyemezdi. Sonuçta Engin Polat ve ailesi İstanbul Ataşehir'de iki katlı bir gecekonduda yaşayan bir aile. 2017'de Dilan Polat ilk güzellik merkezini kuruyor. İlk arabalarını aldıkları tarih de o tarih. Herkesin alabileceği bir araba bu da.
2019-2020'de şubeleşmeye gidiyorlar ve para gelmeye başlıyor. 46 ilde şubelerini kurmuştu. Bir tür saadet zinciri gibi. Tabi Dilan Polat buradan isim hakkı alıyor. Güzellik merkezlerini kurmuşken, kozmetik ürünleri de yapmaya başlıyorlar. 500 milyon liralık bir geliri olduğu bahsediliyor. 2022'de top noktaya ulaşılıyorlar.
Dilan Polat olağanüstü zenginleşmeyi bir reklam stratejisi olarak sosyal medya ve televizyonlarda gösteriyor. Dilan Polat aynı zamanda bir hayat satıyor.
Garibanlıktan geliyor ve bunu saklamıyor. Sen de güzel kadın olabilirsin, sen de para içinde yüzebilirsin. En alttakilere bu hayatı satıyor. Dilan Polat 'Ben bir post paylaştığımda 20 bin sipariş geliyordu' diyor. Bütün bu görgüsüzlük aslında bir satış stratejisi.
2022 itibari ile bir şişme meydana geldi. Bu zamana kadar faaliyet dışı bir alana kaydılar. O ana kadar güzellik ve kozmetik alanında faaliyet gösteren bu aile birden bire 2022-2023 yıllarında inşaat şirketleri kurdular. Sanırsam Tuzla civarında bir gayrimenkul projesi yapacaklarını duyurmuşlardı.
Güzellik merkezlerinden aynı gün içerisinden paraları çekerek çoğunlukla Sezgin Polat Mida Gayrimenkul'e ya da Engin Polat'a yatırdılar. Burada biriken paralarda ya gayrimenkul satışını ya da lüks arabaya yatırıldı.
MASAK raporunda ifade örneklerinde gördüğümüz kadarıyla şirkete giren kaynağı belirsiz para faaliyet dışı alan olan inşaata ya da Engin Polat'ın hesabına yönlendirilerek gayrimenkul alımı ya da lüks araç alımı yoluyla kullanılarak göz önünden kaçırıldı. Şirket hesaplarından çıkarıldı ve bir tür kara para aklama yoluna gidildi. Şimdi bu birinci iddia.
Ancak ne MASAK raporu ne de ifadelerde bu paranın menşeine dair bir tespit yapılmış. Yani bahisle mi elde edilmiş, kumardan mı elde edilmiş ona dair bir bulgu yok. Kaynağı belirsiz olduğu belli olan bir para var ama bunun nereden geldiğine dair bir belirleme yapılamamış.
Ancak şu belirlenebilmiş. 2 temel suça dair somut deliller elde edilmiş. Bunlardan biri sahte fatura temini. En az 200 milyon TL'lik sahne fatura kesilmiş.
İkincisi ise vergi kaçırıldığı. Bazı şirketler var ki devede kulak misali vergiler ödenmiş.
Bu andan sonra ne olur? Dilan Polat ve Engin Polat'ın kurduğu bu hanedanlık bir daha eski haline dönemez. Ben Dilan Polat ve Engin Polat'ın altı aydan önce tahliye edilebileceklerini inanmıyorum. Tahliye olsalar bile eski işlerine kaldıkları yerden devam edemezler. Bu Tosuncuk Mehmet Aydın'ın yeniden Çiftlik Bank kurmasına benzer.' açıklamasını yaptı.