İSTANBUL (ANKA)- İstanbul Sanayi Odası (ISO) Başkanı Tanıl Küçük " Türkiye maalesef hala büyümesini finanse edecek duruma gelmemiştir. Büyümemiz dış fonlara bağımlı bir yapı sergilemektedir. Uluslararası likidite bolluğunun sona ermesi halinde önümüzdeki dönemde bizleri daha zor günlerin beklediğini şimdi herkes telaffuz ediyor. Yapısal reformlarla sanayicimiz için ani dalgalanmalara, krizlere karşı güvenli limanlar yaratmak zorundayız" dedi.
İSO tarafından yayınlanan Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasına ilişkin basın toplantısında konuşan Küçük, yapısal reformların gecikmesi ve eksik kalması nedeniyle şirketlerin ekonomiye katkısının artmadığını ve karlılıklarının düştüğünü söyledi.
Küçük, sanayiciler olarak yeni hükümetin bir an önce kurulmasını istediklerini ve planlanan yapısal reformların yanı sıra mikro reformların da hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti ve dünya piyasalarındaki son hareketliliğe dikkat çekerek "Dünya piyasalarındaki hareketler daha keskin bir hal alır ve sürekli bir dalgalanmaya dönüşürse, kurlarda da büyük sıçramalar olursa tabi iki bu sıkıntı yaratır" yorumunu yaptı.
İSO Başkanı yeni kurulacak hükümetten beklentilerinin yatırım ortamının hızla iyileştirilmesi olduğunu belirterek " Yerli yatırımcı yatırım ortamı nedeniyle yatırımlarını yurt dışında yapmaya başladı. Yabancı yatırımcı da yatırım ortamındaki olumsuz iklim nedeniyle Türkiye'ye gelmek istemiyor. Rekabet ve yatırım ortamının kesinlikle iyileştirilmesi ve sanayicimizin rekabet gücünün arttırılması gerekir" diye konuştu.
Mikro reformlarla ilgili bilgi veren Tanıl Küçük yeni hükümetten bu konudaki beklentilerini de şöyle sıraladı:
" Sanayinin rekabet gücünü azaltan KKDF kesinlikle sıfırlanmalıdır. Elektrik faturalarındaki yüzde 2'lik TRT payı kaldırılmalıdır. İşsizlik Fonu yüzde 2'den yüzde 1'e indirilmelidir. Yüzde 6 olan zorunlu istihdam uygulaması netice alacak bir şekilde yeniden düzenlenmelidir. Özürlü ve eski mahkum çalıştırmayı öngören zorunlu istihdam uygulaması bu haliyle kimseye fayda sağlamıyor. 50 işçilik sınır nedeniyle çoğu kuruluş taşeronluk sistemine kayıyor."