İSO'nun 500 Büyük Sanayi Kuruluşu

İZMİR tarafından açıklanan 2012 yılı Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu listesinde 58 EBSO üyesinin bulunduğunu bildirdi. Yorgancılar, yaptığı açıklamada, İSO'nun "500 Büyük Sanayi Kuruluşu" raporunu değerlendirdi. 2012 yılı 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun yüzde 12’sini EBSO üyesi firmaların oluşturduğunu belirten Yorgancılar, EBSO’nun ilk 100 listesine giren firmaların 41 tanesinin 500 büyük listesine girmeyi başardığını kaydetti. Geçen yıl 500 büyük içinde 56 EBSO üyesinin bulunduğunu hatırlatan Yorgancılar, merkezi İstanbul, Ankara veya başka şehirlerde olan ancak üretimleri İzmir’de olduğu için üye olan firmaların da bu sayıya dahil edildiğini ifade etti. Yorgancılar, "Odamız üyesi 58 firma listeye girdi. Bu yıl 7 üyemiz ilk kez listeye girerken, geçen yıl listede olan 5 üyemiz de bu yılki listeye giremedi. Listede olmamasını tamamen performansı ile bağdaştırmamak lazım. Bazen firmalar yönetimsel nedenlerle bu tür çalışmaların içine dahil olmak istemeyebiliyor" bilgisini verdi. Yorgancılar, şöyle dedi: "500 Büyük firmanın üretimden satışları 2011 yılına oranla yüzde 9,2, ciroları yüzde 3,4 artarken, EBSO’nun çalışmasında firmaların üretimden satışları yüzde 8,9, ciroları yüzde 8,3 artmıştır. Çalışan sayısı açısından baktığımızda 500 Büyük firmanın çalışan sayısı 2011 yılına oranla yüzde 3,7 artarken, 100 Büyük firmamızda da yüzde 6 düşüş söz konusudur. 500 büyük firmanın ihracatı binde 6 artarken, Odamız üyeleri alternatif pazarları zorlayarak ihracatta daha başarılı olmuşlar ve ihracatlarını bir önceki yıla göre daha az olsa da yüzde 5 arttırmışlardır." Firmaların özsermaye yapısı yetersizliği sebebiyle borçlanmak zorunda kaldığnı belirten Yorgancılar, bu gerçeğin hem EBSO'nun hem de İSO'nun yaptığı çalışmada görüldüğünü vurguladı. Finansman temininde yaşanılan sıkıntıların, firmaların borçlanma açısından riskli bir tablo sergilemesine sebep olduğuna işaret eden Yorgancılar, "500 büyük firma, borçlanma ve karlılık açısından, nispeten 100 büyük firmaya göre daha başarılı bir grafik çizmiştir. İhracata dayalı büyümenin, küresel piyasalardaki belirsizlikle risk teşkil ettiğini 2013 yılının ilk çeyreğinde gördük. O nedenle üretime dayalı ve istihdamı destekleyen büyüme politikalarını desteklemekteyiz. Biz sanayicilerin talebi kurların aşırı değerlenmesi ve böylece suni bir rekabet gücü kazanılması değildir. Bizler gerçekçi değerlenmiş, istikrarlı kurlar istiyoruz" ifadelerini kullandı.