BİZE ULAŞIN
Gazze’ye yardım gemilerine yapılan saldırı İsrail-Türkiye ilişkilerini kopma noktasına getirdi. Türkiye, İsrail’e tüm yardım gönüllülerinin serbest bırakılması için 1 gün süre verdi. Devreye giren Obama, Netanyahu yönetimine geri adım attırdı
İsrail komandolarının uluslararası sularda düzenlediği kanunsuz operasyonun ardından, İsrailli yetkililerin, “Askerlerimize saldıran kişileri yargılayacağız” demesi İsrail-Türkiye ilişkilerinde bardağı taşıran damla oldu. Erdoğan, kurmaylarına, “İsrailliler vatandaşlarımızı yargılamaya kalkarsa, biz de İsrail Cumhurbaşkanı ve Başbakanı’ndan başlayarak, tüm İsrailli yetkilileri gıyabında yargılarız” dedi. Bu kararı duyuran Bülent Arınç’ın, “Bu saldırının sorumlularını biz de yargılamaya hazırlanıyoruz” sözleri İsrail ile ilişkilerin tamamen kopartılması anlamına geliyordu. Çünkü operasyon emrini veren İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Ehud Barak’ın Türk mahkemelerinde yargılanarak ceza almaları durumunda bu iki isim bir daha Türk topraklarına ayak basamayacaktı. Aksi halde tutuklanacaklardı.
İlişkileri kesme tehdidi
İşte bu atmosferde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton Washington’da TSİ 18:40’ta biraraya geldi. Davutoğlu, yardım gönüllüleri serbest kalmazsa Türkiye’nin tavrını ve alacağı önlemleri Clinton’a aktardı. Bunlar arasında operasyon emrini verenlerin gıyaplarında yargılanması, İsrail ile ilişkilerin kesilmesi gibi önlemler bulunuyordu. Davutoğlu İsrail’in 24 saat içinde tutukluları serbest bırakmaması durumunda önlemlerin hayata geçeceğini bildirdi.
BM ve ABD devrede
2 saat 15 dakika süren görüşmenin ardından Hillary Clinton hemen ABD Başkanı Obama’yı aradı. Obama’ya Türkiye’nin çok ciddi olduğunu, kendisinin araya girerek iki müttefikin ipleri tamamen koparmasını önlemesi gerektiğini aktardı. Ve telefon trafiği başladı. Obama, Erdoğan’a not bırakarak kendisini TSİ 22:00’de arayacağını aktardı. Türkiye’nin tavrı Birleşmiş Milletler’i de harekete geçirdi. BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon, Erdoğan’ı arayarak BM’nin olayın soruşturulması için insiyatif alacağı garantisini verdi. Ardından ABD ile İsrail arasında telefon diplomasisi başladı.
“Bırakalım” oylaması
Obama, Netanyahu’yu arayarak Türkiye’nin taleplerini kabul etmesini istedi. Sonra Erdoğan’a telefon görüşmesinin ertelenmesi ricası iletildi. Bu sırada Netanyahu kabineyi topladı ve esirlerin yargılanmadan bırakılmasını oylattı. Karara Barak ile İçişleri Bakanı Eli Yişai ve Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman destek verdi. Kamu Güvenliği Bakanı Yitzhak Aharonovich, Adalet Bakanı Yaakov Neeman ve Devlet Bakanı Beni Begin karşı çıktı. Ancak oy çokluğuyla öneri kabul edildi. Yüksek Mahkeme “askerlerimize saldıranları bırakmayın” talebiyle yapılan başvuruyu reddedince Netanyahu, Obama’ya kararını aktardı.
Ve Obama’nın telefonu
Obama saatler TSİ 23:18’i gösterdiğinde Erdoğan’ı aradı. “İsrail taleplerinizi kabul ediyor. Siz de sert önlemler almaktan kaçının” dedi. 23:45’te de İsrail hükümet sözcüsü dünya basınına “Tutuklu olarak BerŞeva hapishanesinde tutulan herkes serbest bırakılacak” açıklamasını yaptı. 21:00’de verilen 24 saatlik ültimatom, İsrail’in 3 saatte boyun eğmesiyle amacına ulaşmış oldu.
