HABER

İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları ABD toplumunu ikiye böldü

İsrail’in Doğu Kudüs'teki baskıcı uygulamaları ve Gazze’de Filistinlilere yönelik hava saldırılarına yönelik "destek mi" yoksa "kınama mı" konusu, ABD’deki toplum içinde ve siyasetçiler arasında da tartışmalara neden oldu.

İsrail'in Filistinlilere yönelik saldırıları ABD toplumunu ikiye böldü

ABD 2020 Başkanlık seçimleri aday adayı olup halen New York Belediye Başkanlığı için kampanya yürüten Demokrat Andrew Yang, önceki gün Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "bombardıman saldırılarına maruz kalan İsrail halkının yanında durduğunu ve Hamas teröristlerini kınadığını" açıkladı.

TEMSİLCİLER MECLİSİ ÜYESİNDEN YANG'A CEVAP

Yang’a cevap aynı gün Kongre'deki New York Temsilciler Meclisi üyesi Demokrat Alexandrıa Ocasio-Cortez’den geldi. Cortez, Ramazan Bayramı'nda seçim çalışması için Astoria bölgesinde Müslümanların organize ettiği bir programa katılmayı planlayan Yang için şunları yazdı:

“9 çocuğu öldüren bir (İsrail) saldırısı için göğsünü kabartarak destek bildirisi gönderdikten ve özellikle El-Aksa saldırıya uğradığında sessiz kaldıktan sonra, bir bayram etkinliğine katılmaya çalışması son derece utanç verici. Sonra bunu Astoria'da denemek? Ramazan ayında?! Sana haber verecekler."

PROGRAMA GELMEMESİ İSTENDİ

Yang’a, başta Kongre'deki Müslüman vekiller İlhan Omar ve Rashida Tlaib olmak üzere diğer bazı Demokratlardan ve Filistin taraftarı sosyal medya kullanıcılarından da tepki gelirken Astoria’da davet edildiği programın organizatörleri tarafından da gelmemesinin istendiği kaydedildi.

Öte yandan Teksas Senatörü Cumhuriyetçi Ted Cruz, Twitter'dan, “Demokrat temsilciler Omar ve Tlaib’in şiddetli Hamas yanlısı ve İsrail karşıtı saldırılarına karşı çıkan Yang'a bravo” ifadesini paylaştı.

YANG GERİ ADIM ATTI

Sosyal medyada "destek mi kınama mı?" tartışmaları sürerken özellikle seçmen kitlesinden ve gönüllü çalışanlarından gördüğü tepki üzerine Yang, konu ile ilgili attığı ikinci twitinde, kendisine yönelik “Karışık bir tarihi olan çatışmaları aşırı basit şekilde değerlendirdiği” eleştirisinde bulunanların haklı olduğunu itiraf etti.

Yang, “İsrailli hayatlara olduğu kadar, hayatı zamansızca alınmış her Filistinli için yas tutuyorum.” ifadesini paylaştı.

AA’nın ulaştığı, ABD’de faaliyet gösteren ve ismini vermek istemeyen bir sivil toplum kuruluşu temsilcisi, Yang’ın İsrail’e olan desteğini bu şekilde geri çekmesine New York’taki Müslüman toplumunun girişimlerinin de etkili olduğu bilgisini aktardı.

Diğer yandan, New York Müslüman Topluluğu adına yapılan sosyal medya paylaşımında, İsrail’in başta Mescid-i Aksa baskını olmak üzere Doğu Kudüs’teki saldırgan uygulamalarına destek çıkan New York Belediye Başkan aday adayı Eric Adams’tan onayını çektiği duyuruldu.

Paylaşımda, “Ciddi bir değerlendirmeden sonra, New York Müslüman liderliği Eric Adams'ın Belediye Başkanlığı kampanyasına verdiği desteği derhal geri çekiyor. Ne yazık ki Eric Adams, İsrail'in Mescid-i Aksa'da ibadet eden Filistinlilere ve Gazze'deki sivillere ve çocuklara yönelik şiddetini kınamada ilkeli bir duruş sergilemedi.” ifadelerine yer verildi.

25 KONGRE ÜYESİNDEN BIDEN'A İSRAİL'E BASKI YAPILMASI İÇİN MEKTUP

ABD Temsilciler Meclisinde farklı eyaletlerden 25 temsilci ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'a mektup yollayarak Kudüs'teki Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki Filistinlilerin yerlerinden edilmesi konusunda İsrail'e diplomatik baskı yapması çağrısında bulundu.

İllinois eyaleti temsilcilerinden Demokrat Marie Newman ile Wisconsin eyaleti temsilcilerinden Demokrat Mark Pocan'ın öncülüğünde hazırlanan mektupta, "İsrail'in Kudüs'teki Bustan ve Şeyh Cerrah mahallelerinden yaklaşık 2 bin Filistinliyi yerlerinden etme planına karşı derin kaygımızı ifade etmek için bu mektubu yazıyoruz." ifadelerine yer verildi.

İsrail'in tematik park inşa etmek için Bustan Mahallesinde yüzde 60'ı çocuklardan oluşan 1550 Filistinlinin yaşadığı 100 binayı yıktığı ifade edilen mektupta, Şeyh Cerrah'ta ise 46'sı çocuk 169 kişiden oluşan 12 Filistinli aileye evlerini İsrailli yerleşimcileri yasa dışı olarak yerleşmesi için boşaltma tebligatının gittiği hatırlatıldı.

İsrail yönetimin Filistinli aileleri yok saydığına değinen mektupta şu değerlendirmeler yapıldı:

"Toprak Araştırma Merkezine göre İsrail Doğu Kudüs'te 1967'den 2017'ye kadar Filistinlilere ait yaklaşık 5 bin evi yıktı. İşgal Altındaki Topraklarda İnsan Hakları Bilgi Merkezi B'Tselem'e göre 2018-2020 arasında İsrail Doğu Kudüs'te Filistinlilere ait 349 evi daha yıktı. Doğu Kudüs Batı Şeria'nın parçasıdır ve Doğu Kudüs'ün yasa dışı olarak Kudüs belediyesine dahil edilmesi ve daha sonra da resmi olarak Kudüs'e ilhak edilmesinin yanı sıra uluslararası hukuka göre İsrail o bölgeyi askeri olarak işgal etmiştir."

"SAVAŞ SUÇU"

İşgalci güç olarak İsrail'in işgal altındaki bir toprakta şahıslara ait yerleşim yerlerini yıkmayı yasaklayan 4. Cenevre Kongresinin 53'üncü maddesine uyması gerektiği vurgulanan mektupta, Uluslararası Ceza Mahkemesi Roma Statüsünün 8'inci maddesine göre askeri zorunluluklar dışında işgal bölgelerinde büyük yıkım yapma veya o bölge insanlarının mülklerine el koymanın savaş suçu olduğuna dikkat çekiliyor.

Mektupta, İsrail'in Bustan ve Şeyh Cerrah mahallelerinde Filistinlilere ait evlere el koyup yıkmasının Cenevre Kongresinin ilgili maddelerine kesinlikle uymadığı belirtildi.

ABD'nin 1969'dan bu yana İsrail'in Doğu Kudüs'te Filistinlilerin evlerini yıkmasına karşı çıktığı belirtilen mektupta, "Kongre üyelerinin de son zamanlarda İsrail'in Doğu Kudüs'teki yıkımların konusunda kaygılarını dile getirdiğini dikkatinize sunmak istiyoruz." denildi.

Mektupta, 26 Mart 2020'de 64 Kongre üyesinin, 21 Mart 2021'de ise 12 Kongre üyesinin Dışişleri Bakanlığına Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki bölgelerde devam eden ev yıkımları ve Filistinlilerin evlerinden edilmesi konusunda kaygılarını dile getiren iki mektup gönderildiği hatırlatıldı.

Kongre üyelerinin, Başkan Joe Biden yönetiminin dış politikada insan haklarına bağlılığını ortaya koymasından memnuniyet duydukları belirtilen mektupta Blinken'a "İsrail'in Bustan Mahallesi'ndeki yıkımları ve Şeyh Cerrah'taki Filistinlileri evlerinden etme planlarını durdurması için derhal İsrail'e en sert diplomatik mesajı vermesi" çağrısında bulunuldu.

Yapılan yıkımlarda ABD silahlarının kullanıp kullanılmadığının incelenmesi talep edilen mektupta, "Şayet İsrail Bustan'daki yıkımlara ve Şeyh Cerrah'taki Filistinlileri evlerinden etme planlarına devam ederse ABD'nin İsrail büyükelçiliği, İsrail'in Filistinlileri zorla evlerinden etmesini ve bu faaliyetlere katılan askeri birliklerin bilgilerini ve ABD silahlarının burada kullanılıp kullanılmadığını belgelemesi için oralara gözlemci göndersin." şeklindeki talep de öne çıktı.

Mektuba, İlhan Omar, Rashida Tlaib ve Andre Carson gibi Müslüman kongre üyelerinin yanı sıra Alexandria Occasio Cortez, Jared Huffman, Alan Lowenthal gibi isimlerin de imza atması dikkat çekti. (AA)

En Çok Aranan Haberler