İsrail'den güçsüz ve ucuz politika, Bahadır Özdener'den şamar gibi cevap. Kurtlar Vadisi Filistin senaristlerinden Özdener'in Facebook'dan arkadaşının arkadaşı diye İsrail'e sokulmayan işadamı Şahin Vahap Fırat'ın haberi, Tel Aviv'in daha yayınlanmadan bile filme karşı duyduğu korkuyu da gözler önüne serdi. Bu inanılmaz komedi için Bahadır Özdener , "Yıllardır İsrail'in gücü üstüne binlerce şey okuduk seyrettik dinledik… Meğer koca bir yalanmış" dedi. İşte Milliyet'in haberi, işte Özder'in sözleri….
VADİ'NİN SENARİSTİYLE ARKADAŞ OLMAK SUÇMUŞ
AKP Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat'ın yeğeni, Fırat Grup yöneticisi Şahin Vahap Fırat'ın (32), "Kurtlar Vadisi Filistin"in senaristi Bahadır Özdener ile facebook arkadaşı olduğu gerekçesiyle İsrail'e girişine izin verilmediği ortaya çıktı. 23 Ekim'de danışmanıyla birlikte İsrail'e gittiğini belirten Fırat, başından geçen olayı şöyle anlattı:
"Seracılık üzerine bilgi almak üzere İsrail vatandaşı olan bir iş adamının davetiyle İsrail'e gittik. Ülkeye komik bir gerekçeyle girişimize izin verilmedi, dönmek zorunda kaldık. Önce bekletildik. Ardından bana 'Ülkeye girişi yasak olan birisiyle facebook isimli sosyal paylaşım sitesinde arkadaşsınız ülkeye giremezsiniz' denildi. 'Kiminle arkadaşmışım?' diye sordum. 'Bahadır Özdener'le arkadaşsınız. Bizim ülkemiz için tehlikeli biri, bilgi toplamaya gelmiş olabilirsiniz' cevabı verildi. Oysa ben Bahadır Bey'le arkadaş değildim. Düşününce aklıma Bahadır beyin yengesi Zehra Özdener geldi. Onunla facebook'tan arkadaştım. Adamlar buna bile bakıyor, inanılmaz bir durum.
İSRAİL'İ GÖZÜMÜZDE ÇOK MU BÜYÜTTÜLER?
"Bir devlet düşünün facebookta, politikalarını eleştiren bir senaristin arkadaşlarının arkadaşlarını takip ediyor… Onları vize vermiş olmasına rağmen ülkesine almıyor!!! Hem de ne üstüne, yayınlanmamış bir film, yayınlanmış tek bir fragman üstüne?
Nasıl bir korku insanın gözünü böyle kör eder? Nasıl bir paranoya bir sistemi bu kadar ırkçı ve faşist kılar? Ayrımcılıklarında hiç mi sınır tanımazlar? Hiç mi akılları izanları kalmaz?
Düşmanlık besledikleri bir film şirketi… İsrail'in insanlık suçu işlediğini, cinayet işlediğini, Filistinlilerin topraklarını hayatlarını özgürlüklerini haklarını gasp ettiklerini söyleyen eli kalem tutan insanlar… Bizden rahatsız olacaklarına yaptıklarından utansalar ya, hiç mi utanmazlar?
Propaganda böyle bir şey işte… Yıllardır İsrail'in gücü üstüne binlerce şey okuduk seyrettik dinledik… Meğer koca bir yalanmış… Eli kanlı bir sistem sadece bir filmden korkuyorsa o sisteme verilecek tek cevap sadece gerçekleri anlatmaya devam etmektir…
Biz Kurtlar Vadisi Filistin'de İsrail'in Birleşmiş Milletler kararlarını tanımadan, evrensel hukuku hiçe sayarak insanlığı ayaklar altına alarak siyonist bakış açısıyla ırkçı ve faşist ruh hallerini gözler önüne seriyoruz… Umarım filmimiz bütün dünyada çok seyredilir ve seyreden her vicdan sahibi bu insanlık dışı politikalara dur der, yeter der…
Bugün Milliyet gazetesinde yayımlanan haberi üzülerek ama şaşırmadan okudum… İsrail'in ırkçı, faşist ve ayrımcı politikalarında sınır tanımadığını biliyordum ama sınırı internetteki sosyal paylaşım sitesine kadar taşıyacağını beklemiyordum… Akrabamın internet üzerinden arkadaşını kendi ülkelerine almamak ancak ve ancak İsrail'e yakışan bir durum… Beyefendiye bildirdikleri gerekçe ise hepten tuhaf, onun aracılığıyla İsrail'den bilgi alabilirmişim. İsrail'in ne olduğunu anlamak için arkadaş yollamama gerek yok. Açarım Birleşmiş Milletler raporlarını, okuyup görürüm 1948'ten beri işledikleri insanlık suçlarını, cinayetleri, insanların bütün özgürlüklerini ellerinden almalarını, hayatlarını gasp etmelerini… İsrail'in ne kadar ırkçı ve faşist bir ideolojinin pençesinde olduğunu bilmek için oraya gitmeye yahut birini oraya kadar göndermeye gerek yok…
İsrail'in korkusunu ve telaşını da anlıyorum… Tehditle, şantajla, yalanla, propagandayla mızraklarını çuvala saklamaya çalıştılar… Ama artık çuval delindi… Kurtlar Vadisi Filistin filmi bir milat olacaktır… Bu filmden sonra kimse eskisi kadar Filistin'de yaşanan insanlık dramına sessiz kalmayacaktır… Bu insanlık suçu son bulana kadar nice filmler yapılacak… Ben böyle bir filmin içinde yer almaktan şeref duyuyorum…"
Bahadır Özdener