HABER

İsrailli gazetecilere Gazze yasağı

KUDÜS (İHA) - İsrail, Şeyh Ahmed Yasin suikastinin ardından dünya kamuoyunun Filistin'deki gelişmelerden bilgi sahibi olmasını zorlaştıran adımlar attı. İlk etapta, İsrailli gazetecilere bölgeye giriş yasağı getirildi. Yabancı medya mensupları ise, izin için önemli zorlukları aşmak zorunda.

Hamas örgütünün kurucusu ve dini lideri Şeyh Ahmed Yasin'in geçen pazartesi günü İsrail helikopterinden atılan füzeyle öldürülmesinden bu yana İsrailli gazeteciler, Gazze Şeridi'ne sokulmuyor. İsrail Ordusu, kaçırma olayları yaşanabileceği endişesiyle gazetecilere bölgeye giriş yasağı getirdi.

Bu yasak, yabancı gazeteciler için geçerli değil. Ancak yine de yabancı medyanın çalışması önünde önemli zorluklar var. Yabancı gazeteciler, tek sınır geçişi Erez'de İsrail askerleri tarafından saatlerce bekletiliyorlar. Ağır silahlı İsrail askerleri ile geçiş formalitelerini yerine getirip, bazen saatlerce bekletilip önce demir bir kapıdan ve turnikeden geçtikten sonra yaklaşık 500 metre boyunca iki yanı yüksek duvarlarla çevrili yolda ilerliyor, yolun sonunda Filistinli sınır kontrolcüleriyle karşılaşıyorlar. Adları ve pasaport numaraları kaydediliyor.

Sınır geçişindeki büyük otopark neredeyse bomboş. Sadece üzerinde 'TV' harfleri yazılı etiketler yapıştırılmış birkaç otomobil var. Bunlar, Şeyh Ahmed Yasin'in öldürülüşünün ardından Gazze'deki ortamı yansıtmak üzere Gazze Şeridi'ne yürüyerek geçen yabancı gazetecilere ait. Otomobille geçiş yapmak ise uzun süredir mümkün değil.

YASAĞA MAHKEME ONAYI İsrail 10'uncu televizyon kanalı muhabiri Şlomi Eldar, bu kararı İsrail Yüksek Mahkemesi'ne götürdü. Ancak Yüksek Mahkeme, Eldar'ın başvurusunu geri çevirdi ve ordunun yasak kararını onayladı.

14 yıldır Filistin bölgelerinden haber ve röportajlar geçen Eldar, şunları söylüyor: "Bu tehlike önceden de vardı. Pazartesi günü de, bir hafta önce de ya da bir yıl önce de kaçırılabilirdik. Ben daha çok, olaylara profesyonel gazeteci gözüyle eşlik etmemizi engellemek istediklerini düşünüyorum. Bu mesleği seçtiğimde nelere hazırlıklı olmam gerektiğini biliyordum. Tehlikelerin bilincindeydim. Yıllardır Hamas ile, Rantisi ile Yasin ile Ez-Zahar ile gazeteci olarak temasım var. Beni kaçırmak isteselerdi, bunu çoktan yapabilirlerdi".

İsrail radyolarının ordu muhabiri Carmela Menasche ise, mahkemenin bu kararına tepkisini şu sözlerle ortaya koyuyor:

"Ben burada, İsrail Ordusu'nun, kendi hedeflerine ulaşmak için yine güvenlik konusunu kullandığını düşünüyorum. Tabii ki İsrail vatandaşları Filistin bölgelerinde tehlikede olabilir, bu İsrailli gazeteciler için de geçerli olabilir. Ama gazeteciler Batı Şeria'da ya da Lübnan'da da çalışıyor, Kosova ve Bağdat'ta da çalışıyor. Ancak ordu, elindeki imkanları, gazetecilerin çalışmalarını baltalamak için kullanamaz".

Bu arada, Gazze Şeridi'ne geçildiğinde ise İsrail tarafının iddia ettiği şiddet tehdidi hissedilmiyor. Gazeteciler her yerde dostça karşılanıyor. Yıllardır Gazze Şeridi'nde dikenli tellerin arkasına hapsedilmiş şekilde yaşayan yaklaşık 1 milyon 300 bin Filistinli, dünya kamuoyunun kendileriyle ilgilenmesinden memnun oluyor.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler