İştahsızlığın, çocuğun besini almak istememesi ile ortaya çıkan bir durum olduğunu anlatan Zerrin Aydın, "Anemi, barsak parazitleri ve hastalıklar iştah kaybına yol açar. Psikolojik nedenler de iştahsızlığı etkilemektedir. Normal büyüme eğrisi gösteren çocuklarda 15-18 aylar arasında iştah en düşük düzeydedir. Yemeği reddetme yada belli yiyeceklere yönelme davranışı 2 yaş çocuklarda sık rastlanır" diye konuştu.
Çocuklarda her dönemde aynı büyüme hızının görülmediğini kaydeden Aydın, "Doğumdan 1 yaşa kadar olan hızlı büyüme 2, 3 ve 4. yaşlarda azalır. Yılda ortalama 2 kilogram kadar artış olur. Eğer; çocuğun büyüme ve gelişmesi normalse, yeme alışkanlıkları bir sağlık sorunu oluşturmuyorsa, çocuk ihtiyacı kadar yiyorsa, anneler endişelenmemelidir. Bazen öğün atlansa hatta bazı nedenlerle birkaç gün yemek düzeni bozulsa bile önemli bir sağlık sorununa neden olmaz" açıklamasında bulundu.
Diyetisyen Zerrin Aydın'a göre iştahsızlığın önüne geçmek için şunları uygulamak gerekiyor:
"İştahsızlık problemi olan çocuklarda yemekten 1 saat önce ve yemek sırasında sıvı alımı sınırlandırılmalıdır. Çünkü çocuklar içmeyi yemeğe tercih eder ve kolayca doygunluk hissi duyar, böylece almaları gereken besinleri yetersiz tüketirler. Biberon yerine bardak kullanılmalıdır. Böylece sıvı tüketimi azalır. Süt, meyve suyu gibi içeceklerin miktarı belirlenmelidir. Örneğin; 2 su bardağı süt yeterlidir. Farklı çeşitte besinler denenmelidir. Bir öğünde besini reddettiyse tamamen farklı bir besin denenebilir. Onu da reddederse bir sonraki öğüne kadar herhangi bir besin verilmemelidir. Şekerleme, cips, çikolata, bisküvi iştahı engelleyebilir. Ara öğünler küçük porsiyonlar olmalıdır. Yiyecekler çocukların kolay yiyebileceği türden hazırlanmalıdır. Örneğin; küçük dilimlenmiş salatalık, havuç gibi. Çocuğu yemek konusunda zorlama, sorunu kötüleştirir. Reddedilen besin bir süre sonra tekrar denenmelidir. Grup halinde yaşıtlarıyla yemek olumlu yeme davranışlarını geliştirir."