İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi'nin (İSKİ) resmi internet sitesindeki verilere göre, Kırklareli'nin Vize ilçesi sınırları içinde bulunan ve Trakya'dan İstanbul'un su ihtiyacını karşılayan Kazandare, Pabuçdere ile Istrancalar'da eylül ayında yüzde 50 civarında olan doluluk oranı yüzde 25'in altına düştü. Kazandere'nin doluluk oranı yüzde 16,72'ye, Pabuçdere'nin yüzde 3,35'e Istrancalar Barajı’nın ise yüzde 23,65'e düştü. Pubuçdere Barajı kuruma noktasına gelirken, Kazandere'nin ise büyük bölümü kurudu.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çorlu Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Lokman Hakan Tecer, barajlarda son yılların en düşük seviyesinin yaşandığını söyledi. Kuraklığın devam ettiğini ve etkisini de gösterdiğini belirten Tecer, "Bu barajlardaki su seviyelerine de yansıyor. Son yılların en düşük seviyelerini görmüş durumda özellikle bu bölgede. Tabii bunun küresel iklim değişikliğiyle doğrudan ilişkili olduğunu değerlendiriyoruz. Ama bunu defalarca söylememize ve zikretmemize, uzmanların bu konuda rapor yayınlamalarına rağmen şunun farkında değiliz. Yani iklim değişikliği dediğimiz şey aslında çevresel problemlerin bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Biz karbon emisyonlarını salmaya, iklim değişikliğine sebep veren sera gazlarının konsantrasyonlarını artırmaya devam ediyoruz. İklim değişikliği nedeniyle düşen yağışlar kuraklıklarda başta bu bölge olmak üzere bütün dünyada yaşantımızı doğrudan etkileyecek şeyler.
Tarımsal alanda kullandığımız, tükettiğimiz suların miktarların düşmesinde sanayi üretiminde kuraklığın etkisini çok dramatik bir şekilde yaşayacağız. Ama bunlarla iklim değişikliğinin sonuçlarıyla yaşayacak konularla adaptasyon sağlayabilecek bir yaşam biçimine, üretim şekline dönmemiz gerekiyor. Özellikle bu bölgede, yani Kazandere, Pabuçdere son yıllarda en düşük seviyelerini gördü. En son 2020 yılında böyle olmuştu. Geçen yıl yağan yağışlar biraz düzeldi. Ama 2022 yılında halen kuraklık devam ediyor.
Bundan etkilenmeyecek şekilde bir yaşamsal dönüşüm oluşturmamız, plan, proje strateji geliştirmemiz gerekiyor tarım sektöründen sanayi kadar. Evlerde kullandığımız suların tüketim biçimine kadar topyekun bir zihniyet değişikliğiyle iklim değişikliğinin sonuçlarından en az etkilenebilecek bir döngüye girmemiz gerekiyor" diye konuştu.
Barajların bulunduğu bölgede yaşayan Fikret Özel, "6 ay önce geldiğimde suyu vardı. Ne güzel balık tutuyorduk, bugün geldim, gördüm şoke oldum. Balığa geliyordum, burada güzel turna, sazan balığı vardı. Şu an bakın her taraf kurumuş, 2 sene önce de böyle olmuştu. Her iki baraj da kuruydu" dedi.