İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısında oluşturulan binada yer alan duruşma salonunda görülen davada, tanık polisler dinlendi.
Tanık olarak ifade veren polis memuru Serdar Çelik ve Yıldırım Kamer, 15 Temmuz günü İstanbul Valiliğinde yaşanan olayları anlattı.
İKİ KİŞİ OLMAMIZDAN DOLAYI TESLİM ETMEK ZORUNDA KALDIK
Çelik, rütbesini hatırlayamadığı bir komutan ile beraberindeki bazı rütbelilerin kendilerine silah doğrulttuğunu belirterek, "O gün komiserimizin talimatıyla Valiliğe doğru gittik. Çok geçmeden askeri araçlar geldi. Biz 2 kişiydik. Bize silah doğrultarak, Valiliğin güvenliğini alacaklarını ve silahlarımızı teslim etmemizi istediler. Bende Mp5 vardı. İsmini bilmediğim bu rütbeli silahımı almaya çalıştı. İki kişi olmamızdan dolayı teslim etmek zorunda kaldık. Bu durumu da bağlı bulunduğumuz birim müdürüne bildirdik" dedi.
15 Temmuz günü darbe girişimi sırasında mesaide olduğunu anlatan Kamer, polisler arasında haberleşme için kurulan WhatsApp grubundan, askerlerin çeşitli yerlere intikal ettiği bilgisinin geçtiğini ifade etti.
Askerlerin kendilerine silah doğrulttuğunu söyleyen Kamer, "Valiliğe gittik kısa bir süre sora sanırım yüze yakın asker geldi. Bize silah doğrultarak silahlarımızı aldılar. 'Silahlarınızı teslim etmezseniz sizin için iyi olmaz' dedi. Silahlarımızı aldılar. Bu durumu amirlerimize rapor etmiştik. Bize Vatan Emniyet Müdürlüğüne gelmemizi ve yedek silahlarımızı almamızı emrettiler. Silahımızı almaya gittik. Tekrar valiliğe geldiğimiz de ise askerler dağılmak üzereydi. Zaten halk kalabalıklaşmaya başlamıştı" diye konuştu.
"KAPILAR KIRILARAK İÇERİ GİRİLDİ"
Duruşmada savunması tamamlanamayan bazı tutuksuz erler de Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) savunmasını yaptı.Söz alan tutuksuz sanıklardan Murat Pazar, Valilik binasına giren askerlerden olduğunu söyledi.
Pazar, komutanlardan Nizamettin Aydın'ın, valilik önünde bekleyen polislere, "TSK'nın emriyle binanı güvenliği alınacak ve bina aranacak" dediğini duyduğunu belirtti.
Darbe girişimini Valiliğe gelen halktan öğrendiğini savunan Pazar, "Valilik kapısı kırılarak içeri girildi. Komutanlarımız, bina girişini tutmamızı ve kimseyi içeri almamamızı söyledi. Valiliğin içinde kimse yoktu. Tüm odalara baktık" ifadelerini kullandı.
Pazar, darbe girişimi haberini Valilik binasına gelen halktan öğrendiklerini de sözlerine ekledi.
"HALK ÜZERİNİZE GELİRSE AYAKLARINA SIKIN"
Söz alan tutuksuz sanıklardan Murat Batur, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.Batur, 21 Temmuz günü teskeresini alacağını belirterek, şunları söyledi:
"Askerliğimin bitmesine 6 gün kalmıştı. Bizi, 'tatbikat var' diyerek dışarı çıkarttılar. Valiliğe gittiğimizde halkı uzaklaştırmamız emredildi. Halk bizi uyardı, 'darbe yapıyorsunuz' dedi. Bizim hiçbir şeyden haberimiz yoktu. Başımızdaki rütbeliler her şeyi biliyordu ve bizden saklamışlardı."
Şikayetçi olduğunu dile getiren Batur, yüzünü ilk defa gördüğü baz komutanların halka ateş açma yönünde emirler verdiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
"21 Temmuz'da tezkeremi alacaktım. 15 gün cezaevinde yattım. Psikolojim bozuldu. Hepsinden şikayetçiyim. O gün yüzünü ilk defa gördüğüm bazı rütbeliler, 'Halk üzerinize gelirse önce havaya sonra ayaklarına sıkın' emrini vermişti. Bize halkımıza sıkın emrini verdiler ama biz halkımızı sevdiğimiz için emirlere uymadık."
Duruşmada, tutuksuz sanıklar Gökhan Çakal, Muhammed Süleymanoğlu, İsa Tufan Sağlam ve Hasan Baycan'ın da savunmaları tamamlandı.
(AA)