İSTANBUL (A.A) - DASK tarafından yapılan açıklamaya göre, halkın depreme yaklaşımını, kurumla ve zorunlu deprem sigortasıyla ilgili bilgi ve düşüncelerini saptamak için TNS Global araştırma şirketine, 1250'den fazla kişinin katılımıyla yaptırılan ''Deprem ve DASK'' konulu araştırma, çarpıcı sonuçlar ortaya koydu.
Hem anket hem de grup tartışması yöntemiyle Türk halkının depreme yönelik algısının incelendiği araştırmada, grup tartışmalarında bulunan, yaklaşık 30 İstanbullu katılımcının hepsinin, farklı semtlerde oturmalarına rağmen evlerinin kayalık zemin üzerinde inşa edildiğini iddia etmeleri araştırmanın en dikkati çekici sonuçları arasında yer aldı.
Araştırma, 17 Ağustos 1999 Marmara depreminde yaşanan travmanın ardından katılımcıların depreme karşı aldıkları çanta hazırlama, yatılan yerin yakınında su bulundurma, deprem eğitimi alma, ev içindeki eşyayı sabitleme, buluşma yeri planlama gibi önlemlerin zaman içinde azaldığını da gösterdi. Buna karşın, araştırmaya katılanların çoğu, depreme uykuda yakalanma riskine karşı yatarken giydikleri kıyafetlere özen gösterdiklerini ifade etti.
Araştırmaya katılan zorunlu deprem sigortası poliçesi sahiplerinin yüzde 48'i yakın gelecekte büyük bir deprem olacağını düşünürken poliçe sahibi olmayanlarda bu oran yüzde 30'da kaldı. Poliçe sahiplerinin yüzde 44'ü olası bir depremde konutların büyük oranda zarar görmesini beklerken poliçe sahibi olmayanlarda bu oran yüzde 38 oldu.
Araştırma, zorunlu deprem sigortasının bilinirliğinin potansiyel müşteriler arasında 2009'da yüzde 88'e yükseldiğini ortaya koydu. ''Zorunlu deprem sigortasının olası bir depremde yarar sağlayacağını düşünüyor musunuz?'' sorusuna ise ankete katılan potansiyel müşterilerin yüzde 71'i, mevcut müşterilerin yüzde 88'i ''evet'' yanıtını verdi. Mevcut müşterilerin yüzde 74'ü DASK'ı finansal açıdan güçlü bir kurum olarak tanımlarken yüzde 63'ü kurumun iyi bir itibara sahip olduğunu ifade etti.
-''BİLGİ EKSİKLİĞİ CİDDİ BOYUTTA''-
DASK Yönetim Kurulu Başkanı İdris Serdar, araştırma sonuçlarına ilişkin değerlendirmesinde, araştırmaya katılanların büyük çoğunluğunun olası bir depreme kesin gözüyle baktığını belirterek, şunları kaydetti:
''Vatandaşlarımız depreme karşı gerekli önlemleri almakta maalesef yeterli özeni göstermiyorlar. Bilimsel verilere dayanmaksızın, apartman görevlisinin, mahallelinin verdiği kulaktan dolma bilgilere, genel dış görünüme güvenerek evlerinin depreme dayanıklı olduğunu düşünüyorlar. Avcılar'da oturanın da, Boğaz'da oturanın da 'Benim evim kayalık zemin üzerinde' demesi bu konudaki bilgi eksikliğinin ciddi boyutta olduğunu gösteriyor.''