HABER

İstanbul'un Kurtuluşu yıl dönümü tatil mi? 6 Ekim günü okullar tatil mi?

İstanbul'un Kurtuluşu resmi tatil veya okulların tatil olmasına neden olacak mı merak ediliyor. İstanbul'un Kurtuluşu, 6 Ekim 1923 tarihinde gerçekleşmiş ve o tarihte İstanbul, işgal kuvvetlerinin işgalinden kurtulmuştu. Gün içerisinde tören ve anmalar düzenlenecek, böylece İstanbul'un Kurtuluşu tatil mi ve 6 Ekim günü okullar tatil olacak mı merak ediliyor. Bakalım İstanbul'un Kurtuluşu resmi tatil olarak mı belirlendi?

İstanbul'un Kurtuluşu yıl dönümü  tatil mi? 6 Ekim günü okullar tatil mi?

6 Ekim, yani İstanbul'un Kurtuluşu bu yıl yine çeşitli tören ve anma etkinlikleri gerçekleşecek. Dolayısıyla öğrenciler ve kamu dairelerinde çalışanlar İstanbul'un Kurtuluşu yıl dönümü nedeniyle resmi tatil yapabilecekler mi, merak ediyorlar. Özellikle öğrenciler ve veliler, 6 Ekim okullar tatil mi sorusunu yaygın olarak soruyorlar. İstanbul'un işgal kuvvetlerin kurtuluşunun 94. yılı olan 6 Ekim Cuma günü İstanbul'da okullar tatil olacak mı? 6 Ekim resmi tatil mi?

İSTANBUL'UN KURTULUŞU YILDÖNÜMÜ RESMİ TATİL Mİ? 6 EKİMDE OKULLAR TATİL Mİ?

94 yıldır 6 Ekim'de yıl dönümü olarak törenler ve anma etkinlikleri düzenlenen İstanbul'un Kurtuluşu, bu yıl hafta içi Cuma gününe denk geliyor, dolayısıyla daha çok '6 Ekim'de okullar tatil mi' sorusu yaygın! Yaklaşık 15 gün öncesinde bakanlık, 2017 son çeyrekte ve 2018 yılında gerçekleşecek resmi tatilleri duyurmuştu. Belirlenen resmi tatillere bakıldığı zaman ve geçmiş senelerdeki uygulamalara göre 6 Ekim'de okullar tatil olmayacak. 6 Ekim İstanbul'un Kurtuluşu resmi tatiller arasına girmiyor. İstanbul'un Kurtuluşu okullarda ayrı ayrı kutlanabilir fakat eğitim normal şekilde devam edecek.

16 MART İSTANBUL'UN İŞGALİ ve 6 EKİM İSTANBUL'UN KURTULUŞU

Fiilen gerçekleşmiş olan işgal, 16 Mart 1920 tarihinde resmi işgale dönüştü.

Türk Ordusu'nun İzmir'e girmesinden sonra Fahrettin Paşa komutasındaki 5. Süvari Kolordusu İtilaf Devletleri kontrolündeki tarafsız bölgeye doğru ilerlemeye başladı. Bunun üzerine Müttefik kuvvetlerde bulunan Fransız ve İtalyan birlikleri derhal geri çekildi. Çanakkale'de bulunan İngiliz birlikleri General Harrington'un emriyle savunma pozisyonu aldı.

İngiltere, Ankara Hükûmeti ile anlaşma yolları aramaya başladı. Ankara Hükûmeti İstanbul ve Çanakkale boğazlarının denetimini istedi. İngiltere başbakanı Lloyd George bu istekleri reddetti. Birliklere savaş pozisyonu alması emrini verdi.[1] Fakat Harrington ateş açılmaması emrini verdi. Türk birlikleri, İngiliz direnişi ile karşılaşmadan tarafsız bölgeye girerek Çanakkale Boğazı'na doğru ilerlemeye başladı. Türklerle savaşılmasını istemeyen Winston Churchill'in başını çektiği bir grup bakan istifa etti.

Diğer taraftan İzmir'in Kurtuluşu'ndan sonra Damat Ferit Paşa 21 Eylül 1922'de ülkeden kaçtı. Mudanya Mütarekesi gereği Trakya topraklarının teslimi yapılırken Türkiye'yi temsil edecek kişi olarak Mustafa Kemal Paşa'nın isteği ile Refet Paşa; İstanbul komutanı olarak da Millî Müdafaa Umumi Katibi Selahattin Adil Paşa görevlendirildi.

Refet Paşa, 19 Ekim tarihinde TBMM Muhafız Grubu'ndan 100 kişilik bir kuvvetle Gülnihal vapuru ile Mudanya'dan ayrılıp İstanbul'a geldi. Ardından "İstanbul Komutanı" sıfatıyla Selahattin Adil Paşa, 81. Alay ile İstanbul'a geldi. Refet Paşa ve Selahattin Adil Paşa'nın İstanbul'a gelmesine rağmen işgal sonlanmadı. Çünkü mütarekeye göre işgal kuvvetleri barış antlaşması imzalanmasından hemen sonra İstanbul'u boşaltacaktı.

13 Kasım 1918 tarihi müttefik devletlerin İstanbul’ a girdiği günlere tekabül etmekteydi. İngiliz donanmasına ait zırhlılar İstanbul Boğazına girip buraya demirlemiş toplarını Osmanlı Devletinin merkezi karargâhı olan Dolmabahçe Sarayına çevirmişti. Durum hiç de iç açıcı değildi. Devlet tüm siyasi ve mülki idareleri ile işgal güçlerine teslim olmuş ve ağır şatlar içeren Mondoros Mütarekesi hükümleri çerçevesi içerisinde işgalci Müttefik Devletlerden gelecek direktiflere boyun bükmekten başkaca bir varlık gösteremiyordu. İşte bu sırada yaveri Salih Bozok’un gözyaşları içinde Mustafa Kemal'e dönerek Boğaza demirlemiş İngiliz zırhlılarını göstermesi üzerine Mustafa Kemal: “Geldikleri gibi giderler” demiş böylelikle ülkenin bir gün yüce Türk milletinin gücüyle bağımsızlığına kavuşacağına dair inancı dile getirmiştir.

24 Temmuz 1923 tarihinde Lozan Barış Antlaşması'ndan sonra, 23 Ağustos 1923'ten itibaren İtilaf kuvvetleri İstanbul'dan ayrılmaya başladı. Son İtilaf birliği ise 4 Ekim 1923 günü Dolmabahçe Sarayı önünde düzenlenen bir törenle Türk bayrağını selamlayarak şehri terk etti.

6 Ekim 1923'te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul'a girdi ve işgal resmen sonlandı. İşgal 4 yıl 10 ay 23 gün sürdü. Her yılın 6 Ekim'i böylece İstanbul'un kurtuluş günü olarak belirlendi ve kutlanmaya başlandı.

En Çok Aranan Haberler